Köszade Hazretleri'nin kuyruğu acımamış
“Milliyetçiler Türk milletinin milli meselelerde idrakini açık tutmakla kendilerini görevli sayarlar. Doğrudur; fakat mübalağaya gittiğinde iş komplo teorilerine varıyor. Onlara göre biz, eskilerin tabiriyle musallaya uzatılmış meyyit gibiyiz, imam bizi oraya buraya çeviriyor. İmamımız da Amerika! Yok böyle bir şey! (...)Ve bir Amerikan düşmanlığı başlıyor. Hiç anlamadığım bir şey zaten bu.”
“Rusya’ya zaten düşmandık, 300 yıldır dövüşüyorduk. Marksizm yüzünden değil. Ama Amerika ile ne kuyruk acım var ne evlat acım. Onunla niye dövüşüyorum?”
“Devletin yanlışlarından biri şu. Doğu Anadolu’da medreseler vardı. En meşhuru da Norşin medresesiydi. Bu medreseler evet, inkılaplara aykırıydı ama devlete, Türk milletine bağlıydı. Kapatıldıkça bölgede Kürtçülük yayıldı.”
Amerikan düşmanlığını hafife alan, Amerika ile kuyruk acısı ve evlat acısı olmadığını yumurtlayan bu Köszade, 1980 öncesinde MHP Milletvekili idi. Aynı yolun yolcusu olmadığımız belliydi o günlerde de.. Fakat o günün atmosferi içinde bir netleşme ve ayrışma olamıyordu. 1981 yılında, MHP davasından tahliye edilince telefon açıp geçmiş olsun demiştim. Sonra “Geldik yol ayrımına”. O, Nurculara doğru kırdı dümeni. Said-i Nursi hakkında Cemal Kutay’ın kitabının yüzde seksen tekrarı olan bir kitap yazdı. Öyle alelacele yazılmıştı ki, Nursî’nin doğum ve ölüm tarihleri bile yanlıştı.
Doksanlı yıllarda “Ocakçı Biraderleriyle” ele geçirdikleri Türk Ocağı’ndan postnurcu cemaate cilveler başladı. Ve böyle böyle, Köszade, işi “Açılımcılığa”, “Amerikanperestliğe” kadar götürdü. Bunların bu melanet açılımına başta HEPAR olmak üzere CHP ve MHP karşı duruyor ya, bir yerlerden bu cepheyi sarsmak istiyor karşıdaki şer güçler. Osman Paşa’ya “Türk Bölücübaşısı” yaftasını yapıştırmaya uğraşıyorlar. Bahçeli’yi “Yapma ya... Sen akıllı çocuksun... Sen, biliyoruz Ekim’deki kongre için yapıyorsun, yoksa ikna olursun..” diye ayağa almaya çalışıyorlar, Baykal’a da “Bir daha ki seçimde biteceksin” tehdidini savuruyorlar. Fakat yetmiyor bunlar, surda başka gedikler de açmak gerek. Televizyonlara bazı “ülkücü(!) reisler” çıkarılıyor, gazetelere “ülkücü abi” olarak sürmanşet ediliyor Köszade Hazretleri. Adam utanmadan, vicdanı sızlamadan “Amerika ile ne kuyruk acım var, ne evlat acım” diyebiliyor. Önce çekiç güçle, sonra da işgal güçleriyle PKK’yı ve Barzani-Talabani ikilisini koruyup güçlendiren, bize karşı kullanan bu Amerika değil miydi? Mehmetçiklerimizi bu satılmışlar katletmedi mi?
Yazıklar olsun sana be!
O Amerika değil miydi Irak’ta 1 milyon Müslüman’ı katleden, şimdi de Afganistan’da bunu sürdüren?
Senin o kuyruğun nasıl hünerle sallanıyor ki etkilenmiyor bütün bu darbelerden?
“Kürtçe konuşmak, yayın yapmak, Kürdoloji Enstitüsü kurmak kolay. Kültürel hakları tanırken aynı anda PKK’yı bitirmek lazım. İş, iktisadi yatırımlar, PKK’dan döneceklere iş imkânları ile devam etmelidir.”
Olur Köszade olur, niye olmasın, iş de verin, madalya da takın, yetmezse birer de karı bulun. CFR ve Pentagon makamından “kös vurursun” sen de gerdek odalarının önünde.