“Liberal Faşizm”
Yazının başlığı olan “Liberal Faşizm” kavramı bize ait değildir. Zaten o yüzden de tırnak içinde gösterilmiştir. “Liberal Faşizm” Jonah Goldberg tarafından yazılmış, Pegasus Yayınları arasında da Türkiye’de yayınlanmış bir kitaptır. Kitapla ilgili ilginç birkaç da değerlendirme var. Bunlar şöyledir: “Tek bir grubun başkalarını, hayatlarını biçimlendirebilme hakkına sahip olduğuna inandığı zorlama elitist ahlaki kesinliği görürüz. Kralların kutsal haklarını bireysel özgürlük haklarına dönüştürdük”. “Liberallerin bugün Avrupa faşizminden beslenen doktrinsel ve duygusal köklerinin olduğu savunuluyor. Uzun süre prim verilmeyen faşizmin diğer bir çağın ruhuna sızıp kemikleşebileceği düşüncesi insanları şok edecek” . “Faşizm sadece soldan beslenmekle kalmayıp, liberal faşist gücün günümüzde yetkilere sahip olanlar ve hatta tutkulu muhafazakârlar arasında da varlığını sürdürdüğünü göstermektedir” vb.
Yafta ve amacı!
Geçmişte sosyalistlerin görüşlerine katılmayan hemen herkesi “Faşistlik” ya da “Nazilikle” suçladıkları bilinmektedir. Hatta sosyalistlerin kendileri gibi düşünmeyen eski dava arkadaşlarını bile “sosyal faşistlikle” suçladıkları çok görülmüştür. Onlar bütün eşitlikçi ve emekten yana görüşlerin yalnız kendi tekellerinde olduğuna ciddi ciddi inanırlar. Sosyalistlerin bu konuda “ya bizdensiniz ya da düşmandan (yani sistemden) yanasınız” ilkesini esas alırlar. Onlar için “gri” alan yoktur. Sosyalistlerin yerini günümüzde biraz sanal, çokça da banal bir “liberal” anlayış almıştır. Liberaller de tıpkı bir zamanın sosyalistleri gibi “Faşist” ve “Irkçı” yaftalarla görüşlerine karşıt olanlara hakaret etmektedir. Her iki grubun da kendilerini meşru göstermek için kendileriyle aynı görüşü paylaşmayanları ahlak dışı, daha az insan, takıntılı ve fanatik olarak göstermek amacıyla bunu yaptıkları açıktır. Bu nedenle karşıtlarını politik olarak mahkûm etmek için “faşist”, “Nazist” ve “ırkçı” kavramlarını bol bol kullanırlar. Aslında bu kesim belki de farkında olmadan her karşıt görüşte olanı “faşist” diye yaftalayarak bir bakıma “faşizm”e meşruiyet de kazandırmış olurlar. Olgunun tartışılacak birden çok yönü vardır. Sonuçta Jonah Goldberg, Liberal Faşizm adlı kitabında “Bilinçli olarak üretilen yalanların yerine şaşırtıcı ve aydınlatıcı araştırma açıklamalarla ve faşistlerin aslında liberaller olduğu” tespitinde bulunmaktadır.
İnsanlık ve liberallerin suçları!
Kuşkusuz sorun, liberalizm ya da sosyalizm değil insanın doğasıdır. Baskıcı, tepeden inmeci ve insanlık dışı tavırlar, yalnızca belirli kavram ya da dünya görüşüne özgü değildir. Her değerin her zaman karşıtıyla özdeşleşme eğiliminden söz edilebilir. Kaldı ki hiç kimse insanlık adına olumlu görülen kavramların tekeline de sahip değildir.
Öte yandan günümüzde soldan sağa, sağdan sola savrulmaların yoğunluğu da ideolojik yargıların geçirgenliğini kanıtlar. Nazizm ya da komünizm denilince insanın aklına totalitarizm, soykırım, sürgün ve kamplar gelmektedir. Ancak tablo liberal demokratların işledikleri insanlık suçları bakımından Nazi ya da komünistlerden hiç de geri kalmadıklarını göstermektedir. Sonuçta atom bombasını da insanlara karşı demokrasi ile yönetilen bir ülke kullanmıştır. Vietnam, Irak ya da Afganistan’a yağdırılan bombalar da aynı zihniyetin ürünüdür.