Köktürk Kağanlığı Sikkeleri

Geçen haftaki yazımda, Doğan Koloğlu’nun “Tamga, Pençe, Tuğra, İmza” adlı kitabından söz etmiş, bu değerli eserin önemli bir kusuru da içerdiğine işaret etmiştim. Bu kusur, Türklerin, Orta Asya’da, göçebe olmaları sebebiyle “para üretme teknikleri” olmadığı iddiasıydı. Bu doğru değildi, yakın zamanda Göktürk Sikkeleri bulunmuştu ve bu buluntu, tarihin seyrini değiştirecek nitelikteydi.
Yazımı okuyan, TİKA’nın değerli araştırmacılarından Turan Can, önce e-posta ile bana ulaştı, Göktürk sikkelerine değinen yazımdan dolayı teşekkür etti. Bununla da yetinmedi, TİKA tarafından 2007 yılında yayımlanan “Köktürk Kağanlığı Sikkeleri Kataloğu” adlı son derece önemli eseri (ve başka değerli kitap ve dergileri) Ankara’dan adresime kargo ile yolladı.
Böylesine duyarlı, özverili, atak ve Türklük sevdasıyla dolu insanlara rastlamak ne güzel... Morali düzeliyor, gücüne güveniyor, yarınlarından emin oluyor insan.
Turan Bey’e olan bu borcumu böylece yerine getirmiş olayım ve esere döneyim.
Kitabın yazarı Özbekistanlı Dr. Gaybullah Babayar’a “Göktürklerin sikke bastırdığını kanıtlayan ilk bilim adamı” desek, doğru demiş oluruz. Bu eseri yazması konusunda TİKA Taşkent Program Koordinatörü Faruk Uysal tarafından yapılan teklifi olumlu karşılayarak çalışmaya başlamış. İlk altı ay içinde 1000’e yakın sikkenin fotoğrafını çekmiş. Sonraki aşamada ise elli sayfalık bir tarihçe kaleme almış.
Bu kitapta 300’e yakın sikke fotoğrafı ve bunlar hakkında Türkçe-İngilizce bilgiler bulunuyor. Kitabın bölümleri şöyle: Soğdça ve Türk-Runik Yazılı Köktürk Sikkeleri; Fergana Vadisi Sikkeleri, Soğd Bölgesi Türk-Soğd Asıllı Sülale Sikkeleri; Pencikent, Nahşep, Buhara Vahası, Toharistan, Çağaniyan, Termiz, Kubanian, Vahş Bölgeleri Sikkeleri ile Kabil, Siestan ve Zabulistan Sikkeleri.
Sikkelerin üstünde neler var neler, onları da paylaşayım. At ve üstünde ay-yıldız olan sikkeler, at’ın ve ay-yıldızın Türklükle ne denli özdeş olduğunu gösteriyor. Kağan ve hatunun yan yana resimlerinin olduğu sikkeler, Türklerde kadına verilen önemi kanıtlıyor şeksiz şüphesiz. Kılık kıyafetler, yüz, göz ve saç şekilleri, atalarımızı bugüne getiriyor adeta.
250 sayfalık, kuşe kâğıda renkli nefis baskılı olarak yayına hazırlanan bu eser, her Türk’ün kütüphanesinde olmalıdır.

Savaşçı Amazonlar

Amerikalı arkeolog Jeannine Davis Kimball’ın abartılı biçimde övgü alan bir kitabı. İleri Yayınları’nca yayımlanan bu kitapta ben bir olağanüstülük göremedim. Özel ve özgün bilgiler yok değil, ancak çelişkiler, bilgi tutmazlıkları ve yanlış bilgiler de çok. Bunlardan örnekler vereyim, söz gelimi Uygurların Avrupalı ve Moğol ırkların karışımı bir halk olduğunu ve Türkçe’nin bir şivesini konuştuğunu öne sürüyor. Doğu Türkistan deyimini hiç kullanmıyor, sürekli olarak Sincan diyor. İskit ve Sakalar’ı ise öyle bir anlatıyor ki sanki bunlar ayrı ırklardır.
Doğru ve yararlı bulduğum bilgilerse şöyle: Sakalar’da Kurultay geleneği vardı, ölen Kağan’ın yerine, seçim yapılana dek, eşleri vekalet ederdi, Tomris gibi kadın hükümdarlar da vardı. Savaşçı Amazon kadınların mezarları bugünkü Kazakistan’da.
Bu kitabın Prof. Dr. İlhami Durmuş’un “İskitler” adlı kitabıyla karşılaştırmalı olarak okunmasını tavsiye etmekteyim.

Yazarın Diğer Yazıları