​​​​​​​Ermeniler'in "küstah talebi"!

Türkiye'ye karşı; son zamanlarda sık sık siyasi, ekonomik ve askeri saldırılarda bulunan ABD "Ermeni yalanını" gündemde tutmaya çabalıyor.

ABD Temsilciler Meclisi, "Ermeni soykırımı" tasarısını kabul ederek, 29 Ekim'de Cumhuriyet Bayramı'nda sözde soykırımı kabul ediyor.

Buna paralel olarak, Fransa gibi "haysiyetsiz" hükümetler aynı küstahlığı gösteriyor.

Öyle anlaşılıyor ki, önüne "kemik atılan" Ermenistan her zaman olduğu gibi yine Nisan'da çeşitli taleplerde bulunarak, kinini bir kere daha kusmaya hazırlanıyor.

Yani, Ermeniler 2020'de "toprak talep" etme cesaretini kendilerinde buluyor.

Her şeyden önce; Ermenilerin 2020 hazırlıklarına, "acil" önlem almak için, Türk kamuoyunu uyandırılmak görevi medyanın "ciddi" bir şekilde üstlenmesi koşul oluyor.

Gerçi, "zavallı" medyamız "iktidarın borazanı" olması dışında, pek bir olaya, soruna ve gelişmeye aldırmıyor.

Bu arada, Ermeniler'in özellikle diasporası, akıl almaz cüret ve küstahlıklarla, yalanlarını yeniden dünyaya yayıyor ve kabul ettirmeye çalışıyor.

Tarihi gerçeklerin, diasporanın anlattığı gibi olmadığını, dünyaya belgelerle açıklamanın zamanı yaşanıyor.

Zaman zaman sesler çıkıyorsa da, dünyayı etkilemeye asla yetmiyor.

Özellikle, Ermeni diasporasının faaliyetlerine "dur" demenin yolları artık sadece "diplomasi"den geçmiyor.

Dünya kamuoyuna, gerçekçi belgelerle hitap etmek ve Ermeni yalanını bütünüyle zihinlerden çıkarmanın dönemi Türkiye'yi bekliyor.

"Ermeni soykırımı" uluslararası yalanına karşı, Türkiye adına Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nde zafer kazanan Doğu Perinçek'in davranışı, yeni yeni girişimleri çağırıştırıyor.

Nitekim; Marmara Grubu Vakfı, sivil toplum kimliğiyle, 29 Ekim 2019 günü ABD Temsilciler Meclisinde kabul edilen, sözde Ermeni Soykırımı kararını kınıyor ve reddediyor.

Genel Başkan Dr. Akkan Suver, Vakfın üyesi olduğu Birleşmiş Milletler ECOSOC üyesi uluslararası sivil toplum kuruluşlarına yazdığı mektupta: "Yalandan ibaret bu kararı yok hükmünde sayıyor ve Büyük Türk milletine iftira olarak değerlendiriyoruz." deniliyor.

Zira, Ermeni isyanında en az 463 bin Türk ve Kürdün katledilerek toplu mezarlara gömüldüğü bilgileri ve belgeleri Başbakanlık arşivinde duruyor.

1877-1878 savaşının sonunda Ruslar galip gelerek Osmanlı'ya, Ayastefanos'a, yani Yeşilköy'e geliyor.

Ermeni Patriği gayet keyifli bir şekilde arabasına binerek, Yeşilköy'e gidiyor 'Bizi Osmanlı'dan koruyun ve kurtarın' diyor.

Bu olaydan sonra yani 1877'den itibaren, devamlı olarak Ermeniler ayaklanıyor.

En az 100 isyan çıktığı biliniyor.

Bir bakıma yeni bir haçlı dayanışması sergileniyor.

ABD ve Fransa gibi devletlerin tahrikleri artık açıkça görülüyor.

Durum açıkça böyle iken ve "gerçekler" arşivlerde yatarken özellikle Ermeni diasporasının her yıl tekrarladığı ve dünyaya kabul ettirmek istediği yalanından sonra, önce "özür diletmek", "tazminat talep etmek" en sonunda da "toprak talep etmek" gibi haince bir plan peşinde olduğunu, dünyaya belgeleriyle izah etmemiz bizlere düşüyor.

Buna benzer protesto eylemlerinin çoğalması gerekiyor.

Öte yandan; Ermenilerin, ellerinde soykırım yapıldığına dair "geçerli" bir mahkeme kararı bulunmadığını hatırlattıktan sonra bazı önemli ayrıntıları da belirtmemiz icap ediyor.

ABD'nin eski Başkanlarından Ronald Reagan'ın yaptırdığı geniş bir araştırma sonunda Türklerin soykırım yapmadıkları tespit edildiğinden hiçbir ABD Başkanı, "Türkler soykırım yaptılar" diyemiyor.

Ermenilerin ısrarla arşivlerini açmadıklarını buna mukabil Türk arşivlerinde isteyen herkesin araştırma yapabileceğini, bütün dünya kamuoyuna duyurmamız öncelikli yer alıyor.

Bu arada, ABD Temsilciler Meclisinin kararı Senato'dan geçmeden Türkiye'nin de, karşı yaptırımlar uygulayacağını açıklamasının caydırıcı olması bekleniyor.

Tabii ki, İncirlik'teki Amerikan üssünün kapatılması icabında buradaki silah ve teçhizata el konulması alınması gerekli tedbirler arasında sayılıyor.

Türkiye'nin NATO'dan çekinmesi ise insanın aklını "dramatik" bir şekilde çeliyor.

Kore, Afganistan ve Pakistan gibi ülkelerde Türkiye'nin verdiği şehitlerin hesabını da sormak gibi çeşitli sorunlar gündemi zorluyor.

Yazarın Diğer Yazıları