Haziran'da Oslo'ya davet var!..
Saraydan veya AKP politbürodan izinsiz katılımcıların programa çıkarılmadığını bildiğim bir yandaş haber kanalında, R. Erdoğan'ın başdanışmanı İlnur Çevik konuştu. Erdoğan'ın seçimlerden sonra Kürtler konusunda bölge insanını rahatlatacak birtakım girişimlerde bulunacağı beklentisi olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı İlnur Çevik, "seçimlerden sonra yeniden çözüm süreci olabilir" dedi. Cumhurbaşkanlığı sözcüsü İbrahim Kalın ise suyuna tirit bir açıklama ile Çevik'i yalanlar gibi yaptı.
Kafanız mı karıştı?.. Karışmasın!.. Bu da jöleli başdanışmanın ortaya attığı ve Doktor Devlet Bahçeli ile devam eden genel af tartışmaları gibi. Bir de AKP'nin Kızılderili oyunu klasiklerinden olan Doğu'da başka Batı'da daha başka, Güney'de ve Kuzey'de ise bambaşka konuş, numaralarını unutmayın. ADSIZ'ın sıkı takipçileri yeni çözüm süreci tezgahlarının nasıl çevrildiğini bir süredir belgeleriyle okuyor. Ha, bir de BO-ŞA-NA-MI-YOR-LAR süreci var. Ona da yeri gelmişken taze bilgilerle değineceğim. Önce, "yeni çözüm süreci";
AKP'lilerin dut yemiş bülbül gibi konuşamadığı, cevap veremediği fotoğraftaki şu kısa adı DPI olan PKK yanlısı İngiliz derin devlet kuruluşu Democratik Progress İnstitute, Haziran ayı başında Oslo'da (!) bir toplantı planlıyor. Türkiye'den de çok yakından tanıdığınız "akıllı" adamlara davetiye gönderilmeye başlanmış. 50 bin lira ödüllü baraj sorusunu soruyorum; bilin bakalım Oslo'ya kimler gidecek ve orada neler konuşulacak?..
Bir parça da BO-ŞA-NA-MI-YOR-LAR sürecinden bahsedelim. Genel af meselesi; jöleli ilk olarak resmi duyuruda bulundu, Doktor Bahçeli topa girdi. Erdoğan ve Yıldırım karşı çıkıyormuş gibi yaptı. Fakat hâlâ gündemde tartışılıyor. "Muş" dedim. Sebebi var!.. Hani, uzun zaman önce, bazı yazılarımda, başta Katar olmak üzere bazı yabancı ülkelerde alt kanallardan istihbarat örgütleri seviyesinde yapıldığı iddia edilen gizli toplantılardan bahseder dururdum ya!.. Şöyle filmi 7 ay öncesine bir saralım... Başlayalım sormaya;
Katar'da, Soroscuların gözetiminde başta akçeli konular olmak üzere sıkışıkların aşılabilmesi için görüşmeler yapılmış mıdır?...
Bu görüşmelerden sonra Türkiye'de işlerin düzeltilmesi için hangi operasyonlar söz konusu olmuştur?..
Kosova'da madenlerin işletilmesi konusunda ne gibi düzenlemeler meydana gelmiştir?.. Ve bundan ünlü bir MHP'li isim fayda görmüş müdür?..
Bazı Afrika ülkelerinde neler oluyor?..
Filmi bundan 10 gün öncesine getirelim;
Katar'da, ilgili taraflarla yine aynı gözlemciler denetiminde yeni bir toplantı olmuş mudur?..
Doktor Devlet Bahçeli'nin genel af çağrısının bu toplantıda anlaşılan konularla bir alakası olabilir mi?..
Genel af, şu anda sadece içeride yaşayanları mı kapsıyor?..
Daha çok detay var ama kafa karıştırır. Profesyonel olmayan anlamaz. Siz sayın okurlarımı tenzih ederim. Şu mübarek Ramazan günü iftar, sahur, çok yorgun düşüyorsunuzdur. Sizleri daha fazla yormak istemem. Bence, bu şablon yeterli.
Şu hususun bir kez daha altını çizmekte fayda var... Türkiye'de ne aleyhte ne de lehte söylenenler gerçekleri yansıtıyor...
Not; Dünkü yazımızda bir hususu yazmayı unutmuşum. Erbil'de gerçekleşen Barzani, Ahmet Carba arasındaki görüşmede, Kerkük petrollerinin, Suriye-Ürdün-İsrail güzergahlarının alt yapısı da planlanmış. Carba, kendi payına düşeni kapmış!.. İsrail ile Kızıldeniz arasında atıl duran eski bir hattın kullanılması planlanıyormuş...