Enflasyon analizi (05 Haziran 2015)

2004 yılından beri enflasyonda değişen bir şey yoktur. Tüketici Fiyatları Endeksi (TÜFE) yıllık yüzde 8 yüzde 10 bandına yerleşti. Yalnızca 2009 kriz yılında TÜFE yüzde 5.25’e geriledi. Ertesi yıldan sonra tekrar artmaya başladı.

Yurt İçi Üretici Fiyatları (ÜFE), son on yılda daha zikzaklı bir seyir gösterdi. Söz gelimi 2011 yılında, yıllık ÜFE oranı yüzde 13.33 iken ertesi yıl 2012 yılında yüzde 2.45’e geriledi. Sonra tekrar yüzde 7’ye çıktı.

Enflasyonun bu kadar zikzak çizmesi, nedenleri ve çözümünü de zorlaştırır. Zira enflasyon zaten istikrarsızlık demektir. Ancak istikrarsızlığın istikrarsızlığı şaşırtıcıdır.

Dün Mayıs ayı enflasyon oranları, TÜFE olarak aylık yüzde 0.56 ve yıllık yüzde 8.09, ÜFE olarak aylık yüzde 1.11 ve yıllık yüzde 6.52 olarak açıklandı.

Halkı ilgilendiren perakende fiyatları gösteren TÜFE oranlarıdır. Aşağıdaki tabloda 2010 yılı Mayıs ayından 2015 yılı Mayıs ayına kadar aylık ve yıllık olarak ve on iki aylık ortalamalara göre TÜFE oranları yer almaktadır.

3-019.jpg

1) Geçmiş yıllara bakarsak, Mayıs ayı TÜFE oranları her yıl çok farklı çıkıyor. Söz gelimi 2011 yılında yüzde 2.42, bir yıl sonra aynı ayda yüzde -21 olmuş.

2) Yıllık enflasyon son altı yılda yaklaşık aynı seviyelerde gerçekleşmiş.

3) On iki aylık ortalama enflasyon, enflasyon trendini -gidişatını- gösteriyor. Ortalamalar, aylık ve yıllık zikzakları en aza indiriyor. 12 aylık ortalamalara göre, enflasyon trendi yukarı doğru, yani artış yönündedir. 2011 yılından bugüne kadar sürekli artmıştır.

4) 2003 =100 temel yılına göre, 2005 Mayıs ayı ile 2015 Mayıs ayı arasındaki on yılda, TÜFE’de fiyatlar genel seviyesi kümülatif olarak yüzde 123.54 oranında artmıştır. Yani 2005 yılında 100 liraya satın aldığımız bir mal, bugün 223 lira 54 kuruşa çıkmıştır.

5) Mayıs ayında ÜFE oranının daha yüksek çıkması, maliyet artışlarını gösteriyor. Artan üretim maliyetleri bundan sonra talep müsait olursa perakende fiyatlara yansır. Ne var ki, piyasada oligopol yapılar olduğu için, talep olmasa da artan maliyetler perakende fiyatlara yansıtılıyor. Bu demektir ki, TÜFE’de yeni artışlar olacaktır.

6) Mayıs ayında, gıda ve alkolsüz içeceklerde yıllık TÜFE oranı yüzde 12.81, on iki aylık ortalamalara göre ise yüzde 13.25 oldu. Karşılaştırma yaparsak, gıda ve alkolsüz içecekler yıllık TÜFE’den yüzde 58 daha fazla, on iki aylık ortalamalara göre ise yüzde 75 daha fazla arttı. Bu durum, halkın fiilen yaşadığı enflasyonun daha yüksek olduğunu gösteriyor.

Sabit gelirliler için, işçi ve memur maaş artışlarında gıda endeksleri kullanılmalıdır. Çünkü bu kesimlerin harcamaları içinde gıda harcamaları yüzde 60 oranında yer tutuyor. Bunun için de bir geçinme endeksi hazırlanmalıdır.

7) Merkez Bankası (MB) 2006 yılından beri enflasyon hedeflemesi uyguluyor. Hedefler tutmayınca MB’nin prestiji düşüyor. MB’ye olan güven azalıyor. Yeni sorunlar ortaya çıkıyor. Buna rağmen MB’ye sürekli müdahale var. Yani bugünkü politikalar ve anlayış ile ekonomi yönetiminde uyumsuzluk sorunu devam ettiği sürece enflasyonda değişen bir şey olmayacaktır.

Yazarın Diğer Yazıları