Lost: "Huzur adası"...
Amerikan yapımı bir diziydi.
6 yıl boyunca milyonlarca hayranını peşinden sürükledi.
Bir adaya düşen kazazedelerin başından geçen garip olaylar silsilesiydi.
Her bölüm olağandışı bir olay,
Her bölüm başka yerde gerçekleşmesi mümkün olmayan gariplikler...
Dizinin adı "Lost" yani "kayıp"tı... kazazedeleri ve adanın benzersizliğini vurgulayan bir isimdi.
***
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ Türkiye'yi "huzur adası"na benzettiğinde sözün bittiği yer diye düşündüm.
Artık vatandaşın zekası ile de dalga geçiyorlardı.
Memlekette olmayan tek şeydi "huzur"...
En çok ihtiyaç duyulan ama hiç olmayan...
***
"Türkiye büyüyor" dedi Bakan;
"Bana mı büyüyor?" diye sormalı her vatandaş...
Gelir adaletsizliği nedeni ile eşit paylaşım yok,
Dolar milyarderleri artarken, AKP'li bakanlar Afrika ülkelerinin yoksulluk değerleri ile kıyaslıyorlar memleketi...
Oysa birinci ödevidir adaleti sağlamak iktidarların...
Adalet; ne vergi sisteminde, ne bütçede, ne hukukta... ara ki bulasın!
Ne tarafından baksanız "eşitsizlik adası".
***
Peki ya çocukların yoksulluğu...
Üç çocuktan biri yoksul! Yokluktan en çok etkilenenler.
Bırakın oyuncağı, en temel beslenme ihtiyaçlarını bile karşılamaktan uzaklar!
Eğitim eşitsizliği, çocuk işçiler...
Aileleri tarafından dinci, yasa dışı evlere, yurtlara sürgün olanlar,
Tacize, tecavüze uğrayan çocuklar!
Cezaevlerinde kimsesiz, bakım evlerinde kayıp çocuklar!
Hayır, "huzur adası" hiç değil, çocuklar için bir "zulüm adası" olabilir Türkiye...
***
Şehit anneleri için "dinmeyen acı"
Gençler için "yarınsızlık adası"
Emekçiler için "sürgün"
Emekliler için "yokluk adası"...
Ama "huzur adası" değil!...
***
Bakan Bozdağ devam ediyor;
"Etrafımız yangın yeri" diyor, haklı...
Suriye ve Irak'tan söz ediyor...
Peki ama;
Suriye'deki savaşa benzin döken,
Irak'a ABD ile birlikte Türk ordusunu sokmaya çalışan kendileri değil miydi?
Körükle gittiğiniz yangından nasıl şikayet edersiniz?!
Türkiye'nin bir gariplikler adası olduğu kesin...
Dünyanın başka yerinde olmayacak gariplikler;
Yolsuzlukların bu kadar ortaya saçıldığı
Ama ne hukuki, ne siyasi ne de toplumsal hiçbir karşılığının olmadığı,
Bir "vurgun adası"...
Kişi başına/aile başına/ işletme başına borçlanma ile rekorlar kıran,
Paranın yüzünü görmeden kredilerine, borçlarına aktaran,
Gelecek kazançlarını dahi bugünden ipotek altına alanların yaşadığı
Bir "mahkûmlar adası".
Ardı sıra patlayan bombalarla,
Terörün her türlüsünün hedefi olan
Genç, yaşlı, çocuk her yaştan insan için
Bir "tedirginlik adası".
***
Lost'un finali milyonlarca hayranı için büyük bir hayal kırıklığı oldu.
Dizinin müdavimleri her bölümde, adada yaşanan garipliklerin açıklanacağı anı bekleyerek 6 yıl geçirmişlerdi.
Ancak senaryoyu yazanlar finalde olağandışı olaylara bir açıklama getiremediler.
"Rezalet",
"Aldatıldık",
"Kandırıldık",
"Her bölümde uyutulduk" diyenler oldu.
Lost; gariplikleri, olağandışı olayları ile izleyicilerine veda etti.
Bir adada geçiyordu dizi, kayıp bir adaydı.
Bakan'ın huzur adası dediği Türkiye de, gariplikler ülkesi;
tüm sorunlara rağmen "AKP nasıl oy alıyor?" sorusuna yanıt veren yok.
Bir "aymazlık adası",
Her derdimiz var,
Huzurumuz kayıp...