Kelle fiyatına hürriyet, esirlik bedava…
Bugün tutukluluğumun 80. günü…
İddianame hazırlandı ve mahkeme tarafından da kabul edildi. İlk duruşmamız 24 Haziran'da.
İddianameyi sayısız defa okudum. Benim ile ilgili bölüm iki sayfa, 16 paragraf, delil olarak bir tweet, 914 saniye "Uluslararası haber ajansı Türkiye irtibat bürosu" ile görüşmem var. HTS bilgileri dosyada kısıtlama kararı olmasına rağmen yandaş medyaya servis edildi. Dava, soruşturma, her aşamasında da tüm bilgiler aynı kişilere servis edildi. Bir sayede algı yaratılmaya çalışıldı.
İddianamenin bir bölümünde de dezenformasyon faaliyetlerinden bahsediliyor. Barış darp edildiği, ben ise mahkeme kararını, savcılığa göre sahte mahkeme kararını medyaya servis etmişiz. Gerçi biz yapmamışız ama iddianamede yer aldığına göre bizim suçumuzdur!
İddianamede yer alan tek delil olarak sunulan telefon konuşması Sputnik RS FM'de Ahu Özyurt ile yapılan kitabım Sarmal'a ait canlı yayın bağlantısıydı. Kaydı halen Youtube'da var. Avukatlarım yandaş medyanın "15 dakikalık sır görüşme" haberinden sonra açıklama yapmak zorunda kaldı. Ne savcı ne hakim gizlilik kısıtlama kararı olan bir dosyadan nasıl olur da HTS kaydı bu kişilere gider diye bir soruşturma başlattı mı bilmiyorum. Sanmıyorum da…
Dezenformasyon diye iddianamede yer alan olay ise (mahkemenin hakkımdaki tahliye, adli kontrol ve serbest bırakılma kararlarını aynı davada vermesi) tamamen doğru bizatihi ben gördüm, üç milletvekili gördü, 13 avukat gördü. Evraklar de biz de tanıklar da hazır. Mahkemede herkes doğrusunu öğrenecek. İşte bunların aklında olan ve telaşa kapılmalarının nedeni, FETÖ kumpas davası Ergenekon'da yer alan sahte evraklara, olmayan konuşmalara dahi bel bağlamalarıdır. Hatta, ADD, CUMOK, ÇYDD, CKD, Kartal Uğur Mumcu, TGB gibi 110 sivil toplum kuruluşunun oluşturduğu Biz Kaç Kişiyiz Platformu'nda seçilerek görev almamı aynı FETÖ savcısının iddiasındaki gibi adlandırmaya çalıştılar.
Evet bugün 80. gün…
Çocuklarımdan, ailemden uzakta geçen salgın günleri ve bayram. Adalet elbet tecelli edecektir. Sabırla bekliyorum.
Orhan Veli'nin dediği gibi:
Kelle fiyatına hürriyet,
Esirlik bedava.
Bedava yaşıyoruz, bedava.
Susmayın, korkmayın alışmayın…