Almanya’da bir gösteride terör örgütü PKK’nın paçavrasını açan Milletvekili Nicole Gohlke’nin dokunulmazlığının kaldırılmasına hayret ede durun!..
Hatta, “Allah Allah onlara de ne oluyor?” diye “cık-cık” ederek kafanızı sağa sola çevirin..
Başkent Ankara bu şaşırtıcı(!) durumu bile daha da geride bırakacak bir skandalla çalkalanıyor..
Tam manasıyla bir güvenlik krizi..
Başkentte “muhbir” aranıyor..
Oldukça sıkıntılı ve de vahim bir durum
söz konusu..
Tarihi 30 Ekim MGK toplantısının hemen ardından HDP milletvekili Hasip Kaplan’ın açıklamasından sonra Ankara’da güvenlik kulislerinde derin çalkantılar yaşanmaya başlandı.
Kaplan, toplantının hemen ardından,MGK bildirisindeki “illegal görünümlü legal yapılanma” ile HDP’nin kastedildiğini vurgulayarak, partinin kapatılma süreci için düğmeye basıldığını söylemişti.Kaplan, “Bu demeçler, açıklamalar, mitingler, Yargıtay Başsavcısı’na parti kapatma davasını açın diye baskı işaretidir. Bu davayı açın demektir” diye konuşmuştu.Son MGK toplantısını, HEP ve DEP’in katıldığı, Doğan Güreş’in Genelkurmay Başkanı olduğu dönemdeki MGK toplantılarına benzeten Kaplan, şunları dile getirmişti:
“Son MGK toplantısı, Doğan Güreş’in Genelkurmay Başkanı olduğu dönemde yapılan MGK toplantılarına benziyor. Cumhurbaşkanı’nın, hükümet üyelerinin açıklamaları, yaptıkları mitingler HDP’nin kapatılması için kamuoyu oluşturulmasını, kamuoyu nezdinde HDP’nin linç edilmesini amaçlamaktadır. Kırmızı kitapta, Devlet Güvenlik belgesinde irtica tehdit olarak yer almaz. Ancak demokratik muhalefet, sol muhalefet, HDP güvenlik tehdidi olarak görülür. ”
30 Ekim’deki kritik MGK toplantısının çok daha fazla ve de farklı tartışmalara gebe olduğu gün gibi ortada..
Ankara derin depremle sarsılırken küçük çapta bir araştırma yaptım.Güvenilir kaynaklar, MGK toplantısında “HDP’nin faaliyetlerinin” KCK ve PKK kapsamında gündeme geldiğini, önceki partilerinin kapatılma süreci ve sonrası,milletvekillerinin dokunulmazlığı konusunun da görüşüldüğünü, fikirler beyan edildiğini doğruladı.
“Alınan bir karar var mı ” diye sordum.. “Hükümet not aldı” cevabı ile yetinmek zorunda kaldım..Fakat,MGK çevreleri Hasip Kaplan’ın açıklaması ile adeta vurgun yemiş vaziyetteler.Kaplan’ın söylediklerinden “daha fazlasını bildiğini” düşünüyorlar.MGK’dan HDP’ye “bilgi akışı” olduğundan eminler.Bu korkutucu durumdan sonra “ne yapılıyor acaba” diye sorarsanız!..
Kimse kimseye açıktan bir şey söyleyemiyor..El altından “sızıntı nereden”, “ muhbir veya muhbirler kimler” araştırılması yapılıyor..
Bu kriz ile bir alakası yoktur diye düşünüyorum ama haber değeri olduğu için YENİÇAĞ okurlarına iletmek zorundayım..
Geçtiğimiz Perşembe günü Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan ile HDP milletvekili Hasip Kaplan “özel” bir öğle yemeğinde buluştu.Baş başa yemek yiyip saatlerce sohbet ettiler. Yemeğin ardından kulislere, “ aralarında çıkan tartışmalarından sonra birbirimizi yanlış anlamışız mahiyetinde kırgınlıkları gidermek için dostluk yemeği” bilgileri dolaştı. “Dostluk buluşmasına” şahit olan CHP’li bir milletvekili ile ise merak edip muhabbetin içeriğini Hasip Kaplan’a sorduğunu ve “merak etmeyin bize dokunmayacaklar.Bize bir şey olmayacak” yanıtını aldığını söyledi.Kaplan, bunları gülerek söylemiş daha fazla bilgi vermemiş.. CHP’li vekil de “acaba Kaplan ciddi mi söyledi? Yoksa espri mi yaptı” diye kendi kendine soruyordu..
Derin güven bunalımının yaşandığı Başkent gündemine bir de MGK krizi eklendi..
Caanım Başkentimin diğer sıkıntılı gündem maddesi “Halep’in düşmesi” başlığına geçelim..İktidar çevreleri Esad’ın sıkıştırdığı Halep düşerse “Türkiye yeni bir büyük göç dalgası ile karşı karşıya kalacak ” diye feryat ediyor..
Güvenlik koridorlarında ise PYD’nin Esad ile paslaşmasına ve koridor açmasına tekrar tekrar dikkat çekiliyor.. PYD saflarında çatışmak için “Kobani” ye geçen PKK’lı Bahoz Erdal kod adlı Fehman Hüseyin’in “yakın arkadaşı” Esad ile devamlı iletişim içinde olduğuna ve “son bağlantıları” rapor ediliyor..
Peki!..Peşmerge’ye vatanımız üzerinden koridor açan ve PYD’li teröristlere destek veren iktidarımız niye ağlıyor?..
Sabah kahvaltısında sucuklu yumurtaya ekmek banıp çatal sallarken gerekli kıyaslamaları yapma işini sizlere havale ediyorum!..
Afiyetler olsun!..
