Erdoğan cevap verebilecek mi?
CHP Konya Milletvekili Atilla Kart 2006-2007’den beri Türkiye’de önce “illegal” sonra “legal-illegal” yöntemlerle çalışan 3 bin yabancı istihbarat elemanı hakkında meclis kürsüsünde Kamu Düzeni Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay’dan bilgi soruyor, Atalay da, “Ben de bilmiyorum” cevabı veriyor, yani; “Yok böyle bir şey” diyemiyor.
Dünkü yazımızda bu konulara değinmiştik.
Bugün kaldığımız yerden devam edeceğiz.
Legal-illegal çalıştıkları zımnen kabul edilen yabancı istihbarat elemanları o kadar cüretkârlar ki Türkiye’de bazı nikâh şahitliklerinde bile bulunuyorlar. ABD Adalet Dairesi Yurtdışı Savcılık ve Eğitim Kurumu(OPDAT)’na bağlı olarak 2006 yılında ABD Ankara Büyükelçiliğinde görevlendirme yapıldığı bu birimin internet sitesinde açıklanıyor. ABD’ce görevlendirilen bu “eleman” Türk savcı ve Türk kolluk kuvvetleri ile şu konularda çalışıyor:
- Siber suçlar.
- Kara para aklamaları.
- Ceza davalarında duruşma öncesi meselenin aydınlatılması.
OPDAT yine kendi sitesinde Dışişleri Bakanlığı ile yakın ilişkiler içerisinde çalıştığı notunu düşüyor. Bu süreçte Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı Yasası ile Tanık Koruma Mevzuatı’nda değişiklikler yapılıyor ve Atilla Kart’ın iddialarına göre bu süreçten sonra Jandarma, MİT ve Emniyet yasadışı izleme yapmaya başlıyor.
CHP Konya Milletvekili Atilla Kart bütün bu gelişmelerle ilgi-alaka kurduğu için olsa gerek şunları merak ediyor:
- Başbakanlık Örtülü Ödeneğinde 2006 yılından itibaren gerçekleşen olağanüstü artışların sebebini...
- Erdoğan’ın 5 Kasım 2007 tarihinde ABD Başkanı Bush ile yaptığı görüşmenin kayıtlarını...
- Bu süreçte Adalet Bakanı Sadullah Ergin’in, 2-3 Aralık 2010 tarihinde 24 saatliğine ABD’ye giderek ABD’li meslektaşlarıyla yaptığı 1 saatlik görüşmenin nedenini...
- Adalet Bakanı ile birlikte Bakanlık Müsteşarı Ahmet Kahraman ile 8 yargıcın da ABD’ye gidip gitmediğini...
- Adalet Bakanlığı bünyesinde ya da iştirakiyle ABD’li üst düzey yetkili hukukçularla 2005 yılından bu yana yapılan toplantı sayısını...
- Bu toplantıya, 831 yargıç ve savcının katılıp katılmadığını...
- Bu toplantılara katılan yargıç ve savcıların halen hangi mahkemelerde görev aldığını...
- Türkiye’nin toplumsal barışını etkileyen ve geçmişle yüzleşmesini sağlayacak bu soruşturma ve yargılamaların Amerikalı hukuk danışmanlarının inisiyatiflerine bırakılması Türkiye’nin egemenliği ile bağdaşır mı?
Evet, Atilla Kart bunların cevaplarını merak ediyor ve 26.04.2012 tarihinde TBMM Başkanlığına verdiği dilekçede, “yazılı cevap vermesi” talebi ile Başbakan Erdoğan’a soruyor..
Kart,“İstihbarat ve yargısı bu hale gelen bir ülkenin bağımsızlığından söz edilebilir mi” diye dert yanıyor ve Erdoğan’ın bu sorulara cevap verememesinden de ciddi endişe duyuyor..
Bakalım Erdoğan cevap verebilecek mi?..