Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Yavuz Selim DEMİRAĞ
Yavuz Selim DEMİRAĞ

MHP kongresi için Saray baskısı...

Ankara 12. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin MHP'nin kongre yapmasıyla ilgili kararından önce yaşananları bu sütunda okuyucularımıza aktarmıştım. Bakanlığın, müsteşarlığın ve de bilmem nerelerin yoğun baskısına rağmen "Ankara'da hâkimler var" dedirten karara rağmen 8 Mayıs'ta gerçekleşecek olan tüzük kurultayını engelleyebilmek için yine çalışmalar devam ediyor. Üstelik bu defa "Saray" doğrudan devreye girme gayretinde...

Şöyle ki: Fener-Rum Patrikhanesi'nin avukatlarından "Hatemi"lere yazdırılan bilirkişi raporuna rağmen kurultay kararının çıkması üzerine "Saray" harekete geçti. Hükümet tarafından kurdurulan HUDER (Hukukçular Derneği) Başkanı Av. Hüseyin Kaya, MHP Genel Merkezine gidip Devlet Bahçeli'yi ziyaret etti. Ve internet ortamında "çok faydalı geçen ziyaret"in fotoğrafını paylaştı. AKP'nin avukatı Ankara Barosu'na kayıtlı, yaklaşık 10 bin avukatın bulunduğu Ankara'da birlikte hareket ettiği 100 civarında avukat var. "Akçeli işler" adı verilen "ticari" davalara bakmakla tanınıyorlar. AKP'den milletvekili adayı da olan Hüseyin Kaya'nın bir de AKP'nin Star gazetesinde 10 Nisan tarihli yazısı var ki evlere şenlik: "Bahçeli'den sonraki MHP iktidar savaşlarında bir duruşun MHP'si olmayacaktır. Olsa olsa yeni tasarımların taşeronu olacaktır" demiş. Ne alâ memleket... Bu avukatlar ekibi harıl harıl Yargıtay'daki ilgili dairenin üyelerini etkilemek için ciddi girişimlerde bulunuyor. Daha önce Ankara adliyesinde etkin bir görevde iken şimdi Saray'da daha da etkin bir görevde bulunan şahıs da "yürütmenin durdurulması ve kongre kararının iptali" yönünde girişimlerde bulunuyor. Her birinin isimleri bizde saklı. Lamı, cimi yok... Umut ile didiniyorlar. Aba altından sopa gösterilme gayretlerini bilmem yazmaya gerek var mı?

Bunca işin gücün arasında "Saray'ın başka işi mi yok?" diyenler mutlaka olacaktır. Başkanlık rüyasından vazgeçmeyen Erdoğan'a uykusuz geceler geçirten MHP'deki değişim, bütün planları bozabilecek nitelikte. Siz bakmayın Davutoğlu'nun yeni anayasa dayatmasını "süreye yayacağız" diyerek bir süre askıya aldıklarını belirtmesine. 316 imza ile CHP ve MHP'nin de destek vereceğini açıkladığı "dokunulmazlıkların kaldırılma" resti aslında başların üzerinde gezdirilecek olan "Demokles'in kılıcı" özelliği taşıyor. Dokunulmazlığın kalkması için genel kurulda oylama yapılacak. Dolayısı ile çoğunluk AKP'de olduğu için AKP kimi isterse onunkini kaldıracak. 316'yı 330 yapma kartını da masaya sürdü. Bakalım bu örümcek ağına kimler düşecek!

***

Biz yine dönelim Yargıtay'a yapılan baskılara... Canlı canlı sızan diyaloglara göre Yargıtay görevlileri: "Bizi MHP'nin iç meseleleri ilgilendirmiyor. Kaldı ki 12. Sulh Hukuk'un kararı doğru. Üstelik Saadet Partisi ve CHP ile ilgili içtihat kararı da var. Son yıllarda Türk hukuku haksız kararlar yüzünden ciddi yara aldı. Bizlerin yürütmeyi durdurma ve iptal gibi karar vermesi adalete gölge düşürür. Siyasi baskıya boyun eğdiğimiz imajını oluşturur. Aksi bir karara imza atmamız bireysel olarak üyelerimizi değil tüm yargıyı bağlar. Hukuka uygunu ne ise bunu vermek zorundayız" sözleri ile nezaket çerçevesinde talepleri geri çevirmişler. Kısacası Balgat yönetimini Hatemilerin raporu kurtaramadığı gibi "Saray"ın basıları da kurtaramayacak. Kim bilir Yargıtay'a yapılan itiraz neticelendiğinde yani 8 Mayıs'ta kongrenin kesinleşmesi ile beraber bazıları odalarını toplamaya başlayacak... Direnenler olmaz mı? Elbette "Mahkemenin kararına saygı duymuyorum" diyenler çıkacak. Fakat bu karardan sonra MHP'nin Meclis grubundan, MYK ve başkanlık divanından da fireler artacak. Tünelin ucunda ışık göründü. 8 Mayıs tarihi Türkiye'de bir çok şeyin değişimine gebe kalacak. Bizden söylemesi...

Yazarın Diğer Yazıları