Türkiye FTÖ sorunuyla bütün zamanını harcarken dış politika sorunlarımız devleşerek üzerimize geliyor. Türkiye'nin bu toparlanma döneminde Yunanistan kuruluşundan beri takip ettiği Megali İdea politikasıyla topraklarını geliştirmeyi, yayılmacı siyaseti hiç terk etmemiştir. Kıbrıs'ı karıştırmak için her vesileyi kullanan Yunanistan, Ege Denizi'ndeki 16 Türk Adası'nı da işgal etti. Bu konuda medyada yer alan bütün şikayet gayretlerine rağmen AKP Hükümeti sessizliğini korumaktan vazgeçmedi. Yunanistan Türkiye Cumhuriyeti'ni Ege Denizi'nde kuşatmış ve 3 milin ötesine geçemez hale getirmiştir. Muhalefet partilerinin TBMM'de verdikleri soru önergelerine Dışişleri Bakanlığı tarafından verilen cevaplarda işgal kabul ve itiraf edilmiştir. Dönemin Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu açık ve net olmak yerine kamuoyunu oyalamayı tercih etmiştir.
Lozan'da verilmedi
Atatürk ve İnönü, Lozan'da bu adaları vermemiş, İçişleri Bakanı Şükrü Kaya'nın 1936 yılında devlet envanterine kaydettirdiği adalar Yunanistan tarafından alenen işgal edilmiştir. Eşek Adası, Büyükada'nın yüzölçümünün 3 katıdır Ve Bulamaç Adası, Büyükada ile aynı büyüklüktedir. Eşek Adası Türkiye'ye 9, Yunanistan'a 194 deniz mili uzaklıktadır. Bulamaç Adası Türkiye'ye 5,9, Yunanistan'a 198 deniz mili mesafededir. Türk Deniz Kuvvetleri uyduruk davalardan önce bir kartal gibi güçlüydü. Balyoz ve Ergenekon davalarıyla özellikle bu kartalın gagası, pençeleri ve kanatları kesildi. İtalyan ve Fransız donanmaları gücünde olan Deniz Kuvvetlerimiz güvercine döndürüldü. Şu anda darbe iddianamesini hazırlayan savcılarımızın bu ihaneti görmelerini bekliyoruz. Bu acı tablo karşısında AKP'nin "Biz yeni Osmanlıyız" demesi sadece gülünç bir övünmedir. Lozan Anlaşması'nın 15. maddesine ek olarak konulan 2 No'lu haritada İtalya'ya verilen 12 adayla Rodos ve Meis olmak üzere toplam 14 ada gösterilmiştir. Lozan Anlaşması'yla İtalya'ya verilen ve sonra 1947'de Paris Anlaşması'yla Yunanistan'a devredilen toplam 14 ada görüldüğü gibi aslında Türk toprağıdır. Bizim toprağımız olmasına rağmen AKP Hükümeti tarafından 2004 yılında Yunan işgal ve ilhakına sessiz kalınarak alenen Yunanistan'a terk edilen 16 ada ve bir kayalık, AKP Hükümeti sayesinde Yunanistan'ın Ege Bölgesi'ndeki ada sayısını 14'ten 30'a çıkartmıştır.
Bakanlıktan cılız çıkış
Yunan Cumhurbaşkanı K.Papulias 2009 yılında Yunan işgalinde bulunan Aydın/Eşek Adası'na gelmiştir. Belediye binasının önündeki tabeladan da anlaşılacağı üzere Yunanistan 2004 yılında işgal ettiği Türk Adası'nı 2009 yılında da ilhak ederek milli sınırlarının içine katmıştır. Lozan Anlaşması'na ek olarak konulan haritaya göre Papulias'ın gittiği ada Türk adasıdır. 1943 tarihli İngiliz haritasına göre bu ada Türk toprağıdır. 1951 tarihli Amerikan haritasına göre Papulias'ın gittiği ada Türk adasıdır. Samaras Hükümetinin Savunma Bakanı N. Dendias 11 Ocak 2015 tarihinde Yunan işgali altında bulunan Türk toprağı Eşek Adası'nı ziyaret etmiştir. Yunanistan'da 25 Ocak 2015 tarihinde yapılan seçimlerden sonra iş başına gelen Çipras Hükümeti'nin Savunma Bakanı Kammenos 30 Ocak 2015 tarihinde Kardak Kayalıkları Bölgesine helikopter ile gelerek denize çelenk bırakmıştır. Türk Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada hava sahası ihlali olmadığı ifade edilmiştir. 1943 tarihli İngiliz haritasında gösterilen deniz sınırlarına göre Kammenos'u taşıyan Yunan helikopteri, Türk hava sahasını iki mil ihlal etmiştir. Kardak Kayalıklarının iki mil batısında bulunan Kalolimnos Adası da tam 11 yıldır Yunan işgali altındadır. Dışişleri Bakanlığı ve Bakan Çavuşoğlu Yunan egemenliğini hangi hakla tanımaktadır? Bu konularda Türkiye içerisinde millî hakkımızı savunan topraklarımıza sahip çıkan sadece DP olmuştur. O tarihlerde düzenlenen mitinglerde bu duruma isyan ederek kamuoyuna seslenen Namık Kemal Zeybek ve arkadaşlarıdır. T.C. Dışişleri Bakanlığı Yunan Bakanı sorumlu davranmaya davet eden cılız bir çıkış yapmış, Yunan Dışişleri Bakanlığı AKP Hükümeti'ne meydan okuyarak cevap vermiştir.
3 mili aşamıyoruz!..
Bu gelişmeler "Canım ne olacak altı üstü bir ada" denilecek hafiflikte ele alınamaz. Türk toprakları olan Eşek ve Bulamaç Adalarına Yunanlılar serbestçe gidip gelirken Türkiye'den hiç bir yetkili 3 mili aşamıyor. Bunun manası, Türkiye'nin Ege Denizi'ne hem hava sahası hem de deniz sınırı olarak hapsedilmesidir. Şimdi Yunanistan, Kıbrıs'ta son pençeyi vurmaya hazırlanıyor. Annan Planı'nın kör tasvipçileri Yunan oyununun, Türk gemilerinin GKRK'nden izin almadan Kıbrıs'ın kuzeyinden geçemeyeceğinin farkında değiller. Dış politikamız görüldüğü gibi Yunanistan karşısında iflas etmiştir. Bu gaflet uykusundan uyanmak için ne bekliyoruz?
