Gül dalı harekatı!..
Türkiye'de gündem tam manasıyla Zeytin Dalı Harekatına kilitlenmişken önceki gün akşam saatlerinde iç siyasetin gündemine adeta bomba düştü. Eski Anayasa Mahkemesi (AYM) Başkanı Haşim Kılıç'ın, oğlu Fatih Samed Kılıç hakkında, Fetullahçı Terör Örgütü'nün kriptolu haberleşme ağı ByLock programını kullandığı iddiasıyla yakalama kararı çıkartıldı. Gündemde bir süredir Afrin olduğu için Ankara'da iç siyaset kulisleri çok durgundu. Ara sıra "ittifak" konuşuluyordu. Bunun için toplanan AKP-MHP komisyonuna bile kimse aldırış etmiyordu. Çünkü, Ankara'da herkes bunun dostlar alışverişte görsün mahiyetinde kamuflaj komisyon, gerçek iradenin de sarayda olduğunu biliyordu. Haşim Kılıç'ın oğlu hakkında yakalama kararı çıkartıldığı duyulunca iç siyaset kulisleri tekrar hareketlendi. Abdullah Gül'ün Cumhurbaşkanlığına aday olup olmayacağı konusunda hararetli analizler aldı başını gitti!..
Herhalde, "Haşim Kılıç ile Abdullah Gül'ün Cumhurbaşkanlığı adaylığı arasında ne alaka var?" diye sormazsınız?.. Yok, ısrar ederseniz, onca yazıp çizdiklerimizi anlamamışsınız, biz de anlatamamışız diye çok üzülürüm...
Medyaya yansıyan haberler göre, Haşim Kılıç'ın oğlu hakkında çıkartılan yakalama kararında çok ilginç ayrıntılar var. Yazıyı kaleme aldığım ana kadar herhangi bir yalanlama gelmedi. Sözcü gazetesinin haberi şöyle diyor:
"Edinilen bilgiye göre, Kılıç hakkında yakalama kararı çıkarılmasına neden olan süreç, Ankara Büyükşehir Belediyesi eski çalışanı S.K.'nın gözaltına alınmasıyla başladı. S.K.'nın, iki ayrı telefon numarası üzerinden ByLock kullandığı tespit edildi ve gözaltına alındı. Meslekten de ihraç edilen S.K., Fatih Samed Kılıç hakkında önemli bilgiler verdi. İfadesinin ardından S.K serbest bırakılırken, Başsavcılık, AYM eski Başkanı Haşim Kılıç'ın oğlu Fatih Samed Kılıç hakkında soruşturma başlattı. Bylock kullanılan iki hatta, HTS ve baz bilgileri üzerinden inceleme yapıldı. Hatlardan birinin Fatih Samed Kılıç'ın kullandığı teyit edildi."
Haşim Kılıç da dün oldukça sert bir açıklama yaptı. Oğlunun FETÖ ile yakından uzaktan ilgisi olmadığını söyledi. Kılıç'ın açıklamasında en çok şu cümleler dikkatimi çekti:
"Soruşturmanın gizliliği nedeniyle aileye verilmeyen bilginin basın organlarında ayrıntılı biçimde yer alması oldukça düşündürücü ve üzücüdür. 42 yıllık devlete hizmet hayatının büyük bölümünü Anayasa Mahkemesi'nde geçirmiş, emekli bir yargı mensubuyum. Görev sürem içinde, FETÖ'nün Balyoz, Ergenekon ve buna benzer davalarla kurduğu kumpasları, bireysel başvuru kararlarıyla tespit ederek etkisiz hale getiren Anayasa Mahkemesi'nin başkanı olarak oğluma yapılan bu suçlama, beni ve ailemi derinden üzmüştür. Şerefimle devletime hizmet ederek koruduğum ismimi, hiç kimsenin kirletmesine asla izin vermeyeceğimi kamuoyuna önemle duyururum"
"Düşündürücü" olan acaba neydi? Bu sorunun yanıtı alabilmek için Haşim Kılıç'ı dün defalarca aradım. Ama, telefonu kapalı olduğu için sorumu yöneltip cevap alma fırsatı bulamadım.
Yalanlanmayan haberlerde "Ankara Büyükşehir Belediyesi" detayı çok ilginç. Gül Dalı harekatının daha sonraki aşamaları hakkında gizli ip uçları veriyor gibi!.. Oğul Kılıç hakkında bomba patlayınca, iktidar kulislerinde "Sırada Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığından zorla istifa ettirilen Melih Gökçek'in oğlu, Abdullah Gül'ün erkek kardeşi, Bülent Arınç'ın etrafı var " fısıltıları yayılmaya başladı. Saray kaynakları ile yaptığım görüşmelerde, Erdoğan'a uyarı atışları yapan Abdullah Gül'e karşı sindirme harekatının sertleşeceği yönünde ifadeler işittim.
Dün akşam saatlerinde başlayan Gül Dalı harekatından sonra (bu sadece ve sadece benim yorumum-aht-) Abdullah Gül sahaya çıkar mı?.. Erdoğan'ı eleştiren minicik de olsa tivitler atabilir mi?.. Bence, hayır!.. Gül, bundan sonra sokağa bile zor çıkar. Zaten önceki gün Cuma namazının ardından klasikleşen cami çıkışı soru cevap yaptırmamasından şüphelenmiştim. Kendimce cevabını buldum... "Abdullah Gül'ü aday gösterebiliriz" diyen Saadet Partisi de boşa düşer. Herhalde kararlarını yeniden gözden geçirirler. Esas, Ali Babacan'ın ne yapacağını çok merak ediyorum. Erdoğan, Afrin'den sonra Gül bahçesine de daldı!..
Dışarıda Zeytin Dalı içerde Gül Dalı harekatı... Ben, hâlâ erken seçimin kapıda olduğunu düşünenlerdenim...