Arda Güler'in bilinmeyen hikayesi
FATİH SABOVİÇ
İşte Fenerbahçe’nin genç yıldızı Arda Güler de tam olarak bunu yaptı. Hull City maçındaki performansıyla sarı lacivertli camianın gönlünde taht kuran Arda yeni sezon öncesi, “Şimdi gerçekten başlıyoruz” dedi.
Hayatta herhangi bir şeyin yaşanması için ‘doğru zaman’ geldiyse, o yaşanacaktır ve genelde buna kimse engel olamaz… Dün gece Hull City maçında sonradan oyuna girip önce frikikten ağları sarsan, ardından ikinci golün oluşumunda başlangıç adımlarını atan 17 yaşındaki Arda Güler’in Fenerbahçe ile olan bağı da tam olarak bu şekilde kuruldu.
‘TESADÜFEN’ KEŞFEDİLDİ
2018 yılında Fenerbahçe’de göreve başlayan Altyapı Oyuncu İzleme Birimi Sorumlusu Serhat Pekmezci, Altınordu’da çalıştığı dönemde Osmanlıspor’da keşfettiği bir oyuncuyu izlemek için Osmanlıspor-Gençlerbirliği U14 maçını izlemeye gider.
Pekmezci, beğendiği oyuncuyu izlerken dikkatini Gençlerbirliği’nden Arda Güler çeker. Oyuncuyla ilgili raporlamasını hem Comolli hem de Ali Koç’a yapan Pekmezci, Başkan’a, “Arda’yı araştırdık. Saha içi ve dışındaki karakteri tartışmasız. Avrupa kalitesinde bir oyuncu. 15-16 yaşında A takımda dahi süre alabilir” der.
“BEN 500 BİN TL BİLE VERİRİM”
Pekmezci süreci şöyle anlatıyor: “Başkan Ali Koç bana, ‘Sen olsan ne kadar verirsin’ diye sordu, benim cevabım, ‘500 bin lirayı gözümü kırpmadan veririm’ oldu. ‘Ne diyorsun’ dedi. Sonra, ‘250 bin istiyorlar, pazarlık yapacağız’ dedi. Ben de kendisine, ‘200’e düşerlerse hiç 1 saniye bile tereddüt etmeyin’ diye cevap verdim. Arda çok iyi bir Fenerbahçeliydi. O dönem kendisini Fenerbahçe Koleji’ne de yazdırdık.”
ODADAKİ ALEX DE SOUZA POSTERLERİ…
Öncelikle hayal kuran, kurduğu hayali odasındaki Alex de Souza posterleriyle pekiştiren, Fenerbahçe’ye geldikten sonra pandemiden ötürü sokağa çıkma yasağı varken bile çalışmaya devam eden genç Arda; Önce hayal etti, sonra hayaline inandı, kendini adadı, çok çalıştı ve şimdi de başarılarının karşılığını almaya başladı.
İNANÇLARIMIZ, GERÇEKLİĞİMİZİ BELİRLER
İnsan beyninin ve kalbinin çevreye yaydığı frekans ve titreşimlerden, enerji dalgalarından söz edilir sık sık… Bu titreşim ve frekansların insanın yaşamdaki gerçekliğini belirlediğinden… Yani özünde, kendine inanıp güvenmekten… Tarih boyunca sürekli olarak, “Bir şeye gerçekten -kalpten- inanmaktan” bahsedilmiştir.
Hatta Arda’ya baktığımda aklıma ilk gelen sözü de söylemiş olayım. Hayatımı en çok değiştiren kitaplardan biri olan Simyacı’nın yazarı Paulo Coelho’ya ait: “Bir şeyi gerçekten isterseniz, bütün evren onu gerçekleştirmeniz için sizinle iş birliği yapar…”
BAŞARACAĞINA DAİR EN UFAK BİR ŞÜPHESİ YOK
Tam bu noktada aklıma Türk basketboluna büyük katkılar sunan Petar Naumoski ile geçmişte yaptığım bir röportaj geliyor. Son dakika üçlükleri ile meşhur olan Naumoski’ye, bu atışlarındaki soğukkanlılığının sırrını sormuştum.
Naumoski, “Hayatımda üçlük atış yaparken girmeyeceğine hiçbir zaman ihtimal vermedim. Başkaları için stres anlarında küçülen o potanın, bana hep büyüyüp genişlediğini ve benim atışlarımı başarıyla gerçekleştirmem için bana yardım ettiğine inanırım. Zihnimi böyle programladım” diyor. Dünyada ne kadar fark yaratan sporcu varsa, beynindeki algoritmayı yeniden düzenlediğini bilirsiniz. İşte genç Arda’nın sırrı da bana göre, ‘başaracağına dair en ufak bir şüphe olmadan’ futbol oynaması…
O MUHTEŞEM GOL; ŞAŞKINLIK VE TEBESSÜMLER…
Arda’nın Hull City’ye attığı muhteşem gol sonrası, kenarda Jorge Jesus’un şaşkınlığı, tribünde ise Başkan Ali Koç ve Acun Ilıcalı’nın tebessümleri vardı. Arda Güler daha şimdiden milyonların sevgilisi oldu. Fenerbahçe gibi bir camianın, Alex de Souza’nın varisi olan Arda’ya kariyerinin basamaklarını tek tek çıkarken büyük destek vereceğinden en ufak bir şüphem dahi yok.
ARDA, KESİNLİKLE BİR ‘ÇİLİNGİR’
Hull City maçında ve geçen sezon ligde görev yaptığı maçlarda kendisinden yaşça büyük olan ağabeylerinin kilidi açamadığı noktalarda Arda’nın ’40 yıllık futbolcu gibi’ kilitlerini açışına şahitlik ettik. Ancak geçen süre zarfında hiç boş durmadığı aşikâr…
Çok çalıştığını, asla pes etmediğini ve hep geliştiğini Hull City karşısında net bir şekilde gördük. Tıkanan oyunu açmada âdeta bir ‘çilingir’ gibi… Geçmişte Alex de Souza oyuna girip bir ‘sihir’ yapardı. Şimdi o bayrak, Arda Güler’e devredildi.
KİTLELERİ PEŞİNDEN SÜRÜKLEYECEK
Saha içi oyun görüşü, soğukkanlılığı, özgüveni, hem oynayan hem de oynatan tarzı, adam eksiltmeleri, olgunluğu ve liderlik özelliğini bu kadar genç yaştan itibaren hissettirebilen bir genç futbolcuya çok az rastlarız.
İşte bunlar hep, Arda’nın kurduğu hayallerin, geleceği önceden kalbinde ve zihninde defalarca ‘oynamasından’ kaynaklanıyor bana göre… Arda; hayal etti, inandı, kendini adadı, çok çalışıyor ve başarıyor… Zaten maç sonu açıklaması da benim hissettiklerimi doğrular nitelikte gibi: “Hayallerimi gerçekleştirdiğim her an daha iyisini hayal etmek için çalışmaya devam edeceğim. Desteğiniz için herkese teşekkür ederim. Şükürler olsun…”
Senin de yolun her daim tamamen açık olsun sevgili Arda…