Malatyadan gelen haber ve Göktürk-2 uydusu
Gelin, bugün biraz ezber bozalım.. Duygusal olmayalım..Somut verilerden yola devam ederek Türkiye üzerinde yerel işbirlikçilerle döndürülen okyanus ötesi tezgahlara farklı bir açıdan yaklaşalım..Suriye tarafından düşürülen savaş uçağımızla ilgili..Peşinen söyleyeyim; yazacaklarım, o tarafa bu tarafa çekilmesin. Her Türk evladı gibi tüm şehitlerimizin acısını en derinden yaşayanlardanım.. Gerçekler, hamaset ve kuru kuru milliyetçilik söylemleri ile gün ışığına çıkmıyor. Tam tersine, derinlerde-gizlerde kalmasına yardım ediyor.Şehit pilotların ailelerinden gelen suç duyurusunu Malatya Cumhuriyet Başsavcılığı işleme koydu ve soruşturma başlattı.Gerçekler tüm ayrıntılarıyla ortaya çıkarılsın. Hiç bir itirazım olamaz..Takıldığım nokta; Malatya Cumhuriyet Başsavcılığının soruşturmasındaki söz konusu isimler değil. Avukat Mehmet Katarın açıklamaları; Uçağın o gün orada görevlendirmesi, tamamen MİTin talebi ile oluyor. Suriye hava sahasının ihlali, görevlendirilen filo tarafından kesinlikle riskli olduğu ısrarla, defalarca söylenmesine rağmen hayır diyorlar. Bu şekilde olacak deniyor. Bu yöndeki ısrar 2 gün sürüyor. Nihayetinde çok kısa bir süre için bu görev icra ediliyor. Bunu, filodaki kişiler ile konuştuk. Bununla ilgili doğru bilgileri teyit etmeden hiçbir şekilde adım atmadık. Genelkurmay Askeri Savcılığı tarafından da yürütülen bir soruşturma var. O soruşturmaya da müdahil olduk. Askeri şahıslar için suç duyusunda bulunduk. O soruşturma da devam ediyor. Kimseyi karalamak için bunları söylemiyoruz. Ailelerin de kafalarındaki soru işaretlerinin yargı tarafından giderilmesi gerekir. Biz kapsamlı bir araştırma yaptık ve savcılığa sunduk. 2 ay kadar bu konuda çalışma yürüttüm. Laf olsun diye bu suç duyurusunu yapmadık. Bizim için devletin iki önemli kurumu var. Birisi Hava Kuvvetleri, diğeri Milli İstihbarat Teşkilatı. Bu iki kurumda gösterilecek zafiyet, memleketin aleyhine olur. Bundan sonraki süreç savcılığın takdiridir. Çok ciddiye alınması gereken bir açıklama. Ortada yeni bir MİT-asker kavgası var. Görüntüye göre!.. Bir de; ne zamandır Genelkurmay, MİTin emri ile hareket ediyor?..Dikkatinizi çekerim; Göktürk-2 uydusu fırlatılmadan önce tüm medya sırasıyla İstihbarat tek elde toplanıyor. Patron da MİT haberlerini servis etmişti. Bu bir yıllık bayat haberdi. Çünkü; önceki yıl MİT Müsteşarlığında medya temsilcilerine verilen resepsiyonda MİT Müsteşarı Hakan Fidan yeni organizasyonu(!) tüm şeması ile açıklamıştı. Zaten GESin MİTe devri ile bu fiilen gerçekleşmişti. Bu arada Uludere olayının üzerinden Hava Kuvvetleri Komutanlığına ve de komutanına yandaş medya üzerinden yapılan saldırıları da hiç unutmayalım.Savaş uçağımızın Akdenizde düşürülmesinin üzerinden 6 ay geçti. Uçağımızın füze tehditlerine karşı savunmasız olduğu gerçeği kabak gibi ortadayken akıllara başka bir soru geliyor;Savunma Sanayi İcra Komitesinin Başkanı Başbakan, SSMin Müsteşarı Murad Bayar. Bırakın soruşturma açılmasını, neden kimse çıkıp da Bu uçakların modernizasyonu bugüne kadar yapılmadı, burada kusur kimde diye sormadı. Acı olayın ardından GESde15 dakikalık, düşen uçakla ilgili konuşma kayıtları olduğu söylendi. Neden, o zaman Hakan Fidan için soruşturma izni istenmedi?.. Bu kayıtların yargıya iletilmesi için çaba sarf edilmedi?Tekrar dönelim bugüne..Kendi kendime sesli olarak düşünüyorum.Yıldırılıp, istifa ettirmek için üstüne büyük bir psikolojik harekat düzenlenen Hava Kuvvetleri Komutanı Mehmet Erten;Acaba bugünlerde Uludere olayının gerçek sorumlusu ABD. Bu açığa çıksın. ABDnin bu olaydaki sorumluluğu yargılansın diye karargahta bazı kimselere baskı uyguluyor olabilir mi?Gelelim bir diğer cepheye.Tamamen Türk malı olan Göktürk-2 uydusunun Çinden uzaya fırlatılmasından son derece huzursuz olan ABD, bu uydumuzun görüntülerinin Hava Kuvvetleri tarafından kullanmasından da son derece rahatsız olmuş olabilir mi?Göktürk-2 uydusundan inen görüntüler yüzünden, ABDnin Irak ve diğer bölgelerde yaptığı casus uçuşlar, Türk Hava Kuvvetleri tarafından saniye saniye görülüyor olabilir mi?Acaba, Türk Hava Kuvvetleri nasıl bir sistemle bölgeyi gözetleme konusunda artık ABD bağımlılığından çıktı?GES devredildi MİTe. Acaba bu çılgın Türkler istihbaratta yeni bir teknolojiye geçti de okyanus ötesinin haberi mi olmadı?..Türkler, GES operasyonunu boşa çıkarmış olabilirler mi?Yüzlerce Türk subayı içeri tıkılmışken, nasıl oluyor da hâlâ Hava Kuvvetlerinde olup bitenlere ABD hakim olamıyor?.. Bazı gerçekler yüzünden ABD, Hava Kuvvetleri Komutanı Mehmet Ertenden kurtulmak mı istiyor?..Bu soruların sayısını siz de artırabilirsiniz. Ama ezber bozmak için bu kadarı da yeter.Bir noktaya daha değinelim.Kozmik Oda kasırgasını hatırlarsınız. Bülent Arınça suikast bahanesi ile Genelkurmayın en mahrem bölümü hallaç pamuğu gibi atılmıştı. Aradan yıllar geçti, ortada ne yargılama ne de bir şey var. Ne demişti daha dün Bülent Arınç; Bana yönelik bir suikast girişimi olduğunu düşünmüyorum .Göktürk-2 uzaya çıkınca sadece Muhteşem ve ekibinin sinirleri bozuldu sanmayın!.. Sinirleri daha da bozuk olanlar var. Unutmamamız gereken bir gerçek daha var. O da; sınırlarımızın içinde ve de dışında PKK ile değil Amerika ile harp ettiğimiz gerçeğidir.İnşallah şehitlerimizin üzerinden yeni bir tezgaha maruz kalmıyoruzdur.Sadece dikkat çekmek istedim!...