İthalata bağımlı ekonomi istihdam yaratamıyor
2014 Kasım ayı işsizlik oranları açıklandı. Geçen sene Aralık ayında yüzde 9.1 olan işsizlik oranı, 12 ay sonra 2014 Kasım ayında yüzde 10.7’ye yükseldi.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Kasım 2014’te işsiz sayısını 3 milyon 96 bin olarak açıkladı. İş aramayıp çalışmaya hazır olan ve aslında aktif nüfus olarak kabul edilmesi gereken işsizlerin sayısını da 2 milyon 377 bin olarak açıkladı.
Sonuçta 2014 Kasım ayında toplam işsiz sayısı 5 milyon 473 oldu ve fiili işsizlik oranı da yüzde 17.5 oldu.
İşsizliğin artması devam edecek gibi görünüyor. İşsizliğin artmasının başta gelen sebebi, ekonomideki durgunluktur. Dördüncü çeyrekte de büyümenin düşmesi ve 2014 büyüme oranının yüzde 2.8 olarak gerçekleşmesi bekleniyor. Bu durumda fert başına milli gelir artışı, yüzde 1.5 düzeyine gerilemiş olacak.
Öte yandan ekonomide durgunluk, beklentileri de olumsuz etkiliyor. Yerli ve yabancı sermaye yeni yatırım yapmıyor. Yetmedi, yerli sermaye de yurt dışına çıkıyor. Mamafih 2013 yılında Türklerin yurt dışı yatırımları 3.6 milyar dolar iken 2014’te bu iki katına yakın ,7 milyar dolara yükselmiştir.
İnşaat sektörü, geçici de olsa, yoğun istihdamı artıran bir sektördür. İnşaat sektöründe de durgunluk sürmektedir.
Yatırım hacminin daralması, işsizliği de artırmıştır.
İkinci ve bir diğer neden, üretimin ithalata bağımlı bir yapı kazanmış olmasıdır.
Üretimde ithal ara malı ve ham madde oranı yüzde 70’tir. Önceki yıllarda bizzat ihracatçılar, ihracatta yüzde 80 oranında ara malı ve ham madde kullandıklarını ifade etmiştir. Bunun içindir ki ihracatçı kur artışının yalnızca yüzde 20’si kadar bir fiyat avantaj sağlayabilmektedir. Yani ihracat malında yüzde 80 oranında ithal girdi kullanılması, kur artışının ihracat fiyatlarını cazip hale gelmesini önlemektedir.
Ayrıca, geçen seneye kadar her sorunu, özellikle cari açığı, yalnızca petrol fiyatlarına bağlayanların da hesabını kur artışı yanlış çıkarmıştır.
Aşağıdaki tabloda ithalatın yapısı yer alıyor. Toplam ithalatın içinde ara malı ve ham madde ithalatı yüzde 72.9 oranında yer tutuyor.
Pamuk, iplik, deri gibi ara malı ve ham maddeyi kendimiz üretmeyip, ithal edersek ithal ettiğimiz ülkelerin işçisine istihdam yaratmış oluyoruz. Yirmi yıl kadar önce otomotiv sektörüne montaj sanayi deniliyordu. Bugün tüm sanayi montaj sanayi oldu. Bu şartlarda sanayi istihdam yaratamıyor ve işsizlik artıyor.
Toplam ithalat içinde yatırım malının yalnızca yüzde 14.9 olması Türkiye’nin yatırım yapmadığını da gösteriyor. Yatırım malı ithalatının büyük bir kısmı, mevcut yatırımların yenilenmesi için yapılıyor. Demek ki Türkiye yeni yatırım malı ithal etmiyor.
Yabancıya satılan bankalar ve devlet altyapı yatırımlarında da bu yabancılar yine yabancı uzman ve personel çalıştırmayı tercih ediyor. Biz işsiz kalıyoruz.
İşsizlikte önemli bir sorun da, bir milyon yabancı ve bir o kadar da Suriyelinin gelmesidir. Üstelik bunlar kayıt dışı çalışıyor.
Kendisi himmete muhtaç bir dede,
Nerde kaldı gayrıya himmet ede...