Başkent’in klasik Salı’sı ile ilgili haberlerimize sık sık yaptığımız gibi direkt Meclis kulisleri ile başlayacaktık.
Olmadı!..
Başbakan Recep Erdoğan’ın El Cezire’ye verdiği röportaj sabahın erken saatlerinde gündeme düştü. Hal böyle olunca biz de o söyleşiden başlayalım istedik. Haberin tümünü (verilen kadarıyla) İnternet sayfalarında okuyunca en çok 3 dönemlikler ile ilgili söylediklerine dikkat kesildim Başbakan’ın. Size, uzun zamandır AKP’deki bu hararetle ilgili gelişmeleri, kuralın gevşetilme tartışmalarını, yakaladıkça aktarmaya çalışıyorum. Ne demiş Erdoğan;
“Ağustos ayında Cumhurbaşkanlığı seçimi var. Cumhurbaşkanlığı seçimiyle ilgili olarak partimizin vereceği karar bizim için baş göz üstündedir. Ama şu anda bizim hedefimiz 30 Mart seçimleri. 30 Mart seçimine endeksli olarak çalışmalarımızı sürdürüyoruz.
Partimizdeki kuruluşta aldığımız prensip kararı üç dönem arka arkaya milletvekili olan bir dönem ara vermek durumundadır. Ondan sonra tekrar aday olabilir. Bu şu anda bizim partimizde geçerlidir. Bu kararı değiştirebilecek merci de partimizin genel kuruludur. Başka bir merci de bunu değiştirmez. Ben kendim böyle bir teklifi asla getirmem.”
Bu sözler çok tartışıldı AKP kulislerinde. Uzun süredir, Başbakan’a kural değiştirilmezse istifa tehditleri gönderiliyordu. Erdoğan’ın da en büyük korkusu cemaatçi milletvekillerinin istifasına 3 dönemliklerin de eklenmesi.. Dün AKP kulislerinde kesin tarih ve sayı verilerek, “20 Martta 77 milletvekili istifa edecek” denilirken, yorumlar “Erdoğan sinyali verdi 3 dönem şartı kaldırılacak” diye yapıldı. Oldukça tedirgin ve Erdoğan’ın açıklamalarından bir türlü tatmin olamayan AKP grubunda 18 Şubat korkusu giderek büyüyor. Erdoğan ve polit bürosunun 30 Mart aday listelerinde onca yaptırdığı gizli soruşturmaya rağmen “19 Şubat’ta toplu istifalar olacak” beklentisi dindirilemedi.
AKP kulislerinde konuşulan bir konu da Halkbank eski Genel Müdürü’nün evinde ayakkabı kutuları içinde çıkan 4.5 milyon dolar. İddialar o ki: “Bu sadece ayakkabı kutularının içindeki miktar. Genel müdürün evinde bulanan para 8 milyon dolar.”
Kasetlerle sarsılan AKP’li mebusların bir büyük korkusu daha var. Kızılcahamam’da yapılan parti kampları. Söz konusu otelin “cemaate yakınlığı” yüzünden oradaki konuşma ve görüntü kayıtlarından neler sızdırılabileceği konusunda AKP’liler hesap üstüne hesaplar yapıyor.
HSYK krizi ve dondurulan HSYK teklifi de AKP’lilerin gündeminden hiç düşmüyor. Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın önceki günkü olağanüstü toplantı çağrısına rağmen HSYK’nın 15 olan toplantı yeter sayısının izinler(!) yüzünden bulunamaması üzerine yeni bir çözüm formülü üretildi. AKP kurmaylarının anlattıklarına göre; yapılacak düzenleme ile HSYK toplantı yeter sayısı 15’den 12’ye düşürülecek.
Esasında, yazıya Başbakanlık kaynaklarından geçen hafta duyduğum bir iddia ile başlayacaktım. Diyarbakır Belediye Başkanı Osman Baydemir’e ulaşmak için çok çaba sarf ettim. Hem özel kalemine hem de cep telefonuna çıkan korumasına konunun ciddiyetini belirttim ama geri dönüş olmadı. Dün de Diyarbakır’da bebek katili Abdullah Öcalan’ın fotoğraflarının bilbordlara asıldığını görünce sizlerle paylaşmaya karar verdim. İddia o ki; “17 Aralık operasyonundan önce Ankara ve İstanbul polislerinden oluşturulan özel ekip, Baydemir’i göz altına almak için Diyarbakır’a gitti. Operasyonu haber alan Recep Erdoğan buna izin vermedi. Ekip Diyarbakır’da yaklaşık 1 hafta bekledi fakat Baydemir alınamadı. Ocak ayında gerçekleşen savcılar ve hakimler operasyonunun Diyarbakır bölümü de bu yüzden yapıldı.” Şimdi buradan sesleniyorum;
Sayın Baydemir, iddialara cevap verin!.. Bu konuda gerçek neyse onu söyleyin de kamuoyu aydınlansın.
AKP cenahından son not, İnternet yasağı ile ilgili. Çankaya Köşkü’ne yakın kaynaklar; Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün yasayı hukukçularına incelettiğini ve anayasaya aykırılık olmadığı gerekçesiyle onaylama eğiliminin ağır bastığını, fakat kamuoyundan gelen yoğun tepkiler yüzünden kafasının hâlâ karışık olduğunu belirtiyor.
MHP kulislerine gelince.. AKP’den sıkıntılı milletvekillerinden Genel Başkan Devlet Bahçeli’ye gelen mesajlar konuşuluyor. Bunlardan en önemlisi merhum Alparslan Türkeş’in oğlu AKP İstanbul Milletvekili Ahmet Kutalmış Türkeş ile ilgili. “Geçtiğimiz günlerde Devlet Bahçeli, Ahmet Kutalmış Türkeş ve Tuğrul Türkeş’in Devlet Bahçeli ile bir yemekte buluştuğu. Burada Ahmet Kutalmış Türkeş’e Bahçeli’nin (biraz daha bekle) dediği” iddialarını abi Tuğrul Türkeş yalanladı. Sorularımız üzerine, böyle bir yemeğin söz konusu olmadığını bildirdi. Tabii ki bizim için Tuğrul Türkeş’in söyledikleri esastır. Fakat MHP kulislerinde, AKP’den gelen transfer istekleri çokça konuşuluyor. Meclis’e çok az uğrayan Ahmet Kutalmış Türkeş’in AKP’nin son grup toplantılarına da hiç uğramadığına işaret ediliyor.
Hafta sonu aday depremi yaşayan ana muhalefet partisi CHP’de de tansiyon Salı günü itibarıyla düşmemişti. CHP grup toplantısı öncesinde Meclis’e gelen partililer için özel önlemler alındı. Milletvekillerine olası tepkiler ihtimalinin önüne geçmek için grup toplantı salonuna kırmızı hat çekilmesi dikkatlerden kaçmadı.
