Bu defa Ordu'da bir genç kızımız öldürüldü. Aybastı ilçesindeki şüpheli kazadan sonra bu ikinci olay.
Ceren Özdemir, Ordu Üniversitesi'nde "Müzik ve Sahne Sanatları Bölümü" üçüncü sınıf öğrencisiydi. Aynı zamanda miniklere bale dersi verip, masraflarını çıkarmaya çalışıyordu.
Gafletten öte
Katil, yine Ordu'da 14 yaşında bir çocuğu öldürüyor. Mahkûm oluyor. 13 yıl sonra açık cezaevine naklediliyor. Oradan firar ediyor. Cezaevine giriş nedenlerinden diğerleri, hırsızlık ve uyuşturucu kullanımı.
Yapılan incelemelerde dosyasına tam 12 suç daha ilave ediliyor.
Bu kez ortaya Ceren'i öldürerek çıkıyor. Mantık dokusu sağlam hiç kimse, son olayın rastlantı olduğunu söyleyemez. Elde edilen bulgular Ceren'in bir psikopat tarafından öldürülmesine bağlanamaz. Ortada kesinlikle biri veya birileri var. Azmettirici cinsinden.
Hatırlatma
Failin yakalandığının açıklanması sırasında gördüğüm Ordu valisini hemen tanıdım. Hani, Ordu Giresun Havalimanı'nda Ekrem İmamoğlu'nu VİP'ten geçirmemekle şöhret yapmıştı. İddialara göre İçişleri Bakanı'nın talimatını uygulamıştı. Ordu ilinin en önemli mülki idare amiri yenilenen İBB seçimlerinde İmamoğlu aleyhine hava yaratmıştı.
Sonuçta Millet İttifakı'nın adayı İstanbul seçimlerini 806 bin gibi büyük oy farkıyla kazanmıştı. Halen İmamoğlu, İBB'nin başkanı. Hem de çok sevdiğim tanımlamayla; öpe öpe.
Geleceğe yatırım
Sonrası mı? Yavuz bu iktidarla daha ışıltılı günlere hazır. Çok gecikmez. Bir iki kararname sonrası üç büyük ilden birine atanır...
***
Kadın hakları günü
İnsan haklarının temel unsuru olan "eşitlik" ve "ayrımcılık yasağı", Atatürk'ün önderliğinde 85 yıl önce yapılan düzenlemelerle hayata geçirildi. 5 Aralık 1934 tarihinde kadınlarımız siyasi hayata, eşit haklarla katılım hakkına kavuştu.
Türkiye Cumhuriyeti, kadın hakları ve demokrasi açısından birçok Batılı ülkeden önce sahip olduğu bu gelişmeye rağmen, bugün modern dünyanın çok gerisinde.
Kadının yaşamı her alanında eşit haklara sahip olduğu bir dünya umuyor, Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk'e teşekkürlerimizi sunuyoruz.
Acı olan, Ceren Özdemir'in böyle bir süreçte katledilmesi.
Vatandaş olarak benim isteğim, Ceren cinayetinin azmettiricilerinin gecikmeksizin aydınlatılması...
***
Biraz hafifletelim
Bazıları olgun meyveleri sever. Birkaçı ile çalışma imkanı buldum.
Fransız Cumhurbaşkanının saplantısını medya aracılığıyla öğrendik. İlginç bir evlilik öyküsü var. Ortaokul öğrencisi Macron, evli ve iki çocuklu matematik öğretmenine aşık olur. Kendisinden tam 22 yaş büyük hocasına "Ben bir gün seninle evleneceğim" der. Dedik ya çocuk, olgun muşmulacı.
Neticede kadını kocasından ayırır. Bu süreçte Fransa Cumhurbaşkanlığını da yakalamıştır. Bayan Macron da boş durmaz. Yarım milyon Avro sarf ederek, estetiklerini tamamlar.
NATO Zirvesi'nde Trump'ın bu çifte öyle bir nazar atışı vardı ki; her şeyi özetliyordu. Başkan bu bakışıyla gayet net olarak "bu ne yaman çelişki" diyordu.
Bizden örnekler
Şimdi de Babıali'den iki örnek vereceğim. İlki ünlü foto muhabiri Şevket Uygun.
Sabah erken saatte, masamdaki gazeteleri inceliyordum. Omuz başımdan bir ses yükseldi; "Ben anasını tercih ederim." Kafamı çevirdim. Yanı başımda Çolak Şevket. Tam Monaco prenseslerinden Stephanie'nin bulunduğu gazeteye bakıyordum. Bizimki sessizce arkamdan fotoğrafı inceliyormuş. Dönüp eline gazeteyi tutuşturdum. Sırtına hafifçe dokunup yolladım. Meğer Şevket Uygun resimdeki Grace Kelly'yi gözüne kestirmiş!
Diğeri
Merhum kardeşim İrfan Ülkü'den de bahsedeceğim. O da Macron kadar olmasa dahi, olgunlardan hoşlanırdı.
Yine bir sabah. Toplantı öncesi gazetelere bakıyorum. İsrail'in gelmiş geçmiş en güzel Dışişleri Bakanı Tzipi Livni göreve getirilmişti. Oturuşu bugünlerin Hadise'si. İrfan birden konuşmaya başladı; "İşte idealimdeki kadın."
Şimdilik bunlarla yetinelim. İrfan'a rahmet, Çolak Şevket'e sağlık dileklerimi yolluyorum.
Macron'a ise bir şey yok. O çoktan cezasını bulmuş durumda.
...
GÜNÜN SÖZÜ:
Bir gram önlem, bir kilo tedaviden daha önemlidir. İngiliz Atasözü
