Kaynak ve servet kaybına dayanan büyüme
2022 Ocak-Şubat-Mart, yılın ilk çeyreğinde GSYH''da büyüme oranı yüzde 7,3 oldu. Geçen yılda GSYH yine aynı oranda büyümüştü.
2021 son çeyreğine (bir önceki çeyreğe) göre büyüme ise yüzde 1,2 oldu.
Dolar cinsinden GSYH, 2021 ilk çeyreğinde 188,6 milyar dolar iken bu sene 179,8 milyar dolara geriledi. Yani dolar cinsinden GSYH yüzde 4,7 oranında daraldı. Yani büyüme oranı eksi yüzde 4,7 oldu.
Bazı ülkelerde ilk çeyrek büyüme oranı; Hindistan''da yüzde 8,9, İspanya''da 6,4, AB''de 5,2, Çin''de 4,8 oldu. Türkiye, Hindistan''dan sonra en yüksek büyüyen ikinci ülke oldu.
Tarım sektöründe düşük büyüme 0,9, inşaat sektöründe daralma, eksi 7,2 oldu.
En yüksek büyüme, önceki dönemlerde Pandemi nedeni ile sınırlanan hizmetler sektöründe yüzde 14,9 oldu.
İlk çeyrekte yerleşik hane halklarının tüketim harcamaları zincirlenmiş hacim endeksi olarak yüzde 19,5 arttı. Büyümeye katkısı 11,6 puan oldu.
Mal ve hizmet ihracatı, 2022 yılının birinci çeyreğinde bir önceki yılın aynı çeyreğine göre zincirlenmiş hacim endeksi olarak yüzde 16,8, ithalatı ise yüzde 2,3 arttı. İthalat-ihracat farkının büyümeye katkısı 3,5 puan oldu.
İlk çeyrek büyümesinde en önemli sorun, büyümenin yüksek cari açığa dayalı bir büyüme olmasıdır. İlk çeyrek cari açık, 18,1 milyar dolardır. İlk çeyrek GSYH''sı 179,8 milyar dolardır. Cari açığın GSYH oranı yüzde 10,1''dir. Bu oran son 20 yılın en yüksek cari açığı demektir.
Türkiye''de büyümenin yüksek olduğu yıllar cari açık oranı da yüksek olmuştur. 2022 yılı ilk çeyreğinde cari açık/GSYH oranı eksi 10.1 oldu. Bu oran son 20 yılın en büyük cari açık/ GSYH oranıdır.
Cari açık, yatırım malı ithalatından ileri gelirse, potansiyel büyümeyi ve istihdamı ve ihracat potansiyelini artırır. Ama Türkiye''de yatırım malı ithalatının toplam ithalat içinde payı yüzde 11,4''tür. Bu da mevcut yatırımların amortismanı için yapılan ithalattır. Yeni yatırım yapılmıyor. Zaten sabit sermaye yatırımları da 2021 yılı üçüncü ve dördüncü çeyreğinde daraldı. Bu sene ilk çeyrekte de çok düşük yüzde 1,1 oranında büyüdü.
Bu nedenledir ki cari açık, bugün ve dış borca dönüştüğü için potansiyel kaynak ve aynı anlamda servet kaybıdır. Yani cari açığa dayalı büyüme servet azalmasına neden olan bir büyümedir. Başka bir ifade ile Türkiye''nin, yoksullaşmasına neden olan bir büyümedir.