İmamların Öcü'ne Ödül...
Vahşi kapitalizmin ilkeleri, ülküleri erozyona uğrattığı günümüzde fikir namusuna sahip yazarları ayakta tutan okurlarının desteğidir. Yıllar süren araştırmaları, tecrübelerini yansıttığı kitapların kıymetinin anlaşılması, yenilerini yazabilmek için teşvik edilerek ödüllendirilmesidir. Neslinin son örnekleri olan bizim gibi idealist yazarlar için ödül, kimileri gibi emperyalist güçlerin organizesi ile yüklü miktarda para değildir. Bizler için yazmak, kitaplarından telif ücreti almayı hedeflemediği gibi duygu ve düşüncelerini geniş kitlelerle paylaşma ve aydınlanma gayretidir. Bu yüzden bizim yitik kuşağımızda geçimini sadece yazdıkları ile sürdüren yazar yoktur. Yazmak, yazdıklarını ömrünü vakfettiği milleti ile paylaşmak hayat tarzı olmuştur bizler için. Sadece gazeteye, kitaba değil. Suya, buza, buluta hafızalarda iz bırakacak olan her yere yazmayı görev sayarız. Bu görevi ziyadesi ile yerine getirmenin huzuru kelimelerle anlatılmaz. Üzerine takdir görmek, iltifata mazhar olmak eklenince mutlu oluruz. Bizim camiada ödül çok azdır. Sol gelenek bunu iyi yapıyor. Siyasal İslamcılar için zaten geçim kapısı... Dinbazların hepsi gittikleri konferans ve panellerden tuğla kalınlığında para alır. Biz ise dost sohbetiyle çaya razı oluruz. Töre gereği yemek sofrasına otururuz. Ne devletin resmi kuruluşlarından, ne belediye imkanlarından, ne de vakıf kasasından tek kuruş nasip olmuştur. Bilet paramızın karşılandığında şanslı sayarız kendimizi. Kitap imzalama faslında mutlu oluruz. Fotoğraf çekimlerinden asla rahatsızlık duymayız.
Farklı bir heyecan
Evet; ödül bir yazar için önemlidir. Çalışma odamda sayılarını unuttuğum, koyacak yer bulamayarak arşiv sandıklarına kaldırdığım yüzlerce hatıra var. Kırmızı kadife kutuların içindeki plaketler, kristal camın içine yerleştirilmiş amblemler, zarif çerçeveli sertifikalar, bröveler, rozetler, heykelcikler vs. Her birinin ayrı anısı vardır. Kütüphanemizde, çalışma masamızda teşhir ettiğimiz bu ödüllerin zaman zaman tozunu alıp, silme anında duyduğumuz hazzı çoğunluk bilemez. Geçtiğimiz gün farklı bir heyecan yaşadım. İlk defa uluslararası bir organizasyonda ödüle layık görüldüğümü öğrenince uyuyamadım. Çünkü bu "Türk Dünyası Yazarları ve Sanatçıları Vakfı'nın Hizmet Ödülü" idi. Kısa adı TÜRKSAV olan, Türk Dünyası'nın en ücra köşesine kadar ulaşan bu vakıf, genellikle bilimsel-akademik çalışmalara ödül verirdi. Nitekim Bosna-Hersek'ten Prof. Dr. Kazım Hacımeyliç'e klasik sanatlarımızdan hat sanatında ortaya koyduğu çalışmalar ve akademik etkinliklerinden dolayı, Kazakistan'dan Nurlan Orazalin ise Kazak Türk Millî edebiyatına eserleriyle katkısı, Kazakistan Yazarlar Birliği Başkanı olarak yaptığı çalışmalar için, KKTC'den Girne Üniversitesi kurucusu Serhat Akpınar ise, Türk Dünyası'ndaki öğrencilere yaptığı katkılardan, Özbekistan'dan ise Kamalat Gençlik Hareketi adlı örgüte, Özbek Türklerine millî-manevi değerlerine sağladığı katkılardan dolayı ödül verildi. Türkiye'den Nobel Ödülü gururumuz Prof. Dr. Aziz Sancar, Türk Halk Edebiyatı'nın duayeni Prof. Dr. Özkul Çobanoğlu, Türk Dünyası araştırmaları ile Prof. Dr. Bilgehan Atsız Gökdağ, Orhun Yazıtları'ndan günümüze Türkiye Türkçesinin söz varlığını 30 yıllık araştırma ile 10 ciltlik dev eser yazan Yaşar Çağbayır'a, TRT Ankara Radyosu, Bingöl Gazetesi sahibi Halim Değişgeç'e hizmet ödülü verileceği açıklandı. Ve Türk Dünyası'ndaki tehlikelere dikkat çekmek için iki yıl önce kaleme aldığım "İmamların Öcü" adlı kitabımdan dolayı ben de taltif edildim.
İmamların Öcü şu anda 12 baskı yaptı. Çıkar çıkmaz korsana düşüp 100 bin satıldı. 15 Temmuz darbesinin nasıl geldiğini yazdık. Keşke yaşanmasaydı. Türkistan'da zemin bulmaya çalışan FETÖ'nün gerçek yüzünün anlaşılması için bu kitap Kırgızistan, Kazakistan, Türkmenistan, Özbekistan ve Azerbaycan lehçeleri ile basılarak tehlikeye dikkat çekilecek. Bir yazar için çok büyük onur. Yayıncımız Kırmızı Kedi'nin sahibi Haluk Hepkon'a ayrıca teşekkür etmek istiyorum. Yayın hakları kendisinde olduğu halde hiç bir karşılık beklemeden beş ayrı lehçede yayımına izin vererek son derece önemli bir katkı sağladı.
Türk Dünyasına hizmet edebildik ise ne mutlu bize... Bu hizmeti genç yazar arkadaşlarıma da hararetle öneriyorum.