Ülke olarak çok zor zamanlardan geçiyoruz.
Yurttaşlar geçim derdinde. İşsizlik almış başını gitmiş. İş yerleri açılmıyor ve dolayısı ile de kiralar ödenemiyor. Elektrik, su, doğalgaz ödenemiyor. Esnaf ve yurttaşlar zor durumdalar.
Ne yazık ki ülkeyi yönetenler vatandaşların feryatlarını "abartılı" buluyorlar, "Ekmek giriyorsa aç değildir" diye tepeden bakmaya devam ediyorlar.
Ekonomi şartları yıllarca vergi veren vatandaşı birkaç ay kimseye muhtaç etmeden yaşatmaya imkan vermiyor. İyi ama neden? Bizim ülkemiz zengin bir ülke. Kamunun varlığı çok fazla. Neden yurttaşlara yardım edilmiyor?
Ne yazık ki edilmiyor, birazdan anlatacaklarım devam ettiği müddetçe de yardım edilmeyecek…
Bursa Osmangazi ilçesinde İlim Yayma Cemiyeti Osmangazi Belediyesi'nden yurt inşaatı yapılması için talepte bulunuyor.
Osmangazi Belediyesi de kamu yararına çalışan dernek vasfıyla İlim Yayma Cemiyeti'nin talebi üzerine yurt inşaatını yapıyor.
Hatta Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar ve İlim Yayma Cemiyeti Bursa Şube Başkanı Zeki Alemdar arasında Sümbüllü Bahçe Konağı'nda protokol imzalanıyor.
Fakat kanuna göre söz konusu vakıf ve derneklere ortak hizmet projesi kapsamında gerekli kaynak aktarımının yapılacağına dair hüküm yok.
Vakıf ve derneklere ait yapım, bakım, onarım ve taşıma işlerini bedelli veya bedelsiz üstlenebileceğine dair bir hüküm de yok.
Ancak Osmangazi Belediyesi tarafından, özel derneğin yurt inşaatı yapımını toplamda 7 milyon TL bedelle üstlenilmiş.
Anlayacağınız…
İlim Yayma Cemiyeti'nin bir yurdu için yurttaşlara hizmet amaçlı harcanılması gereken 7 milyon TL bu vakfa usulsüz şekilde harcanmış.
Yeter mi?
Yetmemiş.
Üzerine yine bir vakfın talebi ile 15 gün boyunca günlük 300 kişilik kahvaltı ve öğle yemeği bedeli olan 21 bin 870 TL'si Belediye bütçesinden karşılanmış.
Halbuki mevzuata göre özel bir vakfa ait yurtta, kahvaltı ve öğle yemeği bedelinin kamu kaynakları ile karşılanması da mümkün değil.
Ama arkadaşlar burada "kafalarına göre" iş yapmışlar.
Haberleri var mı bilmiyorum ama yazmıştım.
Geçen yıllarda yine aynı İlim Yayma Cemiyeti'ne ait bir vakfa ait çatı yapma işi vardı. Sayıştay yapılan o çatı masrafını üstlenen belediye kararının altında imzası bulunan bütün Belediye Meclis üyelerinden çatı masrafını tahsil etmişti.
Bu harcanan tutarın yine bu kararın altında imzası bulunan Belediye Başkanı ve meclis üyelerinden tahsil etmelidir.
Çünkü Belediyenin işleri bunlarla da bitmiyor…
Belediye kamulaştırma işlemlerinin incelenmesinde, "kamulaştırmasız el atma" nedeniyle belediyenin ödeyeceği, faiz gideri, vekalet ücreti ve mahkeme harçlarının toplam 7 milyon 253 bin TL olduğu görülmüş.
Bu gidere neden olan şey ise kamulaştırma kararları. İncelemeye tabi miktara neden olan 41 taşınmaz normal kamulaştırma yapılsa mahkemelerce belirlenen ödenecek rakam bedeli 17 milyon 340 bin TL'dir.
Bu yapılmadığı için mevcut rakam üzerine 7 milyon 253 bin TL faiz, vekalet ücreti ve mahkeme harcı ekleniyor ve rakam 24.5 milyon TL'ye çıkıyor.
"Kamulaştırmasız el atma" hukuki değil, fiili bir durum olup mevzuatta yeri yok. Bu nedenle de hukuki dayanaktan yoksun.
Bir başka konuda ise aynı Belediye, kendi personeline özel sektörden kamu ihale mevzuatı ve kamu ihale sözleşmeleri mevzuatı alanında 12 aylık danışmanlık hizmeti aldırmış.
Yani bir kamu kurumu düşünün…
Mevzuat gereğince Mali Hizmetler Biriminin asli ve sürekli görevleri arasında yer alan bir konuda özel sektörden eğitim aldırmış.
Peki, ne kadar ödenmiş?
Toplamda KDV dahil 305 bin TL kamu kaynağı özel sektöre aktarılmış.
Şimdi tekrar yazımın başına dönüyorum. Bu bahsettiğimiz sadece bir ilçe belediyesinde 2019 yılında meydana gelen usulsüzlüklerin sadece bir kısmı…
Toplamda 14 milyon 558 bin TL parayı esnafa, vatandaşa, zarar eden dükkâna, kirasını ödeyemeyen yurttaşlara harcamadık.
Bu para ile kaç esnaf, kaç öğrenciye, kaç aileye yardım edilirdi?
