Demokrasiyi tıkayanlar

Bizde devrimler de demokrasi de yukarıdan geldi. Cumhuriyet için istiklal harbi yaptık ve fakat Atatürk sayesinde devrimleri kucağımızda bulduk. Demokrasiyi de İnönü getirdi ve örnek oldu. İnönü 1945 yılında konuşmalarında "Bizim tek eksiğimiz, hükümet partisinin karşısında bir parti bulunmamasıdır" diyerek, demokrasinin yolunu açmıştır. Sonrasında demokrasi örnekleri vermiştir.

1965 CHP azınlık hükümetiydi. Bütçe oylamasında 450 kişilik Meclis'ten bütçenin reddi için 226 oy gerekiyordu. 226 oy çıkmadı ve fakat kırmızı oylar beyaz oylardan 11 fazla çıktığı için İnönü bunu hükümete güvensizlik olarak kabul etti ve istifa etti. Oysaki 1961 Anayasasına göre bütçeye 226 ret oyu verilse bile hükümet düşmüyor, aynı hükümet yeni bütçe yapıyordu.

1971 yılında Ecevit, CHP'nin genel sekreteriydi. Nihat Erim hükümetine bakan verilmesine karşıydı. İnönü bakan verilmesini isteyince, genel sekreterlikten istifa etti.

1972 yılında CHP'de bir genel başkanlık sorunu yoktu. Kimse de İnönü'ye karşı bir hareket içinde değildi. CHP Parti Meclisi'ni dışarıdan Ecevit yönlendiriyor diye İnönü Kurultayı topladı. Tek madde vardı. Parti Meclisi'ne güvensizlik maddesi... Kurultay bu teklifi reddetti ve İnönü bunu da kendisine karşı güvensizlik kabul ederek istifa etti.

Baykal da CHP'deki demokrasi kültürüne uymuş ve kendine yapılan komplo nedeniyle ''Bu hukuksuz ve ahlaksız komplo nedeniyle kimsenin beni sorgulamasına izin vermeyeceğim. Eğer bunun bir bedeli varsa ve bu bedel CHP Genel Başkanlığı'ndan ayrılmaksa o bedeli de ödemeye hazırım'' diyerek istifa etmiştir.

Bugünkü siyasi partiler ve liderleri yakın ve uzak geçmişten ve dünyadan ders alamadılar.

İngiltere'de son seçimlerde ana muhalefetteki İşçi Partisi lideri Ed Miliband, Başbakan Yardımcısı ve Liberaller'in lideri Nick Clegg oyları düştüğü için ve seçimde oy oranını dokuz puan artıran ancak kendisi seçilemeyen UKIP lideri Nigel Farage, bu görevlerini bıraktılar.

Bizde önce muhalefet partilerinin demokrasi örneği vermesi gerekir. Özellikle MHP'nin ve Genel Başkan Sayın Devlet Bahçeli'nin tutumu zaten topal olan demokrasimizi aşırı derecede hırpalıyor.

Toplum ve delege bu işin farkındadır. Bu durum Sonar araştırma şirketinin Nisan 2016 Türkiye Genel Siyasi Eğilimler Araştırması'ndan anlaşılıyor.

2016 yılı başından Nisan sonuna kadar çeşitli kamuoyu araştırma kurumları 10 anket yaptı. Bunların ortalamasına göre bugün seçim olsa AKP'nin oyları artıyor, muhalefetin oyları düşüyor. Ancak eğer MHP'de genel başkan değişirse, AKP'nin oyları 10 puan düşüyor, MHP'nin oyları ise 11 puan artıyor. (Aşağıdaki tablo.)

Siyasi iktidar halinden memnun... Demokrasi derdinin olmadığı görülüyor. Ayrıca da oylarını artırıyor. Nihai değerlendirmeyi halk sandıkta yapıyor. Demokrasilerde zaten başka bir gerekçeye ihtiyaç kalmıyor.

Bu şartlarda oylarını artırmayan veya düşüren muhalefet parti liderleri, demokrasi örneği vererek, istifa etmelidir. Bu yolla toplumun demokratik geleceğine hizmet etmiş olacaklardır.