Sandıklara sahip çıkmak ve sandık güvenliği... Türkiye'nin 2002'den bu yana her seçimde tartışılan en sıcak konu başlıklarından biri... Ancak, muhalefetin bugüne kadar başarılı bir sınav veremediği de açık gerçek. 30 Mart 2014 mahalli seçimlerinde, Ankara'da, İstanbul'da pek çok kötü örneğini yaşadık. 2002 yılına kadar seçmen ve siyasiler gözünde sorgulanmayan YSK'ya karşı oluşan güven bunalımı da artık apaçık ortada duruyor. Televizyonlardan eşit propaganda yapılmasının önüne geçen, yerelde propaganda faaliyetlerini mülki idare amirlerinin insafına bırakan benzer kararlarıyla YSK da HSYK benzeri bir yapı haline geldi!..
Anlayacağınız, iş her zamankinden daha fazla başa düştü. 16 Nisan referandumunda sandıklara sahip çıkmak ve sandık güvenliği ve kararlılık hayat memat meselesi oldu.
Sahada dur durak bilmeden çalışan, anayasa değişikliği paketinin Türk milleti ve devletinin bekası için nasıl bir tehdit olduğunu anlatan siyasilerden biri de CHP İzmir Milletvekili Aytun Çıray. Bir tek seçim bölgesi İzmir'i değil tüm Anadolu'yu karış karış dolaşan Çıray, sadece "hayır" propagandası yapmıyor. partisinin sandık eğitimi faaliyetlerine de aktif olarak katılıyor. Önceki gün akşam saatlerinde (benim de telefonuma düşen) Çıray'ın paylaştığı bir mesaj oldukça dikkat çekiciydi. Önce o mesajı aktarayım:
"Arkadaşlar şimdi sandık görevi eğitiminden geldim. Ve sizinle önemli bir bilgiyi paylaşmak istiyorum. AKP'nin hazır pusulalarla gelip boş pusulayı alarak oy kullanacakları yönündeki haberlere karşı bir tedbir. Sabah ilk iş her pusulaya ve zarfa o sandığa ait mühür basılacak... Oylar sayılırken OY KULLANDIĞINIZ SANDIĞA GERİ GELİNİZ SANDIK BAŞINDA GÖREVLİ ARKADAŞA DESTEK OLUNUZ muhakkak pusulanın arkasına bakınız o sandığa ait mühür yoksa o pusula AKP'nin önceden dağıttığı sahte pusuladır ve iptaldir..
Not: Lütfen bu metni arşivinizde saklayın... Seçime bir, iki gün kala tekrar kopyalayıp sayfanıza veya üyesi olduğunuz grup sayfasına yapıştırınız... Bu son şansımız... İhmal etmeyin Lütfen.
(Alıntıyı siz de paylaşın dostlar..)"
Mesaj, yalnızca bir uyarıyı içermiyordu. Haber değeri büyük olan önemli bir iddia da vardı içinde. AKP'nin sahte oy pusulaları hazırlığı içinde olduğuna ilişkin. Aytun Çıray'ı hemen telefonla aradım. Referandum çalışmaları için gittiği Kastamonu'ndan yeni dönmüştü. Paylaşım yaptığı mesajı sordum. "Bugüne kadar hiç siyasete bulaşmamış, siyasetle işi olmamış, yakından tanıdığım bir iş adamı arkadaşımdan geldi. Çok önemliydi paylaştım" dedi. Aytun Çıray, arkadaşının referandum için sandık eğitimine katıldığını belirtti ve ekledi; "Kendisine, 'sen bugüne kadar hiç siyasete bulaşmamıştın, neden sandık eğitimlerine gidiyorsun' diye sordum. O da, "bu siyaset üstü bir şey. Vatandaş olarak görevimi yapıyorum. Çünkü, bu Türkiye'nin var oluş sorunu' diye cevap verdi."
CHP İzmir Milletvekili Aytun Çıray ile partisinin sandık başı çalışmalarını da konuştuk. "Gittiğimiz her yerde vatandaşlarımıza 'sandık görevlisi, müşahidi olmanız şart değil. Oylar sayılana kadar sandıklardan ayrılmayın' diyoruz ve bizlere ulaşabilecekleri telefon numaraları bırakıyoruz" dedi.
Bu arada, CHP'nin 16 Nisan akşamında sandıklardan çıkan oyları güvence altına almak için uygulamaya koyacağı önemli bir projeyi de öğrendik. Dr. Aytun Çıray, Sağlık Bakanlığı eski Müsteşarı. Şunları söyledi:
"Sağlık Bakanlığı'nda Müsteşarlık yaptığım dönemde uygulardık. Eczanelerden sabahları, rastgele, ilaç numuneleri alıp, dozaj kontrolü yapardık. Belirtilen etken maddeler kullanıldı mı diye. Ölçümlerini yapardık. Buna benzer bir uygulamayı da 16 Nisan'da yürüteceğiz."
Ayrıntı isteyince Aytun Çıray, şöyle anlattı:
"Türkiye'deki tüm oy kullanılan sandıkları çok sıkı bir şekilde kontrol edeceğiz. Bunun yanında 10 binden fazla yerde özel bir kontrol mekanizmasını devreye sokacağız. Belirleyeceğimiz bu yerlerde sandık sonuçlarının kontrolü en aşağıdan en yukarı kadar tek tek yapılacak. En aşağıdaki ıslak tutanaktan en yukarıdaki YSK'daki çıktıya kadar. Kimse endişe etmesin, sandık hilesine kesinlikle izin verilmeyecek."
Evet!.. Sandığa sahip çıkmak çok önemli. Ve en temel demokratik hakkımız. Biz bu ülkede referandumda, nice seçimlerde mezarlardaki ölülerin sandığa gelip oy verdiğini gördük!..
Iraklaşma, Suriyelileşme sürecine sokulan ülkemizin Afganistan olmasını istemiyorsak, her türlü tehdit ve baskıya rağmen sandığa gidip oy kullandıktan sonra da vatandaşlık görevimizi yapmakta en ufak tereddüt göstermemeliyiz.
Gün... Namusluların da en az namussuzlar kadar cesaret göstermesi gerektiği gündür!..
