Meydanlarından yansıyanlar...
Neredeyse 30 yıldır görüşemediğim dostlarımla buluştum. Cumartesi günü hayatımın en zevkli anları ile doldu. İstanbul’u ve Boğaz’ı özlemişim. Türkiye’nin kaderini belirleyecek olan seçimler için Osmanlı’nın pâyitahtında hummalı bir çalışma var. Bu kentte sandıktan çıkacak olan sonuç aşağı-yukarı Türkiye genelini yansıtmış olacak. Seçmenin büyük ölçüde kararını vermesine rağmen partiler psikolojik üstünlüğü ele geçirip son dakika oylarının peşindeler. Berberden taksi şoförüne, ayakkabı boyacısından çiçekçiye, gazete bayiinden çaycıya, lokantacı ve garsonlara kadar mini bir anket yaptım.
İktidar ve belediye imkanlarını yasadışı olarak seferber eden AKP, vatandaş nezdinde psikolojik olarak “nasıl olsa seçimin galibi” havasını yaratmaya çalışıyor. Üsküdar’dan bindiğim taksi şoförü bu havayı yansıttı. “Peki ya sen ne düşünüyorsun?” soruma tereddütsüz: “Alırlar gibi geliyor. Bunlar 9-10 senedir götürdüler. Artık götürmezler. Yeni gelenler acemice davranır” diye başladı söze... “Götürdüler” kelimesini açmak istedim. Trabzonlu taksi şoförü “Hem de hamuduyla götürdüler... Bunu bilmeyen mi var!” derken, MHP’ye oy vereceğini ifade etti.
İskelede ayakkabı boyacıları belediyeden izinli yani ekmeklerini belediyeye, bir başka deyimle AKP’ye borçlu. Boyacı yine de tepkili “Emekliye en büyük zammı Erbakan Hoca vermişti. Yoksa şimdi açtık. Ben oyumu Saadet’e vereceğim” derken diğerlerine meydan okuyordu.
Kemal Kılıçdaroğlu’nun 2009 belediye seçiminde başlattığı rüzgar İstanbul’da esiyor. CHP sokaklara, varoşlara yeniden dönmüş. Her kesimle kucaklaşıyorlar. Özellikle kadınlar ön planda. Broşürlerini verirken CHP’ye nazikçe oy istiyorlar. Ünlü Kanaat Lokantasında müşteri ve personelin nabzını tuttum. AKP’nin misyonunu tamamladığını, değişimin şart olduğunu vurguluyorlar. Ağırlık CHP ve MHP yönünde; SP diyenler AKP’den geri değil. Aday isimlerini çoğu hatırlamıyor. Ama Engin Alan ismi kafalara kazınmış. MHP’li olmadığı halde Engin Paşa için MHP’ye oy verecekler var.
İstanbul’daki MHP mitingi olağanüstüydü. Üç bölgeden en az 15 milletvekili beklentisini hiç de abartılı bulmadım. CHP İstanbul’da birinci parti olur. Üstelik AKP’yi üç-beş puan geçerek..
Gelelim Eskişehir’e... Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen faktörü çok önemli. Kılıçdaroğlu rüzgarına Büyükerşen eklenince fırtına esmiş görünüyor. AKP bütün adaylarını değiştirmiş. Kemal Unakıtan’dan kurtulmuş bile olmak AKP’ye yetmiyor. Nitekim devlet imkanları ile Eskişehir’de miting yapan Başbakan Erdoğan, meydana 5 bin kişi bile toplayamadı. Yağmur bahanesine kimse inanmıyor. Gelen 5 binin de taşıma olduğunu iddia edenler var. MHP’nin her dönem bir milletvekilliği garanti.
Üç milletvekili çıkaracak olan Kırıkkale’de ibre yine birer vekili gösteriyor. İçişleri Bakanı Beşir Atalay yanına aldığı Emniyet Müdürü Oğuz Kaan Köksal’ı Meclis’e taşıyamayacak. MHP, CHP ve AKP birer milletvekilliği alır.
Hünkar’ın diyarına Hacıbektaş’a ve Nevşehir’e uzanıyoruz. Ülkücü hareketin gençlik teşkilatlarında her tür görevi yüklenen Sahir Solmaz, Nevşehir’e hareket getirmiş. MHP 99’dan bu yana ilk defa bu kadar ivme kazanmış. CHP’nin her daim potansiyeli var. Burada birer vekil paylaşılır. Kayseri’ye yetişemedik. Recep Bey’in Kayseri mitingi beklentinin çok altındaymış. Sonuç daha önce yazdığım gibi MHP 4, AKP 3, CHP 2.
Gözlemlerimizi paylaşmaya devam edeceğiz...