2000'lerin başı…
Anayasa Mahkemesi'nde açılmış kapatma davasının akıbeti henüz belli değil ama günün gazetelerinde en çok tekrarlanan ifadeler şunlar HADEP'le ilgili:
- HADEP ne yazık ki Türkiye'nin partisi olamadı…
- PKK'nın güdümünden çıkamadı…
- İslamcılar için türban neyse, HADEP için Kürtçülük o…
Tanıdık değil mi?
Tam da o günlerde HADEP'in Genel Başkan Yardımcısı olan Mehmet Metiner, şimdi "PKK'nın partisi" diyerek eleştirdiği HDP'yle "ittifak" yapmakla suçluyor İYİ Parti'yi!
***
Bitmedi…
Dön geri…
***
1990'lar…
Sonradan HDP ve AK Parti'ye dağılacak bir grup Kürt-İslam sentezcisi, "Değişimin Önündeki Engel: Kemalizm", "Ümmetin Yetimleri: Kürtler", "Kemalizmin Son Kalesi: Laiklik", "Rejim Ordusu mu, Savunma Ordusu mu?" diye kapaklarla Türkiye'nin kurucu ideolojisini ve TSK gibi "devlet" sisteminin "kale"si niteliğindeki kurumları hedef gösteriyorlar.
Aralarında, HDP'li Altan Tan, "FETÖ üyeliği"nden yargılanan Ali Bulaç'la birlikte Mehmet Metiner de var.
***
Bayılıyorum şu İYİ Parti'nin naifliğine;
"Bir lafa bakarım…" diye başlayıp da, "Sen bize bu soruyu soracak insan mısın" diye kestirip atacaklarına, ciddi ciddi aklamaya çalışıyorlar kendilerini Metiner'e…
Ortada bir "suç" mu var?
Velev ki var, Metiner kim; 'Yüksek Millet Mahkemesi (!)'Başkanı mı?
***
Önceki gece baktım, "PKK'nın partisi HDP'ye yapılan bir hukuki operasyonu 'hukuksuzluk' olarak mı değerlendiriyorsunuz? İl Başkanınız öyle değerlendirdi de…" diye birbirine kırdırmaya çalışıyor İYİ Partilileri…
***
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş hakkında "Sayaçları PKK'lılara okutacak" iftirasına imza atabilmiş olan…
"HDP'yle ittifakımız yok. İttifakımız İYİ Parti'yle" gibi son derece anlaşılır ve net bir cümle kurmuş olmasına rağmen, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun, "İstanbul'u HDP'lilere yönettireceğini" savunan…
Daha milletvekili adayı olduğu günden itibaren bas bas "Terörle arasına mesafe koyamayanlardan oy istemiyoruz. Kandil'i meşru görenlerden oy istemiyoruz. PKK'yı meşru görenlerden oy istemiyoruz. Abdullah Öcalan'ı sevenlerden oy istemiyoruz. İmralı'yı meşru görenlerden oy istemiyoruz" diyen Yavuz Ağıralioğlu'na, davet ettikleri her yayında, kendilerini ahmak durumuna düşürmek pahasına "HDP'yle ittifaklarını" soran garabet bir "medya aklı"nın hakim olduğu ortamda…
***
"Hukuk devleti"ni savunan biri "Hukuk, HDP için geçerli değildir" diyebilir mi?
Bu yol bir kere açılır, açıldı da, kanıksanırsa yarın CHP'yi FETÖ'nün, İYİ Parti'yi METÖ'nün, DEVA Partisi'ni ÇETÖ'nün siyasi ayağı diye aynı yöntemle bertarafa kalkışmayacaklarının garantisi var mı?
"Hukuk"un yerini ideolojilerin, duyguların, haklı dahi olsa kinin, öfkenin, rövanşizmin almasına göz yumduğumuz noktada, asla!
***
İsterse yelpazenin en milliyetçi kanadında yer alıyor olsun, en ülkücüsü olsun; "Türkiye Cumhuriyeti Anayasası"nı ve özellikle de "Anayasa'nın değiştirilemez maddeleri"ni savunan kim, hangi kaygıyla bu ifadelerin arkasında durmaktan çekinebilir?
***
Benim kişisel inancım da HDP'nin "PKK'nın siyasi ayağı" olduğu yönünde…
Ve fakat…
Madalyonun, yönetenler açısından riyakarlığın tavan yaptığı şöyle bir yüzü var:
HDP, madem "PKK'nın partisi", bir "terör örgütü girişimi"nin seçime sokulmamasını beklersiniz değil mi?
HDP, elini kolunu sallaya sallaya, hiçbir yasal engelle karşılaşmadan seçime girdi mi?
Girdi.
***
Başta adli sicil kaydı envai çeşit "aday olabilme şartı" var; şimdi "terörist" olarak yaftalanan milletvekilleri, yöneticileri, belediye başkanları seçime girebildiklerine göre, kişisel olarak da bu şartları taşıyor kabul edildiler mi?
Edildiler.
***
Zaman gazetesi niye kapatıldı? Bugün televizyonu niye kapatıldı? İpek Üniversitesi niye kapatıldı?
"Terör örgütüne ait" olan, ona hizmet eden bir kurumun, kuruluşun bu hizmeti yerine getirmesine mani olunması, kapatılması düşünülür değil mi?
Düşünülüyor mu?
"Nasılsa başka adla yenisi açılır" gerekçesine sığınılarak, hayır!
Sanki, "Başka adla yenisinin açılması"nın yolunu kapatacak düzenlemeler yapmak isteseler, ellerini kollarını tutacak bir üst makam var!
***
İktidar yahut avanelerinin, sırf HDP'ye dönük operasyonların "hukuk dairesinde kalması gerektiğini" savunduğu için herhangi birini "PKK'nın hukukunu korumak"la suçlayabilmesi için önce HDP'nin, devlet nezdindeki "legal", "yasal" konumunu ortadan kaldırmış olmaları gerekir.
Hem karnım doysun, hem yemeğin dursun…
Oh ne ala…
