Gece uyumayan, gündüz yerinde durmayan, Ankara''nın en çalışkan gazetecilerinden Müyesser Yıldız''ın nefesi, tabiri caizse, Fener Rum Patriği Bartholomeos''un ensesinde.
Hem de hanidir…
*
Sadece yazmakla, konuşmakla kalmıyor. Milletvekili, parti yöneticisi, kime denk gelirse, siyasilerin, siyasetin de dikkatini çekmeye çalışıyor Yıldız; meseleye. Zira sessiz ve derin bir operasyon çekiliyor Türkiye''ye.
Lozan''a.
Cumhuriyetle garanti altına alınan egemenlik haklarımıza.
*
"Günlük yazanlar" olarak, gündelik polemiklerin popülaritesine kapılıp sırayı bir türlü getiremiyoruz ama konu mühim. Buna binaen, Yıldız''ın, bir süredir izini sürdüğü operasyona dair son yazdıklarından bir özet geçmek istiyorum bugün sizlere; daha çok insanın aymasına katkıda bulunabilmek ümidiyle…
*
Yıldız, Bartholomeos''un, geçtiğimiz Perşembe başlayan İngiltere ziyareti üzerine getiriyor konuyu yeniden gündeme;
"Lozan''a göre Fener Rum Patrikhanesi, sadece İstanbul''daki Rum azınlığın dini sorunlarıyla ilgilenmesi, siyasete bulaşmaması kaydıyla İstanbul''da kalmasına izin verilen, Fatih Kaymakamlığı''na bağlı bir Türk kurumu. Başındaki isim de bir Türk vatandaşı" iken, AK Parti iktidarı döneminde resmî karşılığı bulunmayan fiili bir "ekümeniklik" uygulamasına geçildi.
"Fiili durumu resmîleştirmek" Türkiye''de olmayan şey olmadığından teyakkuz olmakta yarar var haliyle.
*
İşte bu endişeyle,
Bartholomeos''a, İngiltere''de uygulanan protokolün (de), neden sanki 300 milyonluk Ortodoks dünyasının "lideri"ymişçesine olduğunu sorguluyor;
Misal, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı''nın çiçeği burnunda "Kral"la görüşme ihtimali bile söz konusu değilken, Bartholomeos hangi misyon/sıfatla ağırlanıyor Buckingham Sarayı''nda?
Bir Türk vatandaşı olduğu halde, neden Yunanistan''ın Londra Büyükelçisi İoannis Raptakis tarafından karşılanıyor Londra Heathrow Havaalanı''nda?
Patrikhane Yunan kurumu mu?
Bir Türk kurumunun "resmî" programında, Türkiye düşmanlığı ile bilinen Rum kilisesi yetkililerinin ne işi var?
İzmir''in kurtuluşu yıldönümünde, işgâl sırasında Yunan askerlerini karşılayıp "Türkleri öldürmenin görev olduğunu" bildiren İzmir Metropoliti Hrisostomos''u "şehit" ilân eden, hemen ardından Rum Lider Nikos Anastasiadis''in katıldığı bir toplantıda Türk askeri için "işgâlci" diyen ABD Rum Ortodoks Kilisesi Başpiskoposu Elpidophoros Lambriniadis''in, Bartholomeos''un heyetinde ne işi var?
Londra''ya "ekümenik" sıfatıyla giden Patrik''in karşılanması sırasında bir Türk müsteşarın da, Yunan Büyükelçiye "eşlik etmesi" ne anlama geliyor; Fener Rum Patrikhanesi''nin dayattığı bu yeni konumu Türkiye Cumhuriyeti Devleti kabul mü ediyor?
*
Bu soruların cevabını ararken, Bartholomeos''un görüşeceği Kral Charles''in, "Yunan Kasabı" olarak bilinen ve İzmir''in işgalinde fiilen rol almış Prens Andrew''un torunu olduğunu hatırlatıyor Yıldız…
Yunanistan''ın Osmanlı''ya karşı kanlı isyanının 200''üncü yıl dönümü münasebetiyle geçen yıl Atina''da düzenlenen törene katıldığını…
O törende yaptığı konuşmada "200 yıl önce, 1821 yılında Osmanlı''ya başkaldıran Yunanistan''ın cesaretinden ilham alınması gerektiğini" söylediğini…
Sahi…
Bu ilhamı alsa, aldığında ne yapacak/ne yapması bekleniyor acaba?
Ve kime?
*
Yıldız''ın son sorusu şöyle:
-Geçen Ağustos''taki Trabzon ziyaretinde Bartholomeos''a, "Ekümenik Patrik" yazılı Trabzonspor üniforması hediye edilmesine tepki gösteren Cumhur İttifakı''nın ortağı MHP Lideri Devlet Bahçeli, acaba Londra''daki bu "sıra dışı protokole" ne der?
SORU-YORUM
İktidar cenahına yakın olan ama ironik şekilde muhalefetin "içinden" haberler aktaran bir Ankara yazarı, 6''lı masadaki partilerin nasıl bir sıkıntıya düştüklerini, ne hızlı bir güven kaybı yaşadıklarını filan öne sürüyordu dün…
AK Parti''nin kalan son "özgül ağırlıklı" isimlerinin de bir bir muhalefete geçtiği, Türkiye''nin en parlak akademisyenlerinin, dünya çapındaki bilim insanlarının muhalefete destek verdiği, hatta destekle yetinmeyip muhalefetle fiilen yol yürüme kararlarını da açıkladıkları bir takvimde pek alıcı bulacak gibi değil sanki!
