Düşman tatbikata katılan Türk subayları...

 

 

 

 

 

 

(Yunanistan’ın Türk Silahlı Kuvvetleri’ni hedef alan tatbikatına gözlemci olarak katılan Tankçı Albay (solda, tankçı beresi ile) ve Yunan Savunma Bakanı Dimitris Avramopoulos ile tatbikat sonrasında)

 

Haberin flaşı da ana başlığı da çok net;  Türk Subayları, Yunanistan’daki Türkiye Karşıtı Askeri Tatbikata Gözlemci Olarak Katıldı...
NE İŞİNİZ VARDI ORADA?..
Gözlerden kaçırılan bu gelişme ile ilgili haber bana ait değil. 21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü bilimsel danışmanı Fazıl Esad Altay, bomba haberi kaleme almış hem de fotoğrafları ile birlikte. Altay’ın yazısı Enstitü’nün internet sitesine geçtiğimiz Pazar günü konuldu. Okuduğumda küçük dilimi yuttum!..
Lafı çok uzatmayacağım. Fazıl Esad Altay’ın yazısını özetleyerek fotoğrafları ile birlikte bilgi ve takdirlerinize sunuyorum;
“Yunanistan’ın, Girit adasında bulunan Chania hava üssünden Türk Hava Kuvvetleri’ni vurmak için temin ettikleri Rus yapımı S-300 PMU1 tipi hava savunma füze sistemini NATO subaylarının gözetiminde test edeceklerini bundan önceki yazımızda açıklamıştık. Yunanistan bu tatbikatı 13 Aralık günü gerçekleştirdi. Tatbikatı izlemeye NATO üyesi ülkeler, silah sisteminin üreticisi Rusya ve diğer başka ülkelerin askeri ateşe ve görevlileri gözlemci olarak katıldılar. (Özellikle NATO üyesi ülkelerin bu tatbikata katılmasını, tatbikatın hedefinin NATO üyesi Türkiye olduğu için yanlış bulduğumuzu önceki makalemizde ele almıştık). Fakat tatbikat günü askeri gözlemcilerin içerisinde 2 Türk subayının (bir tankçı albay ve bir denizci albay) Türkiye’ye karşı düzenlenen bir tatbikatın delegasyonunda yer aldığını üzülerek gördük. Türk Silahlı Kuvvetlerine bu tatbikata askeri gözlemci olarak katılma talimatının siyasi karar vericiler tarafından iletilmiş olduğu değerlendirilmektedir. Bu karar hükümetin görüşü alınmadan verilemez. Her yerde vurgulandığı üzere Genelkurmay Başbakanlığa bağlıdır.
Kendine karşı düzenlendiği bilinen bir tatbikatın delegasyonunda yer alan başka bir ülke dünyada var mı? Bu sorunun cevabını Türk Milleti olarak bulmak zorundayız.
Yunanistan’ın Türkiye’ye karşı düzenlediği bu tatbikat için, Türk Dışişlerinin Yunanistan’a diplomatik nota vererek Türk Hava Kuvvetleri’nin Ege’de bulunacak uçaklarına taciz ve tehditte bulunmaması konusunda uyarı yapması doğal bir beklentidir. Çünkü Yunanistan en son 2013 Kasım’ında toplam 69 Türk uçağını Ege Denizi’nin uluslararası hava sahasındaki uçuşları esnasında önlediğini kendi genelkurmayının sitesinden yayınlamıştı. Buna rağmen Türk Dışişleri Bakanı Yunanistan’ın Türkiye’ye karşı temin ettiği S-300 füzelerini test ettiği gün Atina’ya resmi bir ziyaret yapmıştır.
Benzer bir tatbikatı biz İzmir’den Çin ile ortak üreteceğimiz HQ-9 füzeleri ile yapsak, Yunan Dışişleri Bakanı Ankara’ya resmi bir ziyarette bulunmaz, ziyaretini iptal ederek bu durumu protesto ederdi.
Yunanistan, Türk ve Türkiye düşmanlığını sadece Ege Denizi’nin uluslararası hava sahasında uçan Türk jetlerine veya Ege’nin uluslararası sularında seyir eden Türk donanma unsurlarına karşı göstermemektedir.
Atina yakınlarında bulunan ve varlığını herkesin bildiği Lavrion terörist
barındırma kampında Yunan gizli servisi gözetiminde ne kadar Türkiye karşıtı terör grubu var ise onu desteklemeye devam etmektedir. Yunanistan Trakya’da bulunan Müslüman Türk azınlığa bayram namazlarını dahi kendi seçtikleri imamların kıldırmasına müsaade etmeyerek baskı uygulamaya devam etmektedir. Yunanistan PKK’nın en önemli askeri destekçisi olmuş ve Sırbistan üzerinden temin ettiği omuzdan atılan füzeleri PKK’ya teslim ederek Türk helikopterlerine karşı kullanılmasını sağlamış, pek çok Türk subayı yani Mehmetçiğin hayatını kaybetmesinden sorumludur.
Bütün bu anlattıklarımızı tatbikata gözlemci olarak katılmaları emredilen Türk Subayları da gayet iyi bilmektedir. (Türk subaylarının kendi silah arkadaşlarının katillerine destek veren bir ülkenin Türkiye’yi hedef alan tatbikatına katılırken hayatlarının en üzüntü verici anlarını yaşadıklarına hiç şüphe yoktur). Türk Milleti tüm bu gelişmeleri olduğu gibi öğrenmelidir.”
Çok doğru;
“Türk Milleti gerçekleri öğrenmelidir”
Bakalım, siyasi irade, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ile Genelkurmay Başkanlığı ne cevap verecek!..

Yazarın Diğer Yazıları