Güven tazelendi
İYİ Parti, şu kısa sürede 4. Olağanüstü Kurultayı'nı gerçekleştirdi. Bu defa ortalarda zombi göremedik. Tercih hatası olarak Meclis'e girenlerden yeni satışlara tanık olmadık.
En önemli unsur sayılan Genel İdare Kurulu seçiminde de arıza çıkmadı. Sayının 80'den 50'ye düşürülmesine ve çarşaf listeye rağmen Akşener ekibi gerçek demokrasiyi oturttular.
Kurultay öncesi ve sürecinde birtakım nifakçıların isim isim ortaya koydukları "piyon adaylar" piyasaya çıkmadı. Yandaş medyanın hevesi kursağında kaldı.
Bunlar olayın arkasını bırakacaklar mı sanıyorsunuz. Asla. Aynı yollara "el yapımı patlayıcılar" yerleştirmeyi mutlaka sürdüreceklerdir.
"Ver, yer"
Yandaşların özelliği bu. Birtakım akademisyen ve gazetecinin hayatı böylesi oyunlara dayalı. Aklımın ermediği konu insanın menfaat karşılığı bu hale gelebilmesi.
Balat'ın en büyük üflentisinin "uyuşturucu müptelası" şu lafı bunların sloganı haline geldi:
"Helal, haram ver Allah,
Şirzat kulun yer Allah."
Burada adı geçen Şirzat ismi kod addır. O yıllarda Beykozlu ünlü bir futbolcuydu.
İyi gidiyor
Öte yandan İYİ Parti ise daha canlı ve heyecanlı hale geldi. Bakmayın siz mikserlere. Ayrıca Meclis'te gruba sahip bir partinin kurultayını bile görmezden geliyorlar.
Onlar için en büyük haber Devlet Bahçeli'nin poturlu-kasketli görüntüsü. O da bir başka talimatın sonucu. Ancak bir hatırlatma yapacağım. Yenilenen İBB seçimi bunların da gözünü açmalı. Millet İttifakı, öne çekilecek sandığı tüm Türkiye çapında patlatacaktır.
Vergi borcu silinenler
Okurlarımın içinde "adem-i takipçiler" o kadar çok ki, sonuç alana kadar ısrarcılar.
Kimi sorularına cevap vermiyorum deyip, bana bindiriyorlar. Örneğin "vergi borcu silinen ve azaltılanları" öğrenmek istekleri ilk sırada.
Annemizle uğraşan Cengiz İnşaat bu konuda rekortmen. 422 milyon liranın tamamına tebeşir çekildi.
Akbank başta, Sabancı Holding'e bağlı kuruluşlar da uzlaşma(!)dan yararlananlar arasında. Ak Sigorta'dan Güler Sabancı'nın şahsi borcuna da icazet uygulandı.
Dikkat edin, isimleri özetleyerek seçtim. Sanırım bu kadar açıklamam bile bekleyenlere yetmiştir.
Hazangil'in yolundan
Politika bir numaram. İkinci ve üçüncü sırada spor ile müzik var. THM'de bana yön verenlerden biri kesinlikle Umur Hazangil. Onun sayesinde izlediğim halk müziği programlarının sayısını artırdım.
TRT Müzik'teki "Türkü Gecemiz"de Alişan'ı da seyreder hale getirildik. Ancak bunda Umur'un günahı yok. Emir büyük yerden olunca boyunlar kıldan ince.
Yeni tarz arabeskçi, türkülerin canına okuyor. Ne Celal Güzelses ne Ahmet Yamacı tanıyor. Örneğin "Fincanın etrafı yeşil"i, "Fincanın etrafı sarı" yapabiliyor. Bu ilave saçlı zatın tek özelliği Tatlıses vari hareketleri. Ve el titretmeleri bire bir kopya. Şu cümlelerine bakın; "Sana ben şiirler, sözler büyüttüm". Bu kadarına da pes. Buna türkü sözü deyip ekrana taşıyanların dilini eşşek arıları soksun!
Devam
Umur Hazangil'in sayfaya sığdıramadığım yazısından bir bölümü bugün aktaracağım:
"TRT Müzik'te Ethem Kaya çıkıyor, Aşık Veysel'in 'Çiğdem der ki ben ALAYIM" sözündeki alayım kelimesini olduğu gibi okuyor. Halbuki 'yüksek, yüce, iyi güzel' anlamları olan 'aliyyülâlâ'daki gibi okunması gerekir. Eğer ala olarak değerlenirse 'renk' anlamına gelen kırmızıyı belirler. Ama şef Ömer Hayri Uzun program provasında bunun farkına varamamış ve bu şekilde okunmasına izin vermiştir. Zira bilgisi bu kadar.
Kadınağzı
Türkülerde önemli bir unsur, 'kadınağzı' vardır. Bizim türkülerimizin ana kaynaklarından biridir kadınağzı. Büyük kısmı, kadınlarımız, kızlarımız tarafından yakılmıştır. Ama şef Uzun bundan da habersizdir. Kendisine ayrıca yazdım 'bir kulağım keçe' misali 'Evreşe Yolları' adlı kına gecesi türküsünü erkeklere seslendirtiyor. Düşünün 'Bana bakma benim yarim var' diyen bir erkek.
Mesela bir Dersim türküsü var. Bir yerinde kadın feryat ediyor; "N'oldu, ağlama N'oldu" diyor. Bunu da tutup bir erkeğe söyletiyorlar."
...
GÜNÜN SÖZÜ
Kazancından ve borcundan yeme. Abdülkadir Geylani