Biz Fırat'ın doğusuna yoğunlaşırken yumuşak karnımız İdlib'den vurulmaya başladık. Suriye'nin sekizinci büyük ilinde üç milyon insan yaşamakta. Ama ne yaşamak.
Burada 12 gözlem kulemiz var. Ancak bölgenin kontrolü el Nusra'nın elinde. Ya da yerel adıyla Heyeti Tahrir Şam. Bu örgütün DEAŞ veya IŞİD'den farkı yok. İçlerinde her ülkeden kopup gelmiş militanları barındırıyor.
Bizim korumamız olmasa, rejim bunları çoktan halledecek. Alın size Türkiye'ye yine yüz binlerce doyurulacak gırtlak.
İkili kuşatma
Yönetimin şu andaki saldırılarından Moskova'nın haberi yok mu sanıyorsunuz? Putin'e diş geçiremiyoruz. Bu yüzden, bir-iki sırt sıvazlamayla olayı geçiştirmekten başka şey yapamıyoruz.
Zaman zaman ateş kes sağlanıyorsa da, İdlib kangren olmuş yara. Buradaki gelişmeler konusunda Amerika'nın da bilgilendirildiğini görememek gaflet hâlidir.
AB ülkeleri de, gelişmelerin taraflarından. En başta Almanya ve Fransa. Çin bile, İdlib'e on parmağını sokmuş vaziyette.
Bir Yunanistan eksikti
Konu enerji yatakları olunca, sadece Çipras eksikti. O da dâhil oldu.
Yakın zamana kadar "bu ülke battı" denirken, bugünkü durumuna bakın. Bizimle uğraşanlar sıra Atina'ya gelince her türlü desteği akıtıyorlar. Ekonomik anlamda Türkiye'nin gırtlağını sıkanlar, söz konusu Yunanistan ve Kıbrıs Rum Kesimi olunca "açık çek veriyorlar."
Kuşatma
Muğla ve Aydın illerimize bağlı adacıkların üstüne oturuluşunu sadece seyrettik. Hatta tahkim edilip ağır silahlarla donatılmasını bile görmezden geldik.
Atarken mangalda kül bırakmayanlar üç taraftan kuşatıldığımızı da fark etmediler. Allah'ın günü İmamoğlu'nu karalamaya çalışanların asıl gerçekleri örtüşlerine ne demeli.
Önceki gün sosyal medyada bir görüntü izlettiler. Bu daha sonra televizyonlara düştü. Esenler'in Ak Partili belediye başkanı, Ekrem İmamoğlu'ndan söz ederken "Yunanlar onun için Pontus kökenli diyorlar" diye konuşuyordu.
Bu nasıl gaflet? Bu mantığa göre biz çoktan parçalanmışız. Böyle bir politikacı olabilir mi? Tevfik Göksu'ya böylesi benzetmeler sana yakışır mı, demeli.
Siyaset yaparken dilimize hâkim olmayı da bilmeliyiz.
Böylesi tahrikler Kemal Kılıçdaroğlu'nun sığındığı mekân için bir kadının "yakın bu evi" diye bağırışından farksızdır. Bir an önce aklımızı başımıza toplamalıyız...
Çimento
Son sözlerim bir hatırlatma olacak. "Benim ikinci takımım Trabzonspor"u her zaman yazmışımdır. Belirttiğim gibi "Türkiye'nin çimentosu Karadeniz'dir." Girin bakın arşivlere, bunları kaç defa tekrarladığımı göreceksiniz yani "Her yer Trabzon."
İŞLER KÖTÜ
İşsizlik cephesinden gelen haberler moral bozmaya devam ediyor. Her yıl boşta gezenlere yenileri katılıyor. Şu anda toplam işsiz sayısı 4 milyon 730 bin. Gençlerde oran yüzde 26,1. İstihdam konusu, çözümsüz yara.
Sayın Hazine ve Maliye Bakanı'mızın söyleyip beceremedikleri meydanda.
Yaz geldi; "Türkiye'nin en ucuz zinciriyiz" diyen BİM'e girip raflara bakın. Sıra domates 7,95 lira. Salkım ise 9,95. Haydi karpuz İran'dan ithal. Kilosunun 4,25 lira olması şimdilik kaydıyla normal karşılanabilir.
Tehlikeli ürün
Bir de margarin örneği vereceğim. Uluslararası tekel Unilever'in Becel'inin kilosu 16 lirayı geçti. Palm yaprağından üretilen bu yağın son hüneri medyaya kadar düştü; "kanserojen etkisinden söz ediliyor." Böylesi tehlikeli bir ürün nasıl oluyor da zeytinyağı fiyatını yakalayabiliyor?
BAZI TESPİTLER
FOX TV, yeni bir yemek yarışması başlattı; The TASTE Türkiye. Dış patentli bu program tutar mı bilmiyorum? Gerçek olan Master Chief kadar pahalı değil. Ölü sezonda boşluk doldurmadan öteye geçemez.
Çarkıfelek, artık Ramazan yayını hâline dönüştü. Geçen yıl olduğu gibi sunucusu yine Emre Karayel. M. Ali Erbil'in otobüs dansı yapmaya çalıştığı hostes kız Emel de ekipte. Karayel, işini iyi yapıyor. Ucuz belden aşağı esprilere kalkışmıyor. Başarılı...
...
BAŞSAĞLIĞI: Gazetecilik mesleğinde tanıdığım en dürüst insanlardan olan Ulvi Yanardağ Hakk'a yürüdü. Ulvi ile aynı gazetede çalışma mutluluğu yaşadım. Başta eşi Pelin olmak üzere tüm yakınlarına ve meslektaşlarına başsağlığı diliyorum. Ulvi'nin mekanı dilerim cennet olsun.
GÜNÜN SÖZÜ
İşi, sonu taçlandırır. Lassage
