KKTC Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu, Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun davetlisi olarak geçtiğimiz hafta Ankara'ya resmi ziyarette bulundu. Ertuğruloğlu ziyareti çerçevesinde Cumhurbaşkanı Erdoğan, TBMM Başkanı Kahraman, Başbakan Yıldırım, Başbakan Yardımcısı ve Kıbrıs İşlerinden Sorumlu Bakan Türkeş ile görüştü. Ertuğruloğlu'nun muhataplarıyla Kıbrıs'ta sürdürülmekte olan müzakereler ile iki ülke arasında gündemdeki çeşitli konuları görüştüğü öğrenildi.
***
Bilindiği üzere KKTC'de mevcut UBP-DP koalisyon hükümetinin kurulmasından önceki CTP-BG ağırlıklı hükümet döneminde, yüzyılın projesi kapsamında Kıbrıs'a Türkiye'den getirilen barış suyunun dağıtımı ve yönetimi konusunda ve iki ülke arasında mali iş birliği protokolü imzalanması hususunda problem çıkmış; yeni görev alan UBP-DP koalisyon hükümeti ise göreve başlar başlamaz bu iki problemi Türkiye makamları ile istişare ederek çözüme ulaştırmıştı. Üzülerek belirtmem gerekiyor ki KKTC'de kendini bilmez bir kesim her fırsatta Türkiye'ye saldırmayı marifet saymaktadır. Türkiye'nin yıllardır Kıbrıs Türklerine verdiği desteği saptırarak Türkiye'ye saldırmaktan geri kalmayan bu zümrenin amacı ortadadır. Amaç Kıbrıs Türkü ile Anadolu'daki kardeşlerimizin arasını açmak, Anadolu'nun desteğini azaltacak veya durduracak krizler üretmek ve ülkede bunalım yaratarak huzursuzluk çıkarmaktır. Bu Türkiye düşmanları, hem Kıbrıs Türkünü hem de Anadolu insanının birbirinden bıkacağı, karşılıklı olarak "yeter artık sizden çektiğimiz" denilecek ortamı yaratmak için sinsi çalışmalar yürütmektedir. Bu amaca hiçbir zaman erişemeyeceklerini söylemem yanlış olmayacaktır.
Ertuğruloğlu'nun Anavatan'a, KKTC'ye ve millî davamıza sonuna kadar bağlı bir siyasetçi olarak Ankara ziyareti zamanlama olarak çok yerinde olmuştur. İç siyasi gelişmeler yanında Dışişleri Bakanı Ertuğruloğlu'nun sürdürülmekte olan müzakerelerle ilgili önemli açıklamalarda bulunması Türkiye'deki yetkili makamları ve kamuoyunu aydınlatmıştır.
***
Dışişleri Bakan Tahsin Ertuğruloğlu, Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile ikili görüşme sonrasında düzenlenen ortak basın toplantısında sürdürülmekte olan müzakereler konusuna vurgu yaptı. Ertuğruloğlu, "Her ne kadar eşitlik varmış gibi gösterilmeye çalışılsa da işin reel politika boyutunda, Rum tarafının sözde Kıbrıs Cumhuriyeti olarak tanınması ve KKTC ile Kıbrıs Türk halkının siyasi kimliğinin, egemenliğinin reddedilmesi ve bizi sözde Kıbrıs Cumhuriyeti içerisinde bir etnik azınlık gibi göstermeye çalışan bir süreç içinden geliyoruz. Masaya eşit olarak oturmazsanız masadan eşit olarak kalkmanız mümkün değil. Masaya eşit olarak oturmuyoruz" dedi.
Federal çözüm önerisinin 50 yıldır tekrarlandığını belirten Ertuğruloğlu, Türk tarafının hassasiyetlerini göz ardı eden bir anlaşmanın "Kıbrıs Türklerinin geleceğini Rum tarafının insafına terk etme olasılığı" taşıyacağını söyledi.
Ertuğruloğlu, Kıbrıs'ta müzakere sürecinin önü açık bir şekilde devam etmemesi gerektiğini vurgulayarak, 2018'de Rum tarafında gerçekleşecek cumhurbaşkanlığı seçimlerinin süreçte doğal bir takvim oluşturduğunu kaydetti.
***
Ertuğruloğlu, Türkiye'nin garantörlüğüne ilişkin ise, "Vazgeçilmez. Tartışılması bile bizim kabul edemediğimiz bir şeydir" ifadesinde bulundu.
Rum tarafının Kıbrıs Türklerini halk değil, ayrılıkçı, asi etnik bir azınlık olarak tanıttığını söyleyen Ertuğruloğlu, "Eğer uluslararası camia, BM, AB 'Kıbrıs'ta yasal bir Kıbrıs Cumhuriyeti vardır onun da yasal bir hükümeti vardır' politikasını benimsiyorsa o zaman bu politika Rum tarafının propagandasına avantaj sağlamaktan başka bir şey değildir" dedi.
Dışişleri Bakanı Ertuğruloğlu'nun dikkat çektiği hususların tamamı önemlidir. Müzakerelerde son aşamaya gelindiği bu kritik dönemde KKTC hükümeti ile Cumhurbaşkanı Akıncı başkanlığındaki müzakere heyetinin ahenk içerisinde ve Kıbrıs Türk halkının hassasiyetlerini dikkate alarak yol alması, tek ses olunması millî davamızın geleceği için hayatidir.
