Masonların ve Soros'ların aşkı!
Avrupa Birliği’nin ve Amerika’nın Türkiye’ye yaptığı katkıları ve destekleri, (!)ayarlı medya sayesinde Türk Halkı tarafından iyice öğreniliyor ve takdir (!) de ediliyor. Kıbrıs için ne düşündüklerini, Kuzey Irak için hangi projeleri geliştirdiklerini, terör için nasıl da işbirliği yaptıklarını bütün Türk Halkı öğrenmiş durumdadır. Şimdilerde de yeni Anayasa, 301. madde, Vakıflar Yasası, Ekümenik, “soykırım”, “Kürt Meselesi” ve insan hakları konusunda bu AB ve ABD’nin nasıl da cansiperane gayretler içerisinde olduğu görülmektedir. Maksatları eksiksiz işleyen bir demokrasi (Irak’ta olduğu gibi), mükemmel derecede insan haklarına saygılı bir ülke (Afganistan’da olduğu gibi) ve sonuçta Somali’de olduğu gibi de özgür bir ülkedir. Eğer bu saygın devletlerin (AB/ABD’nin) bu tertemiz amaçlarından zerre misali kuşkunuz varsa, o zaman şu emekli ve kır saçlı eski bakanları ve bilumum neoliberal düşünürleri televizyonlarda yeniden izleyin!
Türkiye’ye destek vermekte ve katkı sağlamakta yalnız bu demokrasi sever ülkeler mi yardımcı oluyor? Elbette değil! Uluslararası kurum, kuruluş ve şahısların bu konudaki katkıları da her türlü takdirin(!) üstündedir. Kastettiklerimiz AB’nin ilgili fonlarının, Rockefeller, Adenaur, Böl vb vakıfların Karadeniz ve Güneydoğu’da yaptıkları etnik/genetik bilimsel ayrıştırıcı araştırmalara verdikleri destekle sınırlı değildir. Bugünlerde Türkiye’nin imajından imanına kadar her konuda yardımı amaçlayan adamlardan ayarlı medya söz ediyor. Şimdi tamamen özgün medyamıza ait birinci sayfa haberine virgülüne dahi dokunmadan bir göz atalım.
Adı “Vatan” olan gazetenin başlığı aynen şöyle “Türkiye İmajına Soros El Attı”. Haber şöyle devam ediyor: “Ünlü spekülatör ve yardımsever George Soros’un kurduğu Açık Toplum Enstitüsü’nün Türkiye temsilciliği, Avrupa kamuoyundaki Türkiye algısını değiştirmek için kolları sıvadı”.
Soros’un bu yerli enstitüsünün yetkilileri aynen şöyle demişler: “Avrupa’da çok sık rastlanan Türkiye imajı, bikini reklâmının önünden geçen çarşaflı kadın fotoğrafıdır: Bunun dışında da bir Türkiye algısı oluşmasını istiyoruz”.
Vatan Gazetesi’nin haberine göre bu “spekülatör ve hayırsever” Soros, Türkiye’nin imajını bir güzel düzeltecekmiş! İyi düşünmüş George Soros’un ekibi, Türkiye’nin el atılmadık bir imajı kalmıştı. Ona da nihayet “hayırsever” Soros el atmışmış. Bundan sonra Türkiye’nin imajının zirveye vurmasını bekleyebilirsiniz.
“Hayırsever Soros”, Türkiye’nin imajıyla uğraşa dursun Masonlar daha hassas konularla uğraşmaya başlamışlar bile!
Fransa Büyük Üstad’ı Jean-Michel Quillardet, baş örtüsünün İslamî olmadığını, Kur’an’da yer almadığını ve sonradan üretildiğini ileri sürmüş.
Şu Masonlara bakar mısınız? Sanki adam Locanın Büyük Üstadı değil de İslam’ın ve Kur’an’ın üstadı gibi konuşuyor. Bu durumda Müslümanların da şu pergel/gönye işine girmelerinde herhalde yarar olacaktır. Öteden beri ne kadar İslam’la ilişkisi olmayan insan varsa İslam’la, Kur’an’la ilgili fikir yürütüyordu. Şimdilerde buna bir de Üstad-ı Azamlar eklendi. Adam hem de Fransız! Yalnız İslam’a Fransız değil resmen Fransız! Adam işini gücünü bırakmış baş örtüsünün İslami olup/olmadığı hakkında ahkâm kesiyor.
Duruma vaziyet etmek elbette Vakit’e düşmüştür. Vakit gazetesi, her zaman olduğu gibi Masonların ne kadar da laik olduklarına ilişkin haberlere yer vermeye başladı. Tabii bu duruma Soner Yalçın sessiz kalamazdı. (O ki, Türkiye’de her önüne gelenin bilimsel bir biçimde “Sebatayist” bağlarını ve bağlantısını kurabilen tek adamdır.) Soner Yalçın derhal Masonların ne kadar da mücahit olduğunu çarşaf çarşaf “Mücahit Masonlar”ı sayıp dökerek göstermeye başladı. Türkiye’de geçmişte olduğu gibi birileri yeniden birbirini Masonlar üzerinden vurmaya başlamıştır.
Bu durum Türkiye’nin nasıl da her türlü ecnebi odağın etkisine açık hale getirildiğinin resmidir. Türklerin dışında herkes bu ülkenin imajından, imanına kadar her konuda ahkâm kesme hakkını kendinde görebilmektedir. Türkiye’yi bu aşamaya, bir yandan her fırsatta Masonlara karşı olduğunu söyleyenler, diğer yandan da “ille de şu AB’ye bir kapağı atalım” diyenler getirmiştir. AB demenin; aynı zamanda Mason demek, Siyonist demek, Soros demek hatta “diyalog” demek olduğunu bu arkadaşlar yaşayarak öğrenecekler!