Hareketin ekseni!..
Ankara’nın “havadan”, “sudan” erken seçim tartışmalarını bırakıp dün yine Anadolu’nun yollarına düştük. MHP Genel Başkan Adayı Koray Aydın’ı izlemek için ilk olarak Burdur’un Bucak ilçesine geldik. Tam bir Türk beldesi olan Bucak’ın gerçek adı Oğuzhan. Sabahın erken saatlerinde MHP ilçe binasının hemen yanında olan pastanede konuşlandık bu sefer. Oğuzhanlılar heyecan içinde Koray Aydın’ı bekliyordu. Civar il ve ilçelerden de Ülkücüler, Oğuzhan’a akın etmişti. Hava, Oğuzhan kadar güzeldi. Pastanenin bahçesinde candan dost, Uşak’ın Ülkücü kanaat önderlerinden “dayı” lakaplı İsmail Oskay ile kucaklaştık. Buluşma yerimizde Isparta Süleyman Demirel Üniversitesi’nden çok değerli akademisyenler; öğretim görevlileri vardı. Koray Aydın’ın Burdur, Isparta ve Afyon’a yapacağı ziyaretleri izlemek için gelmişlerdi.
Açık havada samimi dostlarla demli çay da olunca her zamanki gibi sohbetin tadına yine doyum olmadı.
Yurdun her yanını karış karış dolaşan “dayı” sordu; “nasıl görüyorsun ağabey?”
“Sen daha çok dolaşıyorsun, bana laf düşmez. Söz tabanın” dedim.
Dayı, “Son iki haftada gelişme müthiş. İnsanlar tam manası ile inandı. Tabanın değişim arzusu delegeyi de çok etkiledi. Ayrı ayrı birbirleriyle görüşmeyen gruplar bile Koray Aydın ile birleşti. Gönüllerde birleşme var. Koray Aydın, taban hareketinin sembolü oldu. Onun da belirttiği gibi artık direksiyonda Ülkücüler var” dedi.
Bir başka Ülkücü hemen lafa girdi;
“Tabanın isteği; gençlerin, yeni isimlerin önü açılsın”.
Sohbetimize Süleyman Demirel Üniversitesi öğretim görevlisi, Sosyolog Doç. Dr. Nazmi Avcı da katıldı. Avcı, oldukça dikkat edilmesi gereken tespitler yaptı;
“Tabanın geneli değişimden yana ve anti demokratik sürece karşı tepkisini ifade edecek yollar buluyor.
Tabandaki canlılık müthiş bir şey. Mahalle baskısı kırıldı.
Bu son umut. Umutlar karşılık bulmazsa ciddi kırıklıklar yaşanır.
Bir görüşmemizde sayın Devlet Bahçeli’ye ‘kaynak kuruyor’ dedim, önlem alınması gerektiğini ifade ettim. Tepki gösterdi, kabullenmek istemedi. ‘Gerekeni yaparız’gibi laflarla geçiştirdi. Zaten öyle bir niyeti de yok.
Birçok ili gezdim, teşkilatlarda 20 yaşında delikanlı görmedim. Hücre yenilenmesine ihtiyaç var.
Değişim lider eksenli değil, toplum eksenli olmalı. Değişim olmazsa artık kimse yerinden kalkmaz.”
Süleyman Demirel Üniversitesi’nde görevli Mehmet Yılmazer araya çok ilginç bir tespitle girdi;
“Değişim hareketi ile entelektüel anlamda da önemli bir birikim oluştu. Hareketin kadrosu bu!..”
Aynı üniversiteden Uluslararası İlişkiler alanında görev yapan Doç. Dr. Timuçin Kodaman, espriyle karışık “Hareket, Gazi Üniversitesi ekseninden çıkabilir” göndermesini yaptıktan sonra çok önemli bir olayı anlattı:
“Alanında tek diyebileceğimiz uzman Ülkücü bir arkadaşımız, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın danışmanı olmak üzere. Kendisini daha önce MHP Genel Merkezine önerdik, istemediler, ‘boş ver yahu, gelirse kendisi gelsin’ cevabını aldık. Tayyip Erdoğan araştırmış bulmuş, bizzat çağırmış şimdi görev veriyor. Fotoğraf bu!.. Koray Bey bize yeni dönemin lider eksenli olmayacağı umudunu verdi. Onun için buradayız”.
Sosyolog Doç. Dr Nazmi Avcı kaldığı yerden devam etti;
“Esasında değişim; ortadaki değerlerin fark etme ve fark edilme meselesi. Bizim karakterimiz, yürüyüşümüz değişmeyecek, gömlek de değiştirmeyeceğiz. 20 yıldır bu işlerle uğraşıyorum. Kişi, liderden yaşadığını duymak istiyor. Siyaset bu. Koray Aydın’dan büyük laflar beklemiyorum. Anadolu’nun sesi, hepimizin sesi olmasını istiyorum. Bizim toplum birbiri ile benzeşen toplum. Yıllardır sahadayım bu alanda araştırmalar yapıyorum. Bucak’taki insan kendi için bir şey söylendiğini biliyorsa artık ona ’oy verin’ demeye gerek yoktur. Toplumu çok iyi tanımak lazım. MHP toplum merkezli siyasetin sözcülüğünü yapmak zorunda.”
“Koray Aydın’la bugüne kadar hiç tanışmadık ama onun söylediklerini gerçekleştireceğine inandığımız için buradayız” diyen Ülkücü dostlardan biri “Şefkat Çetin olayı” ile ilgili “biraz” yorum yapmak isteyince geri kalanın hepsi, “o artık çok geride kaldı. Tutmayacağını da herkes gördü” deyip bu faslı kapattılar.
Oğuzhan’da Egeli, Akdenizli Yörükleri el ele vermiş gönül birliği içinde oldukça moralli bulduk. Yörüklerle hep birlikte gittiğimiz Burdur’da oldukça kalabalık karşılama ve il başkanı Mesut Özcan’ın yürekten yaptığı destek konuşması, 4 Kasım motivasyonunu daha da artırdı.
Sosyolog Nazmi Avcı’nın yüzü gülüyordu. Avcı, bana “MHP’de her 10 kişiden 7’si şeker hastası. Neden biliyor musun” diye sordu. “Bilmiyorum” cevabını verince de “içimize ata ata dert sahibi olmuştuk” dedi.
Burdur, Isparta ve Afyon’da da Koray Aydın’ın ısrarla anlattığı tedavi reçetesine tüm Ülkücüler büyük rağbet gösterdi. Teşhisi ve tedaviyi uzman heyet doğru yapınca, MHP zıpkın gibi ayağa kalkacak. Öyle görünüyor...