Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Yavuz Selim DEMİRAĞ
Yavuz Selim DEMİRAĞ

Galiptir bu yolda mağlup

Demokrasinin vazgeçilmezi sandığımız siyasi partilerde demokrasinin D’sini bile bulabilmenin imkansızlığını bile bile “Bir şeyi değiştirmenin her şeyi değiştirmek” olduğu umuduyla mücadele eden insanlarımız sayesinde lider sultasına rağmen partilerden umudu kesemiyoruz. Hür iradeleriyle kendini yönetecekleri, kendilerinin seçme gayretleri kelimenin tam anlamıyla faşist baskılara rağmen sonuç alabilmeleri sevindiriyor bizi. Bu yolda tehdit, şantaj gibi insan onurunu hiçe sayan baskılarla mağlup olanları da galip saymak gibi güzel anlayışlarımızı da yitirmedik.
Galiptir bu yolda mağlup sözü ile onları onore etmek, daha sonraki mücadeleleri için yüreklendirmek, takdir etmek de insani yanımızdır.
Söz konusu mağluplarla geçmişten bu yana fikir ayrılıklarımız, tercih farklılıklarımız olmasına rağmen yol arkadaşlığı yerine Ülküdaşlığın bağladığı gönül hukuku bizi birbirimize daha fazla yaklaştırır. Kırgınlıklarımızı, küskünlüklerimizi unutturur ve haklarını teslim etmek için gayretlendirir.
Türkiye’nin bir çok yerinde tanık olduğumuz, hep beraber isyan ettiğimiz demokrasi mücadelesinin biri de Pazar günü İstanbul’da yaşandı. Aylardır heyecanla beklenen MHP İstanbul İl Kongresi, yönetim anlayışını yeterli görmeyenlerin bir araya gelişiyle Anadolu’ya ışık veriyordu. Ancak koltuklarını her şeye rağmen korumakta kararlı olanların son üç günde “Tedbirli olarak disiplin kuruluna sevki” ile değişim rüzgarına set çekilmek istendi. 38 ilçeden meydana gelen İstanbul’da belirlenecek 130 delegenin Ankara’da beklenen değişimi sağlama kudretini hissedenler kendilerini o makama getiren yol arkadaşlarını nasıl da yok sayabileceklerini kanıtladılar. Bindirilmiş kıtaların sardığı salonda cadı avına, hain avına çıkılmışçasına verilen savaşta galip olduğunu sananlar aslında en başında mağlup olmuşlardır. Çünkü orada onurlu bir duruş, adam gibi vakar sergileniyordu. Partinin verdiği etiketi milletin verdiği vekaleti bir kenara koyarak protokol yerine bağrından çıktığı ülküdaşlarının yer aldığı tribünde oturmayı tercih eden MHP İstanbul Milletvekili ve Genel Başkan Yardımcısı Atilla Kaya’nın aldığı alkış başkaldırının da ayak seslerini yansıtıyordu. Atilla Kaya bu davranışıyla ülkücülerin vekili olduğunu da kanıtladı.
Gelelim son üç günde ülkücüleri adaysız bırakmama adına siyasi ikbalini elinin tersiyle itip aday olarak 248 oy alan Suat Başaran’a. Ülkü Ocakları Genel Başkanlığı’ndan bu yana tanıdığım Suat Başaran ile 15 yıldır tercih farklılıklarımız olmasına rağmen onun sahip olduğu ülkücü hukuku bilirim. Vicdan sahibidir Suat... Bunca yıl suskun kalmasının kendine göre mazeretleri olsa da İstanbul’daki duruşu surlardaki Ulubatlı Hasan’ı hatırlattı bana. Şehitlerin, gazilerin aziz hatıraları rahatsız etti onu. Kendisine yakışanı yaptı. Yol arkadaşlığı yerine ülküdaşlığı tercih ederek gönülleri kazandı. Evet... Bana göre İstanbul’da kongrenin kazananı her türlü baskıya rağmen adaylık tavrını sergileyenler oldu. İstanbul’da 61 oyla kayıp gibi görünen kongreye rağmen sessiz sedasız 27 ilde değişimden yana olanlar kazandı. 16 ilin seçilen delegelerinin toplamı 800 gibi belirleyici bir rakam olduğuna göre bundan sonraki süreç daha da anlam kazanıyor. Kaldı ki son olarak İstanbul’da belirlenen 130 delegenin iradesinin de ipotek altında olduğunu söylemek haksızlıktır. Bütün olumsuz koşullara rağmen MHP’de genel kurul delegesi olanlar önce insandır. İrade sahibidir. İkincisi siyaset olarak MHP’yi tercih edenlerdir. Partilerinin başarılı ve iktidar olması için çaba sarf edeceklerdir. Üçüncüsü ve en önemlisi Türk Milliyetçisi ve ülkücü irade sahibi olmalarıdır. Vicdanlarının sesini dinleyeceklerdir. İradelerini hiçe saydırmayacak, ortak akıl ile hareket edebileceklerdir. İradelerine ipotek koydurmayan ülkücüleri yürekten selamlıyorum.

Yazarın Diğer Yazıları