Tüm tartışma programlarında aynı tema. Alın elinize uzaktan kumandayı. Aşağıdan yukarıya tarayın. Sanki ortak yayın var.
Bu defa küçük farklılıkları da gözden kaçırmayın. Em. Korgeneral Metin İyidil'e uygulanan çifte standart, bu olayı ateşleyen en önemli neden.
Belki de ilk kez, düşünceler bu kadar birbirine yaklaştı. Ancak, arada "bizimkiler daha suçsuz" teması bir türlü yok edilemiyor. Tek somut delil ise sadece "15 Temmuz darbesi." Tartışmacılar arasında en ilginç lafı Prof. Dr. Ahmet Kasım Han etti; "FETÖ, Mafya tipi örgüt. İtirafçıların doğru söyleyip, söylemediği anlaşılmıyor. Bunların belli merkez tarafından seçilip görevlendirildiğinden hiç şüphe yok."
Han'ın dikkat çektiği diğer konu hepsinin daha önce deşifre olması. Gerçek beyinler böylece hiçbir malzeme vermemiş oluyorlar.
Tarihçe
Ümit Kocasakal'ı uzun aradan sonra ilk defa CNNTURK'te izledik. FETÖ'nün doğuşunu sağlayanları tek tek sıraladı:
Graham Fuller, Samuel Huntington, Paul Henze vb. Fuller'in kaleme aldığı "Yeni Türkiye" kaynak gösterildi. CIA'nın direktörlüğü ve Rockefeller ailesinin parasal desteği de eklendi.
Bence tek unutulan Rusya işgalindeki Afganistan'ı kurtarma planına konulan isimdi; Yeşil Kuşak Projesi. İşte bu proje Rusları evine yolladı ama DEAŞ'ı ve türevlerini amip gibi çoğalttı. Kelle kesenler öyle bir ortama geldi ki, kontrolden çıktılar.
Bir hatırlatma daha yapmak istiyorum; IŞİD bayraklarını bizde de görmedik mi? Mesela Esenler'de, Sakarya'da veya Adıyaman ile 'Norşin'de!
Başka Altaylı
MİT mensubu Enver Altaylı'nın yıllar yılı bilindiği hâlde yeni ortaya atılan mektuplarına dikkat. Türk ordusunun yetiştirdiği en sağlam komutan İlker Başbuğ'un başına gelenler gayet net şekilde ortaya konmakta.
Kıbrıs kahramanı emekli Yüzbaşı Muzaffer Tekin'in kanserden öldürülmesi, önceden yazılan senaryonun sonucu. Üst kademe MİT mensubu Enver Altaylı'nın cahilülcühela Fethullah Gülen'e dikte ettirdikleri "dinin, darbelerde kullanılması"dır. Başka örnekleri de var.
Belki de hepsini toplayınca zehirli karışım elde edildi.
MİT'in dış operasyonlarının başı Kâşif Kozinoğlu'nun sağ girdiği cezaevinden ölü çıkmasına ne diyeceksiniz? Öldü mü, öldürüldü mü?
Kimi zaman bu işin planları valizlerle teslim edilmedi mi?
Netice
"Biz değil siz suçlusunuz" tartışmaları Türkiye'yi hiçbir yere götürmez. Öncelikle bunu kabullenmeliyiz. Sonra çözümü birlikte aramalıyız.
Unutma beni çiçeği: DEPREM
Tele 1'de Prof. Dr. Ahmet Ercan'ın söyledikleri bu sefer daha etkili oldu. Kanal İstanbul'un Küçükçekmece bölgesinde mutlaka yatay bir depreme yol açacağını çok net anlattı. Daha sonra Marmara'da oluşacak adacıkların her birinin de deprem yaratacağını ekledi. Bu arada Ercan'dan yeni bir şey öğrendim. Tsunami'nin Türkçe karşılığı süpürtü imiş...
Vefa örneği
Tahmin ettiğim gibi, güreşimizin efsanelerinden Kâzım Ayvaz'ı hatırlayan sadece iki isimdi. Atilla Gökçe yazısının bir bölümünü Ayvaz'a ayırmıştı. Sonra Orhan Ayhan'la programında tek başına bu konu işlendi.
TRT Spor'daki özel programın konuklarından biri büyük spor eğitimcisi Turgay Renklikurt'tu. Beraber çalışma mutluluğuna eriştiğim hoca Köln Spor Akademisi'nin ilk Türk mezunlarından.
Size bir itirafta bulunayım; "Sporcu beslenmesi, doping ve kondisyon" konularında beni de eğitti. Yazdığı kitap "Antrenman ve Fizyolojik Özellikleri" hâlâ güreş dahil pek çok sporun başucu rehberi.
Olmazsa olmaz
Konu güreş olur da Ahmet Ayık olmaz mı? Ayık da yaşayan tarih. Allah başımızdan eksik etmesin. Kurduğu Güreş Vakfı tek başına büyük olay.
Bu vefatta da Kâzım Ayvaz'ı Vakıf mezarlığına defnetmek için çabaladı. İsveçli eşinden çocukları istemedi. Dün kılınan cenaze namazından sonra İsveç'te toprağa verildi.
Resimler
Orhan Ayhan'la programında ilgimi çekenlerin başında iki fotoğraf geldi. Biri Turgay hocanındı. Hep yakışıklı. Diğeri de sırım gibi haliyle Kâzım Ayvaz'ınki. Bir büyük şampiyonu uğurlarken, yine TRT Spor Koordinatörlüğü iş başındaydı.
Bu arada Salih Bora'yı unutmayalım. Gerek güreşçi, gerek çalıştırıcı olarak tam yedi olimpiyata giden tek isim. Bu da bir rekor.
...
GÜNÜN SÖZÜ
Bazen fikirlerini de değiştirmelisin. Çünkü sen fikirlerinin kölesi değil, sahibisin. Namık Kemal
