DEVA olacak mı?
Önce bunun anlamını yazalım; "Demokrasi ve Açılım Partisi". Bunca sağlık tartışması arasında uygun düştüğü kanısındayım. Hâlâ duruyor mu bilmiyorum. Aynı adı taşıyan bir de ilaç fabrikamız vardı.
"Halk içinde muteber bir nesne yok, devlet gibi,
Olmaya devlet, cihanda bir nefes sıhhat gibi." denen sözü de aklınızda tutun.
Ali Babacan'ın lideri olduğu yeni parti sanırım daha iyi isim bulamazdı; DEVA. Oran olarak toplayacağı oya ne kadar katkısı olur henüz bilmiyorum. Şimdilik taktik stratejileri olsa gerek. Her halükârda Ak Parti'den birkaç milletvekili iddiası daha gerçekçi geliyor.
Gül etkisi
Tartışmalar içinde "Kayseri çıkışlılar" daha renkli. Hepsinin sonu gelip Abdullah Gül'e bağlanıyor.
Böyle dedikodular dahi gelip aynı takımın ileride iş birliğine bağlanacağının "işaret fişekleri." Birleşme olur ya da olmaz ama tarafların "eş durumları"nın ihmal edilmemesini hatırlatıyorum.
Dedikodu değil
Hayrünnisa Gül öncelikli hanımların "First Lady" olma mücadelesini yabana atmayın. Aynı cephedeyken, gizli çekişmeleri birebir gözlemleyenlerdenim. Şu andaki gözlemimi yazarsam, benim favorim Emine Erdoğan. Çoktan işi aldı, götürdü. Oturuşu, kalkışı ve aktivitesiyle "uzak ara önde."
Hemen her STK ile kopmaz bağlar oluşturdu.
Takımdaş
Dikkat ettinizse bu Trump'ın karısı Melania ile şakalaşacak kadar İngilizcesi oldu. Bazıları çıkıp bunu yazıyorum diye bana kızmamalı.
Yeni isim
Korona-19'u nihayet nüfusumuza kaydettik. Canımızı yakarsa, kabulleneceğiz. Sebebi ortada. Günümüzün tartışmalarında bir kaç gırgır isim öne çıktı. Örneğin Doç. Dr. Oytun Erbaş. Tarafsız Bölge'yi dahi izlenir duruma getirdi.
Bu genç akademisyen bir yandan eğlendiriyor, diğer taraftan bilgilendiriyor. Arada hem iyi hem kötü haberleri de onun ağzından alıyoruz.
Etkili
Prof. Dr. Ateş Kara'ya göre gerçekten etkili. Korona-19 aşısına en erken bir yıl sonra kavuşabileceğimiz kafalara çakıldı.
Sakın "ne alakası var" demeyin. Prof. Dr. Canan Karatay'ın tavsiye ettiği "kelle-paça"nın ciddiye alındığını gözlemliyoruz. Hele içine bol sirke sarımsak konursa.
Tam bu noktada bir hatırlatma da ben yapayım. Tarih boyunca görülen tüm büyük salgınlarda en etkili anti madde de bunlar.
Sonuç
Yine aynı metodun devreye sokulması demek ki tesadüf değil.
Tarafsız Bölge'de olmaması gereken tek kişi Dr. Ender Saraç idi. Onun gerçek ihtisası konusunda şüphelerim mevcut. Kanımca uzmanlık eğitimi almamış bir estetisyen.
Saraç'ta dikkatimi çeken "burun estetiği yaptırmasıydı." Şu andaki hali Sertap Erener'in eski haline benzemekte!
Maskeler
Tartışmalar sırasında üstünde durulan en önemli konulardan biri "mikrop süzgeçleri" idi. Yani maskeler. Henüz takmaya başlamadım amma N95 denilenlerle bir merdiven çıkacağımı sanmıyorum.
Bunlarda en şanslı mesleğin "maden işçileri" olduğuna ikna oldum. En riskli meslek grubunun hastabakıcılar olduğu kesin.
Aynı konu
NTV'deki koronavirüs tartışmasında seviye yine yüksekti. Seda Öğretir, Mehmet Barlas ve Ufuk Uras az esprili konuşmalar yaptılar.
Tehlike mutasyonda
En kolay olasılığı sona sakladım. Çin'de başlayan salgının virüsü mutasyona uğradı. Yani şimdi "daha da tehlikeli." Bu başımıza yeni dert. Mücadele de sil baştan yapılabilir.
Önemli kuruluş
"Dünya Uyuşturucu ile Mücadele Eden Sporcular Federasyonu"nu duydunuz mu?
Bunun kurucusu Muzaffer Ilıcak. Kemal Ilıcak'ın yeğeni. Yıllarca birlikte çalıştık. Muzaffer kardeşim ayrıca, bir teakvando uzmanı ve sevdalısıdır.
Spor çalıştayı
İstanbul Gelişim Üniversitesi Çalıştayı'nda pek çok ünlü isim vardı. İçlerinde eski SAS komandosu Namık Ekin'i de fark ettim. 16 Mart'ta su altında yeni rekorlar kırmaya hazırlanıyor.
Orhan Ayhan'la yine en önemli belgesel olma özelliğini sürdürdü. TRT Spor'daki programında konu zenginliği yaşattı.
BAŞSAĞLIĞI
Arkadaşımız, MHP İstanbul Milletvekili Nazif Okumuş'un kayınpederi Celal Çavdar Hakk'a yürüdü. Çavdar, perşembe günü kılınan cenaze namazının ardından Edirnekapı Mezarlığı'nda toprağa verildi. Merhuma Allah'tan rahmet ailesine başsağlığı dilerim. Mekanı Cennet olsun.
GÜNÜN SÖZÜ
Hakikat, çıplak gezmeyi sever. Alman özdeyişi