Kıbrıs'ta tek seçenek iki devletli çözüm
BM Genel Sekreteri Guterres''in daveti üzerine KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, New York''ta faşist EOKA''cı Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) lideri Nikos Anastasiadis''in de bulunduğu 3''lü yemeğe katıldı. Yemekten önce ve yemekten sonra yapılan açıklamalarda tarafların Cenevre''deki pozisyonlarını korudukları anlaşıldı. Taraflar arasında her zamanki gibi ortak zemininin olmadığı ve anlaşma için en ufak bir ümit ışığının dahi bulunmadığı bir kez daha ortaya çıktı.
İki liderin, özellikle KKTC Cumhurbaşkanı Tatar''ın yemek öncesinde ve sonrasında yaptığı açıklamaları tarihe not düşmek adına paylaşmak istiyorum...
Anastasiadis, üçlü görüşme öncesi BM Genel Merkezi''ne giriş yaparken gazetecilerin ''''Kıbrıs''ta iki devletli çözüme açık mısınız?'''' sorusuna "Hayır. Ben iki bölgeli, iki toplumlu bir federasyona açığım." yanıtını verdi. KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ise, BM Genel Merkezi''ne giriş yaparken, Rum liderin iki devletli çözümü reddeden açıklamasının sorulması üzerine, şunları söyledi. "Bizim zaten devletimiz 60 yıldır var, 60 yıldır Kıbrıs''ta iki devlet var, Kıbrıs''ın kuzeyindeki Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Güney''de Kıbrıs Cumhuriyeti Devletidir, 60 yıldır vardır, bu saatten sonra kimse 60 yıllık devletinden vazgeçmez.'''' 3''lü görüşmeye girmeden tarafların pozisyonlarını ortaya koymaları aslında öğle yemeği davetinin bir formaliteden öteye gitmeyeceğini ortaya koymaktaydı. Zaten tarafların günlerdir yaptıkları açıklamalar da Guterres''in yemeğinden herhangi bir olumlu sonuç beklentisini ortadan kaldırmıştı.
Cumhurbaşkanı Tatar''ın yemekten çıkışta gazetecilerin görüşmeye ilişkin sorularını yanıtında, "Sadece bir yemekti. Görüşebildiğimiz kadarıyla konuları ele aldık. Genel Sekreter''in fikirlerimizi değerlendireceğine güveniyoruz" diye yanıt vermesi içerde beklenenin dışında bir gelişmenin olmadığını teyit ediyordu...
Kıbrıs Türk tarafının egemen eşitliğinin ve geçmişten gelen haklarının kabul edilmesi gerektiğini yineleyen Tatar, sürecin nasıl ilerleyeceğinin sorulması üzerine, Kıbrıs sorununun yıllardır sürdüğünü ve aceleleri olmadığını belirterek, "Şu an yapmamız gereken Kıbrıs Türk halkının haklarını korumak ve ileriye dönük yolları görüşmek için her fırsatı kullanmaktır" yanıtını verdi.
Üçlü görüşmenin ardından Türkevi''nde basın toplantısı düzenleyen Cumhurbaşkanı Tatar yaptığı değerlendirmede, "Biz egemen eşitliğe dayalı, yan yana iki devletin yaşayabilmesini öngören teklifimizi yineledik. Cenevre''de ortaya koyduğumuz 6 maddelik önerinin geçerli olduğunu ve bundan geri adım atmayacağımızı ilettik" diyerek yeni siyasetimizden geri adımın söz konusu olmadığını ortaya koyarken, "eğer önerilerimiz kabul edilirse resmî görüşmeler başlayabilir" şeklinde açıklamasıyla da müzakerelerin geleceği ile ilgili yapılan tartışmalara da son noktayı koydu. Rum lider Anastasiadis''in bunu kabul etmediğini belirten ve "bizim ayrı egemenlik hakkımızı kabul etmeyen bir zihniyetle karşı karşıyayız" diyen Tatar, şu an için ortada ortak bir zemin olmadığını da vurguladı. Tatar, bununla birlikte hem Rum tarafının hem de kendilerinin, Kıbrıs''ta hayatın iyileştirilmesine yönelik iş birliği adımlarının atılmasına, 12 teknik komitenin güçlendirilmesine hazır olduklarını aktardıklarını, Genel Sekreter''in de bunu memnuniyetle karşıladığını söyledi. Görüşmede, Guterres''in objektif tutumundan memnuniyet duyduğunu da bildiren Tatar, "Bu tür görüşmeler netice çıkmasa da diyalog açısından iyi" değerlendirmesini yaptı. Cumhurbaşkanı Tatar, BM Genel Sekreteri Guterres''in, özel danışmanı Jane Holl Lute''un yerine yeni bir kişisel temsilci atama niyetinde olduğunu, ismin henüz netleşmediğini ancak atanacak bu kişinin ortak zemin yoklaması yapmasından sonra yeni bir gayriresmi zirve düzenlenip düzenlenmeyeceğine karar verileceğini kaydetti. Tatar, Lute''un yerine gelecek kişinin, yine aynı yetkilerle "kişisel temsilci" tanımıyla atanması, daha fazla yetkilerle donatılmaması gerektiğini de kaydetti. Tatar, üçlü görüşmede "1960 anlaşmasına dönün" çağrısını tekrarlayan Anastasiadis''in, Rumlar tarafından reddedilen Annan Planı''yla ilgili olarak da "fırsatı kaçırdık" ifadesini kullandığına dikkat çekti. "Tanınma için mücadelemizi sürdüreceğiz ve uluslararası camiaya anlatacağız" diyen Tatar, "egemen eşitliğimizin tanınması noktasında ısrarcı ve sabırlı olmamız lazımdır. Anavatan Türkiye''nin bu konuda bize verdiği destek çok önemlidir" şeklinde konuştu. "Kıbrıs meselesini yarın sabah halledeceğiz" diye bir durum olmadığını kaydeden Cumhurbaşkanı Tatar, 60 yıldır süren bir sorunu kısa zamanda çözmek gibi acelenin içinde olunamayacağını söyledi. Cumhurbaşkanı Tatar, geçmişte yaşananlar ile fırsatların geçmişte kaldığını söyleyerek, Genel Sekreter''in "iki taraf da onay vermeden bir görüşme başlatamam" dediğini anımsattı. Cumhurbaşkanı Tatar, "Ancak farklı oyunlar da oynanabilir. İşi farklı yerlere götürebilecek, görüşme sürecinin derhal başlamasına yönelik bir algı yaratılması ile Rum tarafının işine gelecek bir takım emrivakiler de olabilir. Bunlara açık ve net karşı çıkacağım." New York ziyareti süresince farklı ülkelerin temsilcileri ile, kurum ve kuruluşlarla birçok temasta bulunduğunu ve Kıbrıs meselesini anlattığını kaydeden Cumhurbaşkanı Tatar, artık Kıbrıs''ta yeni bir zeminin görüldüğünü söyledi. Cumhurbaşkanı Tatar''ın Anastasiadis''le yaptığı görüşme havanda su dövmekten başka bir şey değildir. Rum ile daha fazla vakit kaybedilmemeli, enerjimiz sadece ve sadece KKTC''nin tanınmasına odaklanmalı ve bu yönde harcanmalıdır...