Hükümetin eli halkın cebinden çıkmıyor

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, İran’dan alınan doğal gaz fiyatlarının piyasa fiyatlarının oldukça üzerinde olduğunu söyledi. Bu yolla Bakan, bunun sorumlusu olarak kendi kendini halka şikayet etmiş oluyor.
Ekim 2012’de doğal gaz ve elektriğe zam yapıldı. 6 ay sonra 1 nisanda da yeni zam yapıldı. Yani 6 ayda doğal gaza kümülatif olarak yüzde 35 ile yüzde 36 oranında zam yapıldı. Yine aynı 6 ayda, elektriğe de yüzde 19 ile yüzde 20 arasında zam yapıldı.
Yine Bakan, petrol ve döviz fiyatlarındaki artışa bağlı olarak, doğal gaza zorunlu zam yapıldığını açıkladı. Elektrik üretiminin de yüzde 47’si bu ithal doğal gaza bağlı olduğu için, elektrik fiyatları da arttı.
Elektrik fiyatlarını artıran bir başka uygulama, kayıp ve kaçağın parasını da halka yansıtmaktan dolayı ortaya çıkıyor. Özellikle Güneydoğuda yüzde 70 oranında kayıp ve kaçak olduğu biliniyor. Bu da hükümet politikasıdır. Ancak hükümet kaçağa izin vermek yerine, güney doğudaki insana iş yaratsa, terörle mücadele daha kolay olur.
Eğer özel sektör doğrudan halka doğal gaz, elektrik satsaydı, eminim ki 6 ayda yüzde 36 zam yapmaktan utanırdı. Kârından fedakarlık ederdi.. Yine de halkın bu kadar canını yakmazdı.
Devletin zamma mecbur kaldım diyerek yüksek zamlar yapması söz konusu olamaz... Zira böyle bir yaklaşım devlet kavramına aykırıdır. Devlet, maliyetleri tamamıyla yansıtmak zorunda değildir. Zira zaruri tüketim malları, kamu hizmetleri içindedir. Gerektiğinde zaruri tüketim mallarının fiyatlarını, yine halkın vergileriyle sübvansiyon yapabilir. İthal doğal gazla elektrik üretmek, bu hükümetin tercihi olmuştur. Bu yanlış bir politikadır. Sürekli zam yapmak da yanlış üstüne yanlıştır.
Yine, Bakan Orta Doğu’daki siyasi konjonktürün de zamma yol açtığını söylüyor... Acaba bu siyasi konjonktürden yalnızca Türkiye mi olumsuz etkileniyor... Türkiye’den başka zam yapan var mı? Yok...
Kaldı ki, bu hükümet doğal gaz ve elektriğe zammı gizli vergi olarak kullanıyor. Hülle yoluyla vergi alıyor. Ve bunu hep yapıyor. Söz gelimi 2006 yılında petrol fiyatları düştüğü halde, BOTAŞ yine zam yapmıştı.
Bu hükümet adına vergi demeden halkın cebine el atıyor. Doğal gaz ve elektrikte bahane ile fiyat artırıyor. Artan bu fiyatın maliyet üstünde kalan kısmı vergidir.
Bu durumu yine enerji bakanı itiraf ediyor... Diyor ki, “Aldığımız ham petrol ve doğal gaza son 19 ayda yüzde 29 zam geldi.” Bakanın özrü kabahatinden büyük... Zira 19 ayda doğal gaza yüzde 29 zam geldi.. Ancak Hükümet aynı doğal gaza 6 ayda yüzde 36 zam yaptı.
Vergileri artırmak siyasi tepkilere neden oluyor. Bunun için AKP hükümeti kamu mallarına zam yaparak vergiyi kamufle ettiğini sanıyor.
Bu zamlarla halkın geçim seviyesi ve refah seviyesi düşecek... 2012 enflasyon hedefi tutmayacaktır. Doğal gazın yüzde 22’si konutlarda kullanılıyor. Gerisi elektrik üretimi ve sanayide girdi olarak kullanılıyor. Girdi fiyatlarının artması , fiyatlar genel seviyesine yansıyacaktır. Aksi halde üretim yapanlar zarar ederler.
Hükümetin pervasızca zam yapmasının asıl nedeni, halkın ve muhalefet partilerinin duyarsız olmasındandır. Başka bir ülkede elektriğe 6 ayda yüzde 20 zam yapılsaydı, halk sokaklara dökülürdü. Başka bir ülkede 6 ayda doğal gaza yüzde 36 zam yapılmış olsaydı, basın kıyamet koparırdı. Oysa ki bizde birçok yandaş basın, zammı kaçınılmaz bir zorunluluk olarak yansıttı.
Muhalefete gelince; muhalefet bu zamlara “1 Nisan şakası” diyor... Asıl 1 Nisan şakası, muhalefetin bu tür yorumudur. Kılıçdaroğlu: “Zam Zam. Zam. Eşittir Recep Tayyip Erdoğan” diye tenkit ediyor... Halkın canı yanarken, Kılıçdaroğlu’nun laf ebeliği yapması da Hükümete 1 Nisan şakası gibi geliyor. Bunun içindir ki Hükümet muhalefeti ciddiye almıyor...

Yazarın Diğer Yazıları