Türkiye karanlık günlerden geçiyor.
Yurtsever Atatürkçü gerçek aydınların başına neler geldiğini her gün görüyoruz.
Başbakan Tayyip Erdoğan ise, tam tersini söylüyor.
“Bugün artık konuşan Türkiye vardır” diyor.
Ben diktatör değilim!..
Başbakan konuşan Türkiye’den söz ediyor ama, ardından da gözdağı veriyor. Neredeyse, aksini söyleyeni çeteci olmakla itham ediyor, korkutuyor.
AKP Genel Başkanı ve Başbakan Erdoğan, dünkü Meclis Grup toplantısında, neler söyledi, neler?
“İktidarı döneminde hiç kimseye baskı yapılamazmış!”
“Demokrasinin standardı yükseldikçe bazılarının alanı daralacakmış!”
“Hiç kimse üzerinde baskı yokmuş!”
“Tek parti diktatörlüğü yokmuş!”
Başbakanın bunları söylediği gün, gazetelerde ülkenin önemli yargıçlarının ve sade vatandaşların çığlıkları yayınlanıyordu...
Sincan 1. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Osman Kaçmaz’a sürekli baskılar, suçlamalar, soruşturmalar, bakanlık müfettişi incelemeleri yapılıyor. İktidar politikacıları ve medyası tarafından ağır eleştiriler yöneltiliyor. Taraf gazetesi bile, Kaçmaz’a yapılanları “baskın” olarak nitelendiriyor.
Peki Kaçmaz kim? Erbakan’ın ceza aldığı kayıp trilyon davasında Abdullah Gül’ün de yargılanması gerektiğine karar veren hâkim.. Görevinin dışına çıkarak, yasa dışı dinlemeler yaptığından kuşkulanılan TİB’de inceleme yaptıran hâkim.
Yargı yalanlıyor
Osman Kaçmaz diyor ki, “Bir hâkim kozmik odayı (Genelkurmayı) arıyor, kimse bir şey demiyor. Ama biz TİB deyince (orayı arayınca) yer yerinden oynuyor!”
Yargının en tepesindeki isim, Yargıtay Başkanı Hasan Gerçeker, diyor ki, “Hükümetin hâkimler ve savcılar üzerinde idari vesayeti (yönetimi) vardır, kaldırılmalıdır.”
Ve ekliyor: “Ateş bacayı sardı.”
Yani, üzerimizde -olmaması gereken- bir siyasi baskı var, diyor.
Kısa bir süre önce de, Genelkurmay Başkanı, üzerlerinde asimetrik baskı olduğunu söylemişti.
Başbakan ne diyor?
“İktidarımız döneminde hiç kimseye baskı yapılamaz!” , “Demokrasinin standardı yükseldikçe bazılarının alanı daralacak!”
Ve tek parti diktatörlüğü olmadığını iddia ediyor.
Konuşanlar kim?
Yine, Başbakanın konuşan Türkiye’den söz ettiği gün, gazetelerde sade vatandaşların başına gelenler yazıyordu. Trabzon’da Genelkurmay Başkanı Başbuğ’a sevgisini gösteren emekliliği yaklaşmış bir tapu memuresine soruşturma açılmış.
Evet, bir konuşan Türkiye var!..
Ama bu hangi Türkiye?
Bu, Diyarbakır Belediye Başkanı Osman Baydemir’in konuşmanın
ötesine bile geçip küfrettiği bir Türkiye!..
Baydemir, Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Hükümete televizyonlar önünde “Has .. tir” çekiyor, muhataplarından en küçük bir “Edep yahû” sözü çıkmıyor!..
Baydemir açıkça küfrederken çete mensubu falan olmuyor; yazan çizen düşünen ama hükümete muhalif olanlar oluyor! Öyle mi?..
