Kredi kartlarına tefeci faizi
Kredi kartları borçları için zaman zaman yeniden yapılandırma yasası çıkarılıyor. Bugüne kadar bu yapılandırmalardan borcu olanların yaklaşık yüzde 50’si faydalandı. Ayrıca, piyasada bu konuda bankaların da desteklediği farklı oluşumlar ve farklı çözümler var. Buna rağmen kredi kartları mağdurları oluşmaya devam ediyor. Sorunun temel nedeni kredi kartları ile avans çekenlere ve kart borcunu geciktirenlere uygulanmakta olan fahiş faizlerdir.
* Gecikme faizini bir tarafa bırakalım... Bankalar mevduata en fazla yüzde 9 faiz veriyor. Mevduat için yüzde 10 dolayında munzam karşılık yaratıyor. Masraflarını da katarsak yüzde 11 maliyete karşılık, bankalar kartla avans olarak kredi çekenlerden yüzde 24.24 oranında faiz alıyor. Yani yüzde 220 kazanıyor. n Yine bankalar, döviz mevduatına yüzde 2 faiz veriyor. Munzam karşılık ve masrafıyla yüzde 2.3’ye mal ettiği Dolar veya Euro gibi yabancı para için eğer kartınızla avans çekerseniz sizden yüzde 19.44 faiz alıyor. Yani yüzde 845 oranında kazanç sağlıyor.
1) Bu oranda kazanca spekülatif kazanç denir. Doğrudan doğruya Tüketicinin istismar edilmesidir. Üstelik bankalara bu yol bizzat Merkez Bankası tarafından veriliyor. Zira banka ve kredi kartlarını düzenleyen yasa, kredi kartları için uygulanacak azami faiz oranlarını Merkez Bankası belirliyor. 5464 sayılı Banka ve Kredi Kartları Kanunu’nun 26. maddesinde “Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası, azami akdi ve gecikme faiz oranlarını tespit etmeye yetkilidir ve belirlediği bu oranları 3 ayda bir açıklar” diyor. Bankaların tamamı da MB’nin belirlediği azami faiz üstünden aynı oranda faiz uyguluyor. Hatta kart veren katılım bankaları da aynı faizi alıyorlar. Bir farkla onlar hülle yapıyorlar. Bankalar faiz derken onlar “En yüksek aylık kâr payı oranı-nakit çekilişi dahil” diyor... Yine aynı şekilde “en yüksek aylık gecikme cezası” diyorlar. Yani işlevi faiz ve fakat adı “kâr payı veya ceza” oluyor. 2) Aralarında gizli bir anlaşma varmış gibi bankaların tamamı Merkez Bankası’nın açıkladığı azami faiz üzerinden faiz alması piyasada rekabet düzenine uymuyor. Madem rekabet var neden bir banka bile daha düşük faize razı olmuyor? Bunun adı kartelleşmedir. Kartelleşme ise anayasaya aykırıdır. Anayasa’nın 167. maddesi piyasaların denetimini düzenlemiştir. Bu maddeye göre “Devlet, para, kredi, sermaye, mal ve hizmet piyasalarının sağlıklı ve düzenli işlemelerini sağlayıcı ve geliştirici tedbirleri alır; piyasalarda fiilî veya anlaşma sonucu doğacak tekelleşme ve kartelleşmeyi önler.”
Bankalar arasındaki kartelleşmeyi, anayasaya aykırı olduğu için devlet adına hükümetin önlemesi gerekir. 3) Bankalar mevduat toplarken yıllık faiz oranı üstünden faiz veriyorlar. Kredi verirken aylık faiz üstünden faiz alıyorlar. Geçmiş iktidarlarda aylık faiz yoktu. Aylık faiz tüketiciyi yanıltıyor. Aylık faiz geleceğin belirsiz olduğu imajı yaratıyor ve istikrarsızlığın bir göstergesi olarak algılanıyor.
Gelecek siyasi iktidarın hem Anayasaya göre, hem de AB uyum çerçevesinde banka ve kredi kartları faizlerine müdahale etmesi gerekiyor.