Diyelim ki 19 milyon oy aldınız. Bu sizin 19 milyonluk bir akıl sahibi olduğunuzu göstermez.
Sandık başına gitmeden önce meselâ İngilizce bilmiyorduysanız yine bilmiyorsunuzdur, tarih bilginiz kulaktan dolma ise yine kulaktan dolmadır. Yine 19 milyon oy almanız sizin o 19 milyon insandan ahlâklı olduğunuzun ölçüsü değildir. Siz o 19 milyon oyu almadan önce rüşvetçi iseniz yine rüşvetçisinizdir, kul hakkı yiyorsanız yine kul hakkı yiyorsunuzdur!..
Uzatmayalım, alınan oyun çokluğu kan sayım sonuçlarını nasıl etkilemezse karakterini, kişilik özelliğini de işte öyle etkilemez. Yalnız alınan oy ne kadar çoksa insan olan insanı biraz düşünceye sevk eder. En sıradan akıl bile düşündüğünde, "Yahu bu kadar insan bize oy verdi, artık toplumun gözü önündeyiz, bazı zaaflarımızı dizginlemeli; elimize, kolumuza, dilimize sahip çıkmalıyız" sonucuna varır...
Ne kadar çok oy alınmış ise yaptığım çirkinlikler, sövmelerim, devlet kesesinden hısım akraba yandaş kayırmalarım, çoluk çocuk ihya etmelerim o kadar çok destekleniyor anlamı çıkartılmış ise, işte burası, sözün bittiği yerdir. Hele bu halin kemikleşmesi için daha çok oy almak hesabı ile milletin önüne sandık konulmak isteniyorsa, bu çağrıyı yapanlara, "Sizi Allah'a ve millete havale etmekten başka bir şey gelmiyor elimizden" demekten başka, gerçekten elimizden bir şey gelmiyor demektir.
Sağlık Bakanı ikide bir "Bu millet Erdoğan'ı başkan yapsaydı Türkiye bu halde olmazdı" demeyi sürdürüyor ya, işte bu yüzden yazdık yukarıdaki satırları. Sayın Sağlık Bakanı, Erdoğan zaten başkan gibi değil mi? AKP tek başına iktidar koltuğunda oturmuyor mu? (Bu arada, "Ver Bilal'i, al iktidarı" diyen Bahçeli'ye bir hatırlatma yapalım. Erdoğan ve AKP zaten iktidarda.) Bu Türkiye, Sağlık Bakanı'nın iddia ettiğinin tam tersine, hem Cumhurbaşkanlığı, hem Meclis Başkanlığı, hem Başbakanlık elinde olan bir AKP'nin eseri..
Erdoğan ve savunucuları mealen diyor ki, "Biz yüzde 52 oy aldık, bu oy bize her yolu mubah kılar." Beyefendiler milletvekillerinin oyları ile değil, milletin oyları ile seçilmesi için kanun çıkartan sizsiniz. Kendi yaptığınız kanuna göre zaten bir kişinin Cumhurbaşkanı olabilmesi için yüzde 50'nin üzerinde oy alması gerekiyor. Erdoğan da yüzde 50'yi bir iki puan geçti..
Allah için söyleyiniz, elinizi vicdanınıza koyarak cevap veriniz, o seçinde rakibiniz olan Ekmeleddin İhsanoğlu Cumhurbaşkanı seçilseydi siz yine, "Bu sonuçlar göstermiştir ki, Türkiye başkanlık sistemine geçmeli, bütün yetkiler Ekmeleddin İhsanoğlu'na verilmeli" der miydiniz?
Yüzde 50'nin üzerinde oy almış olan İhsanoğlu, Erdoğan'ın bulunduğu talep gibi bir talepte bulunsa, "Demokrasiyi içine sindirememiş, kuvvetler ayrılığını rafa kaldırmak isteyen diktatör" diye meydanları köpürtmez miydiniz?
Biraz samimiyet lütfen!
