Kıbrıs Türkü ve Erbakan Hoca
Anavatan Türkiye eski Başbakanlarından ve Saadet Partisi Genel Başkanı Prof. Necmettin Erbakan’ın vefatı Anavatan Türkiye’deki kardeşlerimiz gibi biz Kıbrıs Türklerini de üzmüştür. Erbakan Hoca 1974 Kıbrıs Barış Harekatı’nın gerçekleştiği dönemde rahmetli Ecevit ile koalisyon hükümetinde Başbakan yardımcılığı görevinde bulunuyordu. CHP-MSP Hükümeti 20 Temmuz Barış Harekatı kararını alarak biz Kıbrıs Türklerini mutlak bir soykırımdan kurtarmıştır. Bu önemli kararı veren yetkililer, Kıbrıs Türkünün kalplerinde müstesna bir yere oturtulmuştur.Rahmetli Erbakan da rahmetli Ecevit gibi Kıbrıs kahramanıydı. Kıbrıs Fatihi olarak anılmaktaydı...
Erbakan Hoca Kıbrıs milli davamıza her dönemde sahip çıkmıştır. Rahmetli Erbakan bağımsız egemen KKTC’nin tanınmasından yanaydı.Rumlarla yeniden bir araya gelinmesini istemiyordu. Bakınız 90’lı yıllarda Refah Partisi Genel Başkanı olarak bir Meclis konuşmasında rahmetli Erbakan neler diyordu: “Ne yapacağız biz Kıbrıs’ta? Derhal federe devlet görüşmelerine son vereceğiz.Ne imiş bu federe devlet görüşmesi?Yahu bizim bağımsız bir devletimiz var.Gidiyoruz bir yandan bu bağımsız devleti sözde Müslüman ülkelere ne olursunuz siz de bu devleti kabul edin diyoruz, öbür taraftan işte BM şunu dedi bunu dedi, onu dedi; vay canına ya. BM sizi hipnotize mi ediyor? Allah aşkına bırakın şunu. Efendim Amerika’nın hoşuna gitmiyor. Bana ne Amerika’dan. Amerika mı bizi yönetecek? Ne imiş bu federe devlet? Şu hale bakın, sözde bağımsız devletiz. Biz bu devleti tanımışız. Senelerden beri niçin uğraşıyoruz? Rumlarla ortak bir devlet kuracağız, kendi bağımsız devletimizi ortadan kaldıracağız! Bu nasıl iştir? Kim zorluyor bizi? Rum peşimizde koşsun. Bırakın bu görüşmeleri; kesin.Kesin de altmış milyon sizi alkışlasın.Altı milyar insan selam dursun. Bırakın bu safsataları... Bas bas bağırıyorum.Yahu KKTC’yi tanıttırın, bırakın bu federe devlet saçmalıklarını. Ne imiş
bunlar?”
Milli Görüş fikrinin babası Erbakan’ın yeri doldurulamayacaktır. Kıbrıs Davamıza verdiği hizmetleri çoktur. Kıbrıs Türkünün yok edilmesi demek olan Annan Planı referandumu döneminde de Erbakan emperyalist plana karşı çıkmış ve planı destekleyen AKP hükümetini ağır bir dille, bir baltaya sap olamadılar diye eleştirmişti. Hatırlayabildiğim kadarıyla Annan Planı’nı destekleyen Erdoğan ve Gül için Erbakan şöyle demişti: “Bir baba evladına ‘bir baltaya sap olamadın’ der. Bu AKP’li yöneticiler de, ‘Milli Görüş içinde bir baltaya sap olamıyoruz’ dediler ve ayrıldılar. Bir atasözü vardır; bir ağacı, sapı o ağaçtan yapılmış baltayla keserler. Abdullah gitmiş, İsrail baltasına sap olmuş, Tayyip gitmiş, dış mihrakların, Sevr baltasına sap olmuş. Bunlar Milli Görüşçülerden seçilmişler. Maksat, ağacın kesilmesidir. Baltaya sap olmak bu değildir.”
Rahmetli Erbakan’ın en büyük isteği sanayileşmiş Büyük Türkiye’nin yaratılmasıydı. Emperyalizmin Türkiye’nin gelişmesini engellediğine inanıyordu.Anavatan Türkiye’nin geri bırakılmışlığının arkasında emperyalist güçlerin olduğuna inanıyordu. Hıristiyan Birliği olarak tanımladığı Avrupa Birliği’ne girilmesinin karşısındaydı.
Erbakan Hoca’nın uzun siyasi hayatında yanlışları olmamış mıdır? Muhakkak her siyasi gibi onun da olmuştur.12 Eylül 1980 ve 28 Şubat 1997 süreçlerinde Erbakan Hoca’nın icraatları ve siyaseti daha uzun yıllar tartışılacaktır...
Bugün Kıbrıs Türkü olarak bize düşen görev Erbakan Hoca’ya Tanrı’dan rahmet dilemektir. Kıbrıs Davamıza verdiği hizmetlerden dolayı minnettarlığımızı ortaya koymaktır.Mekanı cennet, Büyük Türk Milleti’nin başı sağ olsun..