İHA'ları alabilmek için kapıları aşındırdığımız günleri unutmadık. Beyaz Saray'da ricalarda bulunduk; "söyleyin şu İsrail'e bize de satsın" tavassutları istedik.
Dikkat edin İHA'lardan silahsız gözlemcilerden söz ediyoruz. SİHA'lardan değil. Türkiye bugün, bu konuda sipariş alır hale geldiyse Bayraktar Ailesi'ne teşekkür borçludur. Öncelik de Selçuk Bayraktar'ın.
Ayrıca düzenledikleri TEKNOFEST'lerle tüm ülkeye havacılık sevgisi aşıladılar. Hani bir söz vardır; "Yaptıklarımız, yapacaklarımızın teminatıdır." Dikkat ettiniz mi, Hava Taksisi'nin seferlere başlamasına bir tık mesafedeyiz. İlk yolcu ve savaş uçağının da Bayraktar imzası taşıyacağına inanıyoruz.
Afrin gibi operasyonlarda bizim SİHA'larla gösterdiğimiz başarılar ortada.
Millî damat
En güzel taraf ne biliyor musunuz? "Ben Cumhurbaşkanının damadıyım" diyen yok. Hatta imasında dahi bulunulmuyor.
Kimilerinin bu tavırdan ders çıkarması gerektiğine inanıyorum. Bugün yüz binlerce öğrenci, binlerce ekip, yepyeni buluşlarını sergiliyorlar. Bu dalga o kadar büyüdü ki, onlarca ülkenin gençleri bizimkilere katıldı.
Gidişatın silah baronlarının egemenliğini sonlandırmasıyla biteceği kesin.
Türkiye katkısı
TEKNOFEST '19'a katkıları olan "Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı" ile "Sanayi Bakanlığı"nı unutmayalım. Uçan Otomobil ve Rüzgâr Tüneli'nin tamamı bizden.
ATAK helikopterleri, İtalyan kökenli olsa dahi, artık bizim üretimimiz.
Say say bitmez
5. Nesil Savaş Uçağı "Millî Muharip"in ilk defa sergilendiğini atlamayalım.
Genel Maksat Helikopteri GÖKBEY, insansız hava araçları ANKA ve AKSUNGUR görücüye çıkarılanlardan. Bir Bayraktar kuruluşu BAYKAR'ın ürettikleri en çok ilgi toplayanlardan.
Yarın sona erecek festivalde, en renkli bölümler uluslararası yarışmalar...
Gerçekler
NTV'deki Günlerin Getirdiği'ni çok geç bir saatte tekrarında izledim. Çünkü ilk yayın saatinde maçlar vardı. Yine de atlamadım çünkü Simge Fıstıkoğlu'nun anonsları ilgimi çekmişti.
Orta Doğu'daki petrol savaşları işlendi. Doğrusu konunun ne kadar bilgisizi olduğumu anladım. Üç uzman, Doç. Dr. Volkan Özdemir ve diğer iki akademisyen Vehbi Baysan ile Yusuf Hakan Erdem benim gibi pek çok cahilin gözünü açtılar.
Elimizden alınanlar
Türkiye'ye atılan kazıkları, başta Kerkük olmak üzere Musul'u nasıl kaybettiğimizden söz ettiler. En acıklı gerçek ise Volkan Özdemir'in "Türkiye'de yeterli petrol rezervi yok" tespitiydi.
Aynı Özdemir ümidimizin denizlerimizde olduğunu söyledi. Buralardan zengin hidrokarbon elde edeceğimize yürekten inanıyor.
Üstüne yatma
Vehbi Baysan'ın anlatımıyla Yemen'deki savaşın nedeni bu toprakların gerçek sahibinin Husiler olması. S. Arabistan 1934'te imzalanan Taif Antlaşması ile kiraladığı bölgeyi yutma peşinde. Arkalarında ise doğal müttefiki Amerika var.
İncelenirse saldırıya uğrayan petrol havzalarının, bir zamanlar Suudi Arabistan Kralı ile ABD'nin kurduğu ARAMCO'ya ait olduğu görülüyor. ARAMCO, daha sonra uluslararası piyasaya açıldı. Sonrasında da Araplar hisselerin tamamını toplayıp şirketi ele geçirdiler.
Son notum Simge Fıstıkoğlu ile ilgili. Gününün tamamını mesleğine ayırdı. Bu kadarı biraz tehlikeli değil mi?
Taçsız Kral
Orhan Ayhan'la iki konuya sabitlenmişti. Söz verildiği gibi Metin Oktay'la girildi.
Onun için yapılan filmi izlemiştim. Tesadüfe bakın, galadan bir gün önce G. Saray, Beşiktaş'ı 1-0 yenmişti. Hem de Metin'in son saniyede attığı golle. Tezahürattan filmdeki konuşmaları bile duyamamıştım.
Tarihî kayıtlar
Merhum Pertev Tunaseli'nin anlatımlarının yanısıra TRT arşivinden İbrahim Kırkayak'ın bulup çıkardığı maçlar da gösterildi. Bunların özelliği Orhan Ayhan'ın spikerliği idi. Cengiz Özkarabekir'in belgeseli de büyük renk oldu.
Son bölümde FİA'nın Marmaris merkezli rallisi aktarıldı. Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu ile TOSFED Başkanı Eren Üçlertoprağı'nın az ama öz konuşmalarını da beğendim. En çok giyilen "özel tasarımlı tişört"lere bayıldım.
GÜNÜN SÖZÜ
Benden nefret edeceklerden nefret edecek vaktim yok. Çünkü ben, bana değer verenleri sevmekle meşgulüm. Gabriel Garcia Marquez
