İktidarın "kaçış rampaları"
MHP Lideri Devlet Bahçeli'nin, İYİ Parti Lideri Meral Akşener için imza verecek seçmenlere FETÖ'cü yakıştırması şaşırtıcı olmadı...
Ancak üzücüydü...
Yıllarca kendisine oy veren seçmenler açısından özellikle...
Bahçeli'nin, ortağı olduğu AKP'ye yönelik yakın geçmişte yaptığı yolsuzluk suçlamaları, AKP'nin FETÖ'nün siyasi ayağının üzerine gitmediği eleştirileri ortada dururken; Akşener'e ve seçmenlerine FETÖ üzerinden yüklenmesi akıl kârı değil...
Gazeteciler soruyor; "İddianız ile ilgili bir duyumunuz, belgeniz mi var?"
Bahçeli yanıtlıyor; "Bu bilgi bana aklımdan geldi!"
MHP liderinin içinde olduğu siyasi çıkmazın ve düşüşün göstergesi...
***
Neyin kavgası veriliyor, bunca iftira ve kara çalmak neden?
Sonuçta bir siyasi yarış var; her siyasi parti "ben ülkeyi diğerlerinden daha iyi yönetirim" iddiasında değil mi?
Bunca yalan, dolan, iftira, kara çalma neden?
Çünkü; Türkiye sorunlar batağında boğuluyor...
Ekonomiden, dış politikaya, tarımdan günlük hayata kadar, memleketi büyük problemlerin içine kilitleyenlerin, o kilide anahtar olacağına kimse inanmıyor...
Sorunun kendisi, aynı zamanda çözümü olamaz...
***
Dik yokuşların kenarlarında freni patlayan araçlar için belli aralıklarla yapılmış "kaçış rampaları" görürsünüz...
AKP-MHP ittifakının son kaçış rampasıdır FETÖ suçlaması...
Referandum sürecinde kendilerini "millî-kahraman-vatansever" ilan edip tüm muhalefete "hain-iş birlikçi-terörist" diyen bunlardı...
Referandumda "vatanseverlik" rampası tutmayınca, YSK imdada yetişti!
Freni patlayan iktidarın son kaçış rampası muhalifleri FETÖ'cülükle suçlamasıdır...
Ancak unutmayalım; terörle mücadeleyi siyasete malzeme yapmak, en çok terör unsurlarının işine yarar!
***
Dikkat edin;
İYİ Parti ortaya çıkıncaya kadar FETÖ'nün siyasi ayağı CHP'nin içinde aranıyordu!
Meral Akşener dengeleri alt üst edince, FETÖ'cü suçlaması CHP'den Akşener'e döndü!
Oysa, ortalama zekâda her insan bu hain yapılanmanın;
* savcısının, hâkiminin, polisinin, istihbaratçısının,
* siyasetçisi, iş adamının,
* bankası, finansçısı, medyasının,
* askerinin, akademisyeninin
AKP iktidarının koruması, kollaması, yönlendirmesi, yüceltmesi, teşvik etmesi ile büyüyüp, örümcek ağı gibi memleketi sardığını biliyor...
Bir Goebbels* taktiğidir; "Yalanı ne kadar büyük atarsan o kadar inandırıcı olur!"
Ancak Goebbels bile yalanın, iftiranın milyonlarca seçmeni hedef alacak boyutunu düşünememiştir!
***
PKK gibi, FETÖ gibi Türkiye Cumhuriyeti'ne kastı olan unsurlar; iktidarı ve muhalefeti ile tüm yurttaşların ortak düşmanıdırlar...
Koltuk sevdası için Türkiye'nin yüzde 50'sini dışlamak ve terörle ilişkilendirmek bu ülkeye yapılacak en büyük kötülüktür!
AKP-MHP ittifakının muhalefete yönelik bu aşırı hazımsızlığı, Türkiye'yi muhalefet olmadan yönetme arzularının da en büyük belirtisidir.
Cumhuriyet, anti-demokratik, faşizan yaklaşımlar gösteren zihniyete teslim edilemez...
Cumhuriyet, demokrasi, hukuk devleti ve evrensel değerlerimiz AKP ile birlikte yokuş aşağı yuvarlanıyor.
Fren tutmuyor...
Atatürk Türkiye'sinin önündeki tek kaçış rampası 24 Haziran seçimleridir.
Hiçbir tehdit, baskı, korkutmaya pabuç bırakmadan, freni patlamış memleketi bu son rampada tutmak zorundayız...
* Goebbels; Hitler'in propaganda bakanı.