Küresel müşteri ve Osmanlı-İran sınır anıları...
Şu "acil servis"lerin nelere kadir olduklarını, hangi yetkilerle donatıldıklarını biliyor musunuz? Bir hasta, nereye sevk edilecek, karar hastane yönetimlerinin değil, onların. Hasta sahiplerinin de bu bağlamda hiçbir seçme hakları yok, ne emir buyurulursa, ona uymakla yükümlüler.
Süleyman Türkoğlu "Küresel Müşteri/Düzenek 2" adlı yeni kitabında (Siyah-Beyaz Yayınları) öncelikle bu uygulamaya yer verip dikkati çekiyor. Bu konunun mevzuat içeriklerini de açıklıyor.
Sağlık sektöründe yurttaşlıktan müşteriye nasıl geçildi, onu da açıklıyor. "Kamu-Özel Ortaklık Kurumu" nedir, bunu da öğreniyoruz bu kitaptan. Hastane işletilmesinde bir "ticari sır" ihdas etmiş AKP Hükümeti, bu hastanelerin SGK'ya kestikleri tedavi alacak faturaları ticari sır kapsamında, sorulamayacak ve sorgulanamayacak.
Bu kadar mı? Yok canııım, olur mu? Şu ucube sistemli "Şehir Hastaneleri" uygulaması var. Bu hastaneler gerçekte kimindir, belli değil. Hasta garantisi veriyor devlet, arsa tahsis ediyor, sonra da dönüp kira, hem de korkunç yüksek kiralar ödüyor, o para ile 5-6 hastane yapabilecekken...
Bu kitapta yazar, eski Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu'nun, bir zamanlar, elinde yalnızca medrese icazeti olan bir haymatlos olduğunu da anlatıyor. Dinci olunca nasıl elinizden tutuluyor, nerelere geliyorsunuz, bunu görüyorsunuz açıkça.
Ve Sağlık Bakanlığı'ndaki Menzilci kadrolaşma. Süleyman Türkoğlu bu cemaati de mercek altına almış, öyle ki, Adıyaman Menzil köyündeki oy sayılarını bile araştırmış. AKP ezici çoğunlukta, CHP ise hiç yok.
Ve şu kötü kolesterol... Bunun nasıl bir aldatmaca ve ilaç vurgunu olduğu da bu kitapta ayrıntısıyla yazılı.
Osmanlı-İran sınırından anılar
Bu kitabı "Ortadoğu ve Afrika Araştırmacıları Derneği" yayımlamış; tam adı şöyle: "Osmanlı-İran Sınırından Anılar. Türk-İran Hudutlarında Neler Gördüm/1913-1914 Türk-İran Sınır Çizimi"
Kitabın iki yazarı var Aziz Samih İlter ve C.H.D Ryder, yayına Ali Murat Kurşun hazırlamış.
Yukarıya aldığım bilgiler kitabın konusu hakkında size yeterli fikri vermiştir sanırım.
Ali Murat Kurşun, bir zamanlar Vakit Gazetesinde tefrika edilmiş anıları derleyip, başka bilgilerle de desteklemiş ve kitap haline getirmiş.
Aziz Samih İlter kimdir, bu da ayrıntılanmış. Asker, siyasetçi (Erzurum ve Kars milletvekilliği yapmış) ve diplomat... Kitaba yazar olarak eklenen ikinci isim ise, sınır çalışmalarında İngilizleri temsil eden C.H.D Ryder.
Bu sınır çizme çalışmaları sırasında ilginç olaylar yaşanıyor. Kitapta bunlara da yer verilmiş, o dönemin sosyal, etnik, kültürel, ekonomik durumunu anlamak için birer hazine bu bilgiler.
Evet... Başlıklar halinde sunalım bunlardan bir demet:
-Suriye Deyrizor'da halkta şöyle bir inanç varmış, bu dünyada frengi illetine tutulmayan öte dünyada tutulurmuş, bunun için de bu tarafta tutulmaya yönelik bir çaba varmış.
-Benim kuşağım, Hazreti Ali'nin Kan Kalesi cengini hep dinlemiştir çocukluk yıllarında. Kan Kalesi'nin nerede olduğunu ise hiç merak etmemişizdir, bu kitaptan öğreniyoruz ki Irak'ta Bağdat yakınlarında imiş.
-Eşkıya parasıyla geçinen kumandan Paşa. Hem mebus, hem eşkıya...
-Basralılar, med-cezir olayından dolayı "Allah bizim bahçıvanımız" diyorlarmış.
-Lahana dolmasını iplikle saran aşçı.