Çeşitleme
Halil Cibran der ki:
“Devlet adamı bir tilki, düşünürü bir hokkabaz ve sanatı yamama ve taklit olan bir ulusa yazık.”
“Ne yazık o ulusa ki parçalara bölünmüş, her parçası kendini bir ulus sanır.”
Halil Cibran günümüz Türkiye’sini kastetmiş sanki...
Mirze Elekber Sabir (Azerbaycanlı Hiciv Şairi) der ki;
“Ne bilirdik ne zehrimardı (Allah’ın belası) kitap/ Biz olan evde haçan (nasıl) vardı kitap?”
Sabir de günümüz Türkiye’sini demiş sanki.
“Kötü sanat, politikaya sığınır” der, Jean Paul Sartre, tıpkı bizimkiler gibi.
“Söz cimrisi, güleryüz kısırı, hoşgörü kabızı” Buket Uzuner’in bu tanımına uyan ne de çok insan var çevremizde, öyle değil mi?
“Mülûkun (Hükümdar) sözü, sözlerin mülûkudur.” Arap Atasözü... Bu söz bizim ülkemiz için de geçerli, ya paran olsun, ya makamın, bütün saçmalamalarını vecize ederler.
“Kendi tarihsel belleğini yitiren halk, fidan gibi nereye çeksen oraya eğilir.” Siyonizm Teorisyenleri... Bu sözün bizdeki uygulaması, pek başarılı olmuş anlaşılan.
“Türkçülerin tümü, politik alanda halkçı kalacaktır; her halkçı da kültür alanında Türkçü olacaktır.” Ziya Gökalp. Yok Üstad yok, öyle olmadı. Türkçüyüm diyenler halkçı değiller artık, halkçılar ise Türklükten vebadan kaçar gibi kaçmaktalar.
“Milliyetçi demek, bütün hakları Türklere tanır, Türkleri her şeyin üstünde görür demektir.” Mahmut Esat Bozkurt... O sizin zamanınızdaydı Efendim, şimdi o dediğinize ırkçılık diyorlar, bugünün ekran düşkünü milliyetçilerinin bazıları, Kürtçülere hoş görünmek size hakaret etmeyi marifet sayıyorlar, büyük bir bölümü ise sizi ağızlarına almaktan imtina etmeyi siyaset sanıyorlar.
“Millet bir hayvan sürüsü değildir. Millet milli bir hedef ister. Ancak o hedefi gördüğü zaman sürü olmaktan çıkıp insanlaşır, bencil olmaktan kurtulup fedakârlaşır.” Atsız... Sürü olduk Atsız Ata, bencil olduk, unuttuk sencilliği, millet miyiz, dilim varmıyor demeye...
“Hayal yoksa hedef de yoktur. Ulaşabileceğimiz hedef, hayallerimizden ileri gidemez”
“Hayal gücünün ufku olmaz, hayal gücünün doğması batması diye bir şey olmaz.” Osman Pamukoğlu. Hayal gücünün gücünü idrakten yoksun hâle sokulduk Paşam, bir “hayal-kurma merkezi” mi kursak acaba?
“Aydın, halkının haberi olmadan halkı adına sıkıntıya giren insandır. Bu anlamda aydın, ’mahallenin delikanlısıdır’” Mevlüt Uluğtekin Yılmaz... Nerde o aydın değerli Dost? O güzel aydınlar, o güzel atlara binip gideli çok olmadı mı?
Kazım Taşkent’in sözleri ile bitireyim, o, “doğulu toplumlar” demiş, o toplumların içinden bizi çıkaracaktı Atatürk, olmadı, fena halde içindeyiz şimdi onların:
“Doğuda en amansız düşmanlıkların tohumlarını en yakın dostluklar hazırlar.”
“Doğuda ölüler iyi taraflarıyla, yaşayanlar ise kötü taraflarıyla anılırlar.”
“Doğulu, Allah’a çok bağlıdır, bir kuldan bile istenmeyecek şeyleri Allah’tan bekler.”
“Doğuda eser vereni değil, öğüt vereni sevip sayarlar. Öğüt veren bir de haksızlığa uğramışsa kahraman olur. Ölürse evliya katına yükselir.”
“Doğuda çok değersiz insanlar da hırsızlık, kötülük ve politika yoluyla başarıya erişebilir.”
“Doğuda idealler için vuruşup ölenlerin ganimetine, bu işlere hiç karışmayanlar konar.”
“Doğuda baş olmak herkes için bir heves, uşak olmak ince sanattır.”
“Doğuda en kolay ün politikada kazanılır.”