Dış açıklarda bakar körlük
2022 yılı Ocak ayında geçen yılın aynı ayına göre;
* İhracat, yüzde 17,3 artarak 17 milyar 593 milyon dolar,
* İthalat, yüzde 55,2 artarak 28 milyar 32 milyon dolar,
* Dış ticaret açığı yüzde 241 artarak 10 milyar 439 milyon dolar; oldu.
Bu tabloya bakan ve okuma yazma bilen birisi önce dış ticaret açığının korkutucu boyutta arttığını söyleyecektir. Ama Ticaret Bakanı Muş; ''''Tüm zamanların en yüksek ihracat rakamı'''' diye açıklama yaptı. Ne ithalattaki artışı ne de dış ticaret açığındaki artışı söylemedi.
Hazine ve Maliye Bakanı da; ''''2021 yılında büyüme ile cari açık arasındaki korelasyonu sağlayarak önümüzdeki dönemde Türkiye''nin yüksek büyüme-düşük cari açık hedefiyle yoluna devam edeceğini'''' söyledi.
2021 de cari açığın GSYH''ya oranı yüzde 1,9''a geriledi. Büyüme oranı da yüzde 10,5 olarak bekleniyor.
Böyle devam etse, sorun yok… Ama devam etmeyeceği gün gibi aşikârdır.
Eğer böyle devam edecek diye rahatlarsak ve önlem almazsak, bu yanlışın maliyetini hepimiz çekeriz.
2021''de Türkiye yüksek büyüme yaşadı. Yüksek büyümenin bir nedeni 2020 baz yılında düşük büyüme, bir nedeni de pandemiden çıkıştır. Önemli olan büyümenin sürdürülüp, sürdürülemeyeceğidir.
1-Dış ticaret açığı devam edecektir. 2021 yılında cari açığın GSYH''ya oranı da yüzde 1,9'' a geriledi. Ama Türkiye için sorun dış ticaret açığıdır. Dış açıkların iki temel nedeni var; birisi üretimin ithalata bağımlı olması, diğeri de hükümetin yanlış politikalarıdır.
Üretimde ithal girdi oranı imalat sanayisinde ortalama yüzde 40 ile yüzde 45 arasında değişiyor. İhracat malı üretiminde ise yüzde 70 ile yüzde 80 arasında değişiyor. Demek ki girdi ithal edemezsek, üretim yapamayız.
2021 yılında yüksek kur artışı, tüketim malı ve yatırım malı ithalatının azalmasına neden oldu ve fakat ara malı ve ham madde ithalatı azalmadı. Diğerlerinin payı azaldığı için de, ara malı ve ham madde ithalatının payı 2020 yılında yüzde 74,3 iken 2021 yılında yüzde 77,4''e yükseldi.
2-Büyüme oranı düşüyor. Dünya Bankası''nın 2022 yılı için küresel ekonomik büyüme tahminini yüzde 4,1 ve Türkiye için ise yüzde 2''dir. Demek ki 2021 yılı yüksek büyüme ve düşük dış açıklar sürdürülemez. (Mamafih; aşağıdaki grafikte 2021''de dış açıktan kopan büyümenin 2022''de tekrar birleştiği görülüyor.)
Hükümetin 60 milyar lira kredi dağıtması büyümeyi bir miktar artırabilir ve fakat aynı zamanda ithalat talebi de aratacağı için dış ticaret açığını ve toplam talepteki enflasyonu da artırır.
Hükümet bilerek veya bilmeyerek dış ticaret verilerini yanlış yorumluyor ve bu nedenle asıl sorunu göremiyor. Sorunlara teşhis koyamayan bir hükümetin elbette ki politika üretmesi de imkânsızdır.