AKP'li belediyelerde yaşanan usulsüzlükler ve soruşturmalar artık ayyuka çıkmış durumda.
Bunlardan biri de Nevşehir Belediyesinde yaşanıyor.
Hatırlarsanız Belediye Başkanı Rasim Arı "affını" istemişti. Nedenini, gerekçelerini araştırdım. Altından yine inanılmaz yolsuzluk iddiaları çıktı.
Her şey; geçen ay üç belediye çalışanın tutuklanması ile ortaya çıktı.
Süreç ise 2019 yılında Nevşehir Belediyesi çalışanları hakkında "Mal beyanı, rüşvet ve yolsuzluk" soruşturmasıyla başladı.
İpin ucu AKP'ye uzanınca soruşturmada giderek bir sessizlik ve karartma havasının hakim olmaya başlaması kentte büyük rahatsızlık yarattı.
Nitekim tutuklanan 3 belediye çalışanı 17 gün tutuklu kaldıktan sonra serbest bırakıldı.
Zaten o üç belediye çalışanı müdür, 30 civarında evlerinin, 30 civarında apartlarının, 10 kilo altın ve yüksek miktarda paralarının mal beyanlarında gösterilmesi üzerine, "bu miktarda bir mal varlığının maaşla kazanılamayacağından" hareketle, kaynağı araştırılmak üzere tutuklanmıştı.
Rasim Arı'nın istifa ettirilmesine giden süreç de böyle gelişti. Soruşturmaya yol veren AKP'li Belediye Başkanı görevinden baskıyla istifa ettirildi.
Öyle ki Arı'nın istifa öncesinde Ankara'ya gelerek AKP Genel Merkezini ziyaret ettiğine dair iddialar bile gündeme gelmişti.
Burada nasıl bir tepkiyle karşılandı bilinmiyor.
Nevşehir'de benzer olaylar yıllar önce de olmuştu.
AKP'nin iki milletvekili Mehmet Elkatmış ve Osman Seyfi eski belediye başkanı AKP'li Hasan Ünver'in yolsuzluğu hakkında hem TBMM'de konuşmuş hem de savcılığa suç duyurusunda bulunmuşlardı. Siyasi hayatları söndürüldü.
Eski Başkan Hasan Ünver 15 yıl başkanlık yapmıştı. Belediye Hizmet binası yaptırmak amacıyla şehrin merkezindeki hastane binasını yıktırmış, 70 bin metrekarelik bir kapalı alan projesi öngörerek inşaatı ihale etmişti.
Ancak yapım sürerken inşaatı Duygu Mühendislik adlı firma üstlendi. Duygu Mühendislik, inşaatı aldıktan sonra proje tadilatı yaparak kapalı alan miktarını 140 bin metrekareye çıkardı.
Belediye proje tadilatını onaylamış, daha sonra çıkarılan imar affına başvurularak aftan da faydalanılmak suretiyle Nevşehir'in göbeğine belediye hizmet binası yerine bir AVM ve bir de 5 yıldızlı bir otel dikilmişti.
Söz konusu tartışmalar bununla da sınırlı kalmadı.
İddialara göre otogarı satmış yerine başka bir AVM yaptırmış, pek çok imar değişikliği ile yeşil alanı imara açmış, konut alanını ticari alana çevirmiş, kat artışı veya emsal artışlarıyla, imara açtığı yerlerle büyük rant yaratmış ve herkesten, istisnasız herkesten büyük paralar istemiş ve almıştı.
"Külliye" adını verdiği büyük bir cami inşaatı başlatmış, cami için herkesten para toplamış ama caminin halen yarım kalan inşaatını ise Duygu Mühendisliğe yaptırmıştı. Belediye bütçesinden ise camiye harcandığı gösterilerek 20 milyon para çıkarılmıştı.
Hiçbir ihale rekabet şartlarında ve şeffaf yapılmadı.
Sokak hayvanlarının toplanması için 3 milyon para ödendiği gösterilmiş, reklam için 1 milyon 500 bin lira ödeme gösterilmiş gerçekte ise bu tür ödemeler yapılmadığı ileri sürüldü. Sebze hali yaptırılmış ve dükkânlar zorla değerinden çok yüksek miktarlara satılmış, almak istemeyenlere değişik yaptırımlar uygulanmıştı.
TOKİ Konutları yaptırılarak oradan da ciddi rantlar elde edildiği hep konuşuldu.
Büyük iddia ise şu: Bütün bu paraların hem yukarısı hem de AKP il örgütü ile paylaşılacak şekilde bir kast sisteminin kurularak dağıtıldığı kentte konuşuluyor.
Ben inanmak istemiyorum. Çünkü 500 milyon liralardan bahsediyorlar.
Rasim Arı'nın istifasının da bu yüzden olduğu aktarılıyor. Çünkü Rasim Arı'yı istifaya zorlayan süreç bu paylaşılan rantın kesilmesi ve yolsuzlukları ortaya çıkaracak soruşturmaya yol verilmesi olmuş.
Öyle ya; böyle değilse Rasim Arı istifa etmeden kısa bir süre önce neden Twitter adresinden, içerisinde "Unutulacak dünler yaşanılacak günler var" sözleri olan şarkılı bir klip yayınlamıştı.
Tüm iddialar soruşturmaların ardından az çok ortaya çıkacak.
Eğer doğruysa şimdiden söyleyeyim, unutulmayacak dünler, hesabı yargıda sorulacak günler var!
