Kitabım Parsel Parsel çıkalı 15 gün oldu.
Büyük bir ilgiye mazhar oldu. Bunun için çok teşekkürler.
Kitabımda bulunan bazı olayların kahramanları da bana ulaşmaya başladı.
Bunlardan birisi de Sirer Doğan...
Doğru bildiğinden şaşmayan, inatçı, ilkeli deneyimli gazeteci... Kitabımda kendisi ile ilgili bir durum var.
Kısaca Sirer Doğan'ın başına ne gelmişti özetleyeyim.
Çünkü asıl mesele farklı!
Melih Gökçek'in iki oğlu, 2005 yılında trafikte yol isteme yüzünden gazeteci Sirer Doğan ve arabada bulunan ailesiyle kavga etti.
Kavga öyle şiddetliydi ki silahlar konuştu. Hem Doğan ve ailesi hem de Gökçek kardeşler hastanelik oldu.
İki tarafın da birbirini suçladığı kavga gece 23.00 sıralarında Eskişehir Yolu'ndaki Armada alışveriş merkezi önünde başladı.
Trafik tartışması nedeniyle başlayan kavga büyüdü. İddiaya göre teyzesinin oğluyla şehir merkezine doğru giden Gökçek'in büyük oğlu Ahmet Gökçek, tepe lambası ve siren kullanıp selektör yaparak önündeki aracı geçmek istedi. Bu durumdan rahatsız olan diğer araçtakiler Gökçek'in aracını takibe alırken, fotoğraf da çekmeye çalıştı.
Sıkıştırmalar sonrasında Ahmet Gökçek ile akrabasının, Osman Gökçek ve arkadaşlarını arayarak yardım istediği belirtildi. Takip bir vakıf binasının önünde sona erdi. Osman Gökçek ve arkadaşları yetişip Sirer Doğan ve ailesini burada darp etti.
Gökçek kardeşlerin, adamlarıyla dövdükleri iddia edilen kişilerin; gazeteci Sirer Doğan'ın yanı sıra eşi Gülşen Doğan, avukat çocukları Metehan Doğan ve Oğuz Kaan Doğan oldukları anlaşıldı. Ahmet ve Osman Gökçek ile beş arkadaşı darp iddiası ile gözaltına alındı.
Doğan Ailesi ile Gökçek ve beş arkadaşı yüzleştirildi.
Aile Ahmet Gökçek'in silah ve bıçak kullandığını, Taşkın Özkale'nin kendilerini darp ettiğini, Osman Gökçek, Borga Şahin, Serkan Dönmez, Selahattin Yüke, Murat Genç ve Furgan Bahadır Gökçe'nin de olaya fiili olarak karıştıklarını söyledi.
Osman Gökçek ile Borga Şahin, Dönmez, Yüke ve Gökçe, savcılığın talimatıyla serbest bırakıldı. Ahmet Gökçek ile Özkale ise "müessir fiil" ve "6136 sayılı Ateşli Silahlar Kanunu'na muhalefet"ten adliyeye sevk edildi.
İfade veren Gökçek ve Özkale, tutuksuz yargılanmak üzere serbest kaldı. Adliye çıkışında bir açıklama yapan Sirer Doğan, "Ben bir babayım, başka babalar üzülmesin. Ben adalete güveniyorum" dedi.
Sirer Doğan'ın oğlu Oğuz Kaan Doğan, "Sıkıştıran araçta polis sireni ve lambası vardı" dedi.
Olaydan sonra gazeteler, Osman Gökçek'in kullandığı ruhsatlı silahın Smith Wesson marka 45'lik olduğu ve şarjördeki mermilerin de MKE yapımı olmadığını yazdı.
Kavganın olduğu Dikmen Vadisi'ndeki güvenlik kamera kayıtlarının da silindiği öne sürüldü.
Ahmet ve Osman Gökçek, adam yaralamak ve kılıç taşımak suçlarından hapis cezasına çarptırıldı. Mahkeme, Osman Gökçek'e izinsiz kılıç taşıdığı için dokuz ay hapis cezası verdi.
Aradan yıllar geçti.
Parsel Parsel'de bu olaya yer verdikten sonra Doğan ailesi geçen gün bana ulaştı.
Babası ile trafikte yaşanan kavganın ardından mahkeme sürecine ilişkin de uzun uzun konuştuk.
Söylediği iddialar yenilir yutulur değildi!
Doğan'ın iddiasını, virgülüne dokunmadan aktarıyorum:
"Osman Gökçek'in avukatı M. A. A., S. S. ve A.İ.Ö davadan vazgeçmemiz için hem eve hem de işyerimize geldiler, pek çok kişiyi devreye soktular. Avukatımıza vazgeçmesi için yüklü miktarda para teklif etmişler, bizden de şikayetten vazgeçmemiz halinde belediye kaynaklarından iş verileceği vaadinde bulundular. Bizden istediklerini alamayınca başka yollara tevessül etmiş olabilirler."
Akıl alır gibi değil...
Bakın Osman Gökçek, hangi sermaye ile kurduğu (!) belli olmayan kanalında, şahsıma günlerdir saldırıyor.
Bilgisayar oyununu geçmeye çalışan çocuklar gibi bütün tuşlara basarak, bana PKK'lı, FETÖ'cü, HDP'li vs. her şeyi söyledi.
Tüm bunlara rağmen bu ağır iddialara karşı cevap hakkı saklıdır. Çıksın "hayır yok böyle bir şey" desin bir harfine dokunmadan bu köşeden aktaracağım.
Ha bu arada, beni onca şeyle itham etmesine rağmen ne kendisi ne de babası Parsel Parsel'e "Yalandır, iftiradır" diye konuşamadılar, tek bir dava da açmış değiller.
Aksine ben kitabımı delil göstererek dava açtım. Hakkımda ileri sürdükleri iddialarını ispatlamaları için fırsat verdik ve birkaç tane dava açtık.
Bu da burada not olarak kalsın!
