Kadın cinayetleri ve vahşetin her türlüsü
Türkiye dünden beri yine vahşice işlenmiş bir kadın cinayetini konuşuyor. Öldürülen kadın sayısı 404'e ulaşırken sorunun ortadan kaldırılması konusunda bir arpa boyu yol alamadığımız da gözler önüne seriliyor. Son kurban 27 yaşında üniversite öğrencisi bir kızımız. Pınar Gültekin, evli çoluk çocuk sahibi bir psikopatın kurbanı oldu. İlk gelen bilgilere göre vahşi sapık, boğduğu kızı bir varilin içinde benzin dökerek yakmaya çalıştıktan sonra üzerine beton dökerek gömdü. Bu dehşet verici cinayet ülke çapında nefretle karşılanıp protesto edildi. Evet, tepki ve protesto çok ama FOX TV'de konuşan Kadın Dernekleri Federasyonu Başkanı Canan Güllü önemli bir noktaya parmak bastı:
"Boyutları vahşi cinayetlere kadar varan kadına şiddeti protestolarla önleyip halledeceğini sananlar büyük yanılgı içinde."
Son olması dileğiyle bu konuyu kapatırken "kadına şiddet" meselesinin Türkiye'nin acilen çözülmesi gereken sorunlarından biri haline geldiğinin altını da çizmiş olalım.
Sosyal medya ne olacak?
Kadın cinayetleri kadar gündemi meşgul eden bir başka konu da AKP'nin hazırlayıp Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a sunduğu 11 maddelik sosyal medya düzenlemesi. AK Parti Grup Başkanvekili Özlem Zengin tarafından içeriği açıklanan yasa teklifi Facebook, Twitter, Instagram kullanan milyonlarca kişiyi ilgilendiriyor.
CNNTürk'de Başak Şengül yönetimindeki Akıl Çemberi yine katılımcıların bağrışmalarıyla geçti. Konuklar Prof. Dr. Gülümser Heper (Acaba merhun Doğan Heper'le bir akrabalığı var mı?), Prof. Dr. Yaşar Hacısalihoğlu, hukukçu Ruşen Gültekin ve gazeteci Metin Özkan'dı. Konuşmacılar farklı farklı şeyler söylediler. Konuklardaki tek değişiklik Prof. Dr. Yaşar Hacısalihoğlu'nun bıyıklarını kökünden kazıtmış olmasıydı. Sosyal medya düzenlemesi de tartıştıkları ana konulardın biri oldu. Bakalım, bu konuda yürürlüğe girecek düzenleme ve değişiklikleri bekleyip göreceğiz.
Sezon bitti ama tartışma bitmedi
aSpor'da Levent Tüzemen'in TFF ve MHK'yı hedef alan yazısına yeniden yer verildi. "İlginç ve doğrucu Davut" diye tanımlanabilecek yazı tekrar yayınlandı.
Yazı aynen şöyle:
"Bu yarışta Başakşehir lobisi TFF ve MHK içinde çok güçlü çalıştı. Trabzonspor'a yapılan hakem hataları nedense Başakşehir'e hiç olmadı. Başakşehir yönetimi istediği hakemlerin maçlarını yönetmesini çok güzel sağladı. Hatta Trabzon maçlarına gönderilen hakemler net penaltıları vermediği gibi Trabzonlu oyunculara kartları kolay çıkardı. Başta Hüseyin Göçek olmak üzere bir çok hakem Trabzon'a karşı taraflı maçlar yönetti. VAR'da ciddi hatalar yapıldı. Örneğin Trabzon'un Denizli'de iki net penaltısı VAR'da nedense görülemedi. Ya da görülmek istenmedi. Ankaragücü'nün evinde attığı bal gibi gol ofsayt uydurmasıyla engellendi. Riva'da toplanan hakemler Başakşehir'in TFF içindeki lobisiyle baskı altına alındı. Merak ediyorum hakemlerle kimler yürüyüş yaptı?"
***
TRT Spor'da Özgür Buzbaş, Alp Pehlivan ve Ogün Temizkanoğlu'nun Fenerbahçe'nin önümüzdeki sezon hedefleri ve yönetimi hakkında konuştu. Ogün'ün, "Aziz Yıldırım seçime girmeyecek" iddiaları kesinlikle doğru. Ben de aynı kanıdayım.
Beğenerek izledim
KRT'de Serdar Akinan'ın hazırladığı "Kaçış Planı"nı beğenerek seyrettim. Sürükleyici bir tatil programı. Ali Rıza Ersoy adlı işadamıyla eşi Işıl Ersoy'un elektriksiz,susuz bir yeri satın alıp burayı ihya etmeleri konu edildi. Serüven Ege'de bir köyde geçiyordu. Önce burada sondaj yapılıp su bulunuyor, sonra elektrik getiriliyor. Hepsi birbirine bağlı olarak herşey temin edilip şehirden uzak, doğayla başbaşa bir hayatın örneği sunuluyor.
Doğrusu, eski mesai arkadaşım Serdar Akinan'ın bu tür çalışmalarını gerçekten hayranım.
Günün sözü
Bir hatayı iki defa tekrarlamayan en mükemmel insandır. Albert Einstein