Kime sorsam Ankara'da, "buram buram seçim havası esiyor" diyor. Ortalıktaki toza dumana, ağırlaşan üsluba bakarsak gerçekten de öyle... Teknik veriler, iktidar cephesinden gelen kulisler, 2019'a kalmadan erken seçimi gösteriyor. Pazar günü neşenizi kaçırmayacak şekilde çok ince detaylara girmeden bir Başkent havası yapalım:
Geçtiğimiz Perşembe günü, AKP Genel Başkanı R. Erdoğan, bir grup milletvekili ile sabah kahvaltılı gaz alma toplantısı yapmış ve gidişattan tedirginlik duyduklarını açıktan hissettiren mebuslarına "Sakin olun paniğe gerek. Her şey kontrolümüz altında" teskin edici iğnesini yapmıştı!.. "Gaz alma toplantıları" dedim çünkü saray canı sıkkın AKP milletvekillerinin Ankara'da gruplar halinde yaptıkları ev sohbetlerini (!) yakından takip ediyor. O ev toplantılarında konuşulanlar, Erdoğan'ın önüne raporlar halinde geliyor. Partide kontrolü kaybetmemek adına Erdoğan'ın gaz alma toplantılarına devam etmesi bekleniyor. Saray'da, olup bitenler yüzünden şimşekleri üstüne çekilmesi gereken bir hedef, günah keçisi de belirlendi. AKP'den sızan dedikodulara göre bu isim, azledilen Başbakan unvanına sahip Ahmet Davutoğlu. Gelişmeleri yakından takip ettiği için Davutoğlu'nun davetli olduğu halde kahvaltılı toplantıya mazeret bildirerek katılmadığı söyleniyor. Ahmet Davutoğlu, AKP'de "hain" ilan edilebilir mi?.. Sadece bir cepheden değil, iktidarın sözcülüğüne soyunan Doktor Devlet Bahçeli'nin de önümüzdeki günlerdeki çıkışlarını iyi takip etmek gerek... AKP'deki can sıkıntısı öyle böyle değil!..
R. Erdoğan geçtiğimiz Cuma günü de İstanbul'da parti kurmaylarıyla seçim ittifakları ve uyum yasalarını görüştü. Toplantının ardından AKP ve MHP kulislerine önemli iddialar yayıldı. Kulisleri şöyle toparlayabilirim:
*Devlet Bahçeli ile R.Erdoğan arasında devam eden görüşmelerde önemli bir sonuca doğru yaklaşılıyor. Meclis'teki bütçe görüşmelerinin ardından kabine revizyonu (isimlendirmelere şimdilik girmiyorum-aht-) olabilir. 6 Bakan dışında kabinenin tümü değişebilir. Bakanlar Kuruluna 5-6 MHP tandanslı bürokrat atanabilir. İsimlendirme konusunda Erdoğan ile Bahçeli arasındaki istişareler sürüyor.
* Kabine revizyonunun ardından baskın seçim var. Seçim sonrasında Cumhurbaşkanlığı Hükümetine MHP'den mebus isimler alınabilir.
*Seçim barajının düşürülmesi şu anda söz konusu değil. Erdoğan, hala sıcak bakmıyor. MHP'yi memnun edecek ittifak formülleri üzerinde çalışılıyor.
AKP'nin iç muhalefet cephesinden de bir kulis notu verelim:
Abdullah Gül,Kadir Topbaş, Ahmet Davutoğlu, Ali Babacan İstanbul Levent'te bir çalışma ofisinde sürekli buluşuyorlar. Ofisin Kadir Topbaş tarafından tutulduğu ileri sürülüyor. Saray kulislerine göre, Abdullah Gül önderliğinde devam eden yeni oluşum çabalarının teknik hazırlıklarını da Beşir Atalay yapıyor.
Hayırlı pazarlar!..
***
YILDIRIM'DAN AÇIKLAMA
30 Kasım 2017 tarihinde Yeniçağ Gazetesinde ve URL adresinde "Yunan komutan Çavuşoğlu ile alay etti!..." başlığı altında Sn. müvekkilim Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Binali Yıldırım'ın Koyun Adasına pasaport ile gittiğine ve Türk Bayrağının saklandığına dair haber yapılmıştır.
Sayın müvekkilim, Sakız Adası'na 20-25.07.2015 tarihleri arasında ailesi ile birlikte tatil amacı ile turistik bir gezi yapmışlardır. Müvekkilimiz gerçekleştirmiş olduğu bu gezi tarihi itibari ile resmi hiçbir kurum ile ilgili ve resmi hiçbir görevi bulunmamaktadır. Öyle ki Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı görevi son bulmuş, o tarihlerde milletvekili olmadığı gibi henüz Türkiye Cumhuriyeti Başbakanlığı görevine de başlamamıştır. Gezi sırasında sadece Sakız Adasına pasaport ile giriş yapılmıştır. Bilindiği üzere Sakız Adası Yunanistan tabiyetindedir ve bu suretle pasaport ile girilmesi zorunluluk arz etmektedir. Sakız Adasına giriş yapıldıktan sonra çevredeki birkaç koy ve limanda gezilmiştir. Bu gezi esnasında gezilen koy ve limanlardan bir tanesi de Koyun Adasıdır. Ancak Koyun adasına girilirken pasaport ile girilmemiştir. Sadece Sakız Adasına pasaport ile girilmiştir ve buradan turistik bir tekne ile Koyun Adasına geçilmiştir. Yine önemle ifade edilmelidir ki bu gezi sırasında bayrağımızın saklanmasına dair bir durum asla söz konusu değildir. Yanlış bilgiyi ortadan kaldırma ve gerçek olanı ortaya koyma adına iş bu açıklamayı yapmak gereği hasıl olmuştur. Kamuoyuna saygı ile duyurulur.
Binali Yıldırım Vekili
Av. Tuba Kılıç
